Rmazan ayında yavaşlayan metabolizmayı dikkatli bir şekilde düzene sokmamız gerekiyor. Bayram gelince tüketilen şerbetli ve hamurlu tatlılar tatlılar; glisemik indeksinin (kan şekerini yükseltme hızı) ve enerji yoğunluğunun yüksek olması, kan şekeri dengesi bozukluklarına yol açması, yağ depolanmasını artırması, mide yanması ve bağırsak sistemi bozuklukları gibi birçok olumsuz sağlık problemine neden olması nedeniyle risk oluşturabilir.
Bayram sabahı erken saatte güne hafif bir bayram kahvaltısıyla başlanmalıdır. Kahvaltıda ağır kızartmalar yenilmemeli, tuz içeriği yüksek besinlerden uzak durulmalıdır. Poğaça, açma ve börek gibi hamur işleri ile sucuk, salam ve sosis gibi ısıl işlem görmüş besinler ilk gün yenmemelidir. Peynir, yumurta ve süt gibi protein kaynakları tercih edilmeli, zeytinin yanı sıra salatalık ve domates gibi mideyi yormayan sebzeler tercih edilmelidir.
Şerbetli ağır tatlılardan uzak durulmalıdır. Bayramda tatlı ikram edilecekse meyve tatlıları veya sütlü tatlıları tercih edilmelidir. Misafirlere fındık, ceviz ve fıstık gibi kuruyemişler ile kuru meyvelerden yapılan komposto ile ayran servis edilebilir.
Misafirlikte ikram edilen tatlıların miktarını kontrol etmek için, önden servis edilen tadımlık lokum, çikolata, şeker gibi tatlıları yemeyip normal tatlınızı tüketebilirsiniz. Ayrıca tatlıların tamamını değil, yarısı tüketmeyi de deneyebilirsiniz.
Şerbetli bayram tatlıları, Ramazan ayından sonra sağlığınız için risk oluşturabilir. Bu tatlılar kan şekerinde dengesizlik, ani acıkma atakları, sinirlilik, vücut ağırlığında artış, baş ağrısı, artan susama hissi gibi durumları meydana getirebilir. Sütlü tatlılar, şerbetli tatlılara göre daha düşük enerjiye sahiptir. Böylelikle porsiyona dikkat ettiğiniz takdirde kan şeker dengesizliklerine ve vücut ağırlığı artışına yol açmaz.
Çoğu meyvede, diğer besinlere göre daha düşük enerji içeriği vardır. Meyve tüketimi kalp hastalıkları, inme ve bazı kanser türleri gibi kronik hastalıklara karşı koruyucudur. Bu yüzden bayram tatlılarınızı şekerli, şerbetli tatlılardan ziyade meyvelerden yana kullanabilirsiniz. Ancak bu noktada da porsiyon kontrolüne dikkat etmek oldukça önemlidir.
Bayram için vazgeçilmez bir favori tatlınız varsa, bu defa o tatlıyı yaparken malzemelerde biraz oynama yapabilirsiniz. Yani tatlının enerji içeriğini azaltabilirsiniz. Örnek vermek gerekirse un olarak lif içeriği zengin tam buğday ya da çavdar unu kullanabilirsiniz. Bu şekilde tüketim sonrasında ani kan şekeri yükselmesinin önüne geçebilirsiniz. Öte yandan şeker miktarını azaltabilir ve yerine pekmez, bal, taze ve kuru meyve kullanabilirsiniz. Tatlı tüketiminin ardından diğer karbonhidrat kaynaklı besinlerin miktarını azaltabilirsiniz.
Birçok geleneksel bayram tatlısının içerisinde margarin, tereyağ gibi yağlar yer alır ve bu yağların kolesterol ve doymuş yağ asit miktarları yüksektir. Bu yağlar, kalp ve damar hastalıkları, diyabet, obezite, kanser vb. hastalıklar olmak üzere çok sayıda hastalığa yol açar. Bu yüzden ikramlıklarınızı hazırlarken doymamış yağ asitleri, E vitamini ve flavonoid içerikleriyle olumlu sağlık etkileri bulunan badem, ceviz, fındık, kaju gibi yağlı tohumlar, ceviz yağı, avokado, zeytinyağı, hindistancevizi yağı gibi sağlıklı yağ çeşitlerinden yararlanabilirsiniz.
Ramazan ayı nedeniyle yapılamayan yürüyüş ve spora geri dönülmelidir. Tempolu yürüyüşler ve spor metabolizma hızını artırmakta, vücudu zinde tutmaktadır. Özellikle bayram ziyaretlerinde besinler yoluyla fazladan alınan enerji bu sayede harcanacaktır. Öncelikle kısa, daha sonrada orta mesafeli yürüyüşlerle başlanmalı, başlangıç için vücudu yoracak ağır aktivitelerden kaçınılmalıdır.