"Rahat bir ortamda çalışamadım"

VAN (İHA) - Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Erdoğan Teziç, göreve geldiğinden beri rahat bir çalıma ortamı bulamamaktan şikayet ederek, "2 kez Başbakan'la iyi bir ortamda görüştük. Ancak daha sonra araya giren olaylar nedeniyle gerginlikler arttı" dedi.

Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklamasının ardından dün Van'a gelerek Rektörler Komitesi Toplantısı'nı gerçekleştiren YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, geceyi geçirdiği Rektör Prof. Dr. Aşkın'ın Zeve Kampüsü'ndeki konutundan ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Adeta bir intikam hırsıyla, benim müsteşarımın okullarda görev yapamayacağına dair aldığınız karar, beni bağlamaz" şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Teziç, "Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'in unvanının alınması konusu, 1 yıldır süren bir incelemenin sonucudur. Zaman aşımı nedeniyle Ekim sonu Kasım başında tamamlanacaktı. Bu nedenle de böyle bir zaman dilimine denk geldi. Bu olayın son zamanlarda yaşanan olaylarla bir bağlantısı yoktur. Bunu içtenlik ve samimiyetle hukuki ve vicdani muhasebesi yaparak söylüyorum. Biz hiçbir zaman intikam duygusuyla hareket etmedik. Başbakan'ın, Dinçer'in akademik unvanını tanıyıp tanımaması hukuki bir süreçtir. Üniversiteler bizim kurumumuz değil, evrensel ölçülerde eğitim veren kurumlardır. Bizim mal varlığımız ya da malımız da değil, devletin kurumlarıdır. Cumhuriyet'in kurumlarıdır" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın, "Bu unvanı tanımadıkları ve YÖK'ün intikam aldığı" şeklindeki sözlerinin sorulması üzerine ise Teziç, "Tartışmalara girmeyeceğim" yanıtını verdi.
Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'in unvanını tanıyıp tanımamanın hukuki süreç içerisinde değerlendirilecek bir konu olduğuna da işaret eden Teziç, "Ben göreve geldiğim 2 yıldan bu yana rahat çalışma ortamı bulamadım. 2 kez Başbakan'la iyi bir ortamda görüştüm. Ama ondan sonra araya giren olaylarla gerginlikler arttı" demesi üzerine bir basın mensubunun "YÖK Bay-Pas edilmek mi isteniyor?" sorusuyla karşılaştı. Teziç, "Hayır. Kadrolar ve bütçe konusunda sıkıntılarımız oldu. Bunları defalarca dile getirdik. Kadroların kullanılması engellendiği zaman, bunu Yargı yoluyla çözdük. Çözmeye çalıştık. Tabii ki bunların bu şekilde çözülmemesini temenni ediyorduk. Bu şekilde olduğu zaman da gerginlikler ister istemez ortaya çıkıyor. Tabii ki arkadaşlarımız yapmak istediklerini rahat yapamayınca sıkıntıya düşüyorlar" dedi.

Basın mensuplarının, "Bu bir kör dövüş mü?" şeklindeki sorusuna da Teziç, "Bunu kör dövüş olarak nitelendiremem. Zamanla gerginliklerin artırılmadan çözümlenebileceği inancını taşıyoruz. Van'a gelmemizin nedeni asla gösteri değildir. Rektör Aşkın'a destek olmak amacıyla geldik. Herhangi bir gösteri yapmaya niyetimiz yok. Gerginliğin böyle devam etmesi devletimiz için de kayıptır. Üniversiteler hem devlete, hem de hükümetlere lazım. Türk ekonomisinin bundan büyük kaybı olur. Bunları bir yumağın parçası olarak görmek gerekir. Gerginliğin uzun sürmeyeceğini tahmin ediyorum. Sorunların bir an evvel çözümlenmesi hepimizi rahatlatacaktır" değerlendirmesini yaptı.

Rektör Aşkın'ı ziyarete giderken Van Kapalı Cezaevi'nde üzerinin aranmasının kurallar gereği olduğunu ifade eden Teziç, "Herkesin uyması gerektiği kurallar olduğu söylenince, bizler de itiraz etmedik ve kurallara uyarak arandık" şeklinde konuştu.

Açıklamadan sonra Rektör Aşkın'ın eşi Yrd. Doç. Dr. Oya Aşkın tarafından uğurlanan Erdoğan Teziç, rektörlerin konakladığı otele geçti.