YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Ramazan Bayramı'nda Beslenmeye Dikkat

Mersin İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, vatandaşların bayram sabahı güne hafif bir...

Mersin İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, vatandaşların bayram sabahı güne hafif bir kahvaltı ile başlamasını isteyerek, "Yemekler birden ve çok fazla miktarda değil, gün içerisinde az az miktarda öğünlere dağılarak tüketilmelidir. Bayramda nefsimize hakim olmayı bilmeli, vücuda boş enerji veren çikolata ve tatlılardan fazla yememeliyiz" dedi.Ramazan Bayramı'nda beslenmeyle ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, Ramazan ayında tutulan orucun etkisiyle metabolizmanın yavaşlayacağını ve uzun süreli açlıkla yavaşlatılan metabolizmanın etkisiyle, Ramazan sonrası hızla eski alışkanlıklara dönülerek normal yemek yenilmesinin kilo alımına yol açabileceğini belirtti. Ramazan öncesiyle aynı şekilde besleniyor olsak bile metabolizmanın artık yavaşladığı için aynı besinlerle alınan enerjinin vücuda fazla geleceğini vurgulayan Başaralı, "Bu amaçla ilk hedef metabolizmayı yeniden düzenlemek veya en azından eski haline getirmektir. Metabolizmayı hızlandırmanın en önemli iki yolundan birincisi öğün sıklığını artırmaktır. Gün içinde 5-6 öğün şeklinde beslenmek, hem kan şekerinin düzenli olmasını sağlar hem de ana öğünlerde fazla miktarda besin tüketimini önler. Metabolizmayı hızlandırmanın ikinci yolu ise egzersiz yapmaktır. Günde 45 dakika orta tempoda yürüyüş yeterli olacaktır" diye konuştu."RAMAZAN'DAN SONRA BOL BOL SIVI ALIMI YAPILMALI"Vatandaşların bayram sabahı güne hafif bir kahvaltı ile başlaması gerektiğini kaydeden Başaralı, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Yemekler birden ve çok fazla miktarda değil, gün içerisinde az az miktarlarda öğünlere dağıtılarak tüketilmelidir. Öğle ve akşam yemekleri yağ miktarları düşük, kan şekerini hızla yükseltmeyecek besinlerden oluşmalı, öğünler tüm besin gruplarını kapsamalıdır. Ramazan süresince kişilerde sıvı alımı düşer. Bu yüzden mutlaka bayramlarda ve sonrasında başta su olmak üzere ayran, komposto gibi su oranı yüksek sıvı gıdalar ile günlük ihtiyacımız karşılanmalıdır. Ülkemizde bayram sofralarının zenginliği gelenek haline gelmiştir. Bayram sofrasındaki yiyeceklerin çok çeşitli olması, bunların sağlık ve beslenme kurallarına uymaması başta sindirim sisteminin zorlanmasıyla birlikte birçok sağlık sorununa yol açar."Bayram sofralarında en çok yapılan yanlışlardan birisinin de çok çabuk ve yeterince çiğnemeden yemek yenilmesi olduğuna dikkat çeken Başaralı, "Sindirim bilindiği gibi önce ağızda çiğnemeyle başlar ve beyin doyma emrini 15-20 dakikada verir. Çabuk yemek yediğimizde doyma emrini henüz alamadığımız için kendimizi hala aç hissederiz ve gereğinden fazla yemek yeriz. Ayrıca ağızda yeterince çiğnenmeyen yiyecekler, sindirim sistemini zorlayacağı için zamanla birçok hastalığa ve probleme neden olacaktır. Gerek bayramda gerekse normal öğünlerde yiyecekleri mümkün olduğu kadar yavaş yemeli ve çok iyi çiğnemeliyiz. Bayramda da normal zamanlarda olması gerektiği gibi azar azar ve sık sık beslenilmeli ve öğünlerde tüketilen besinlerin miktarı ve kalorisi normal zamandakine benzer olmalıdır. Bunun yanında günlük 2,5-3 litre su ve sıvı tüketilmesi gerekliliği de unutulmamalıdır" ifadelerini kullandı."BAYRAMDA VÜCUDA BOŞ ENERJİ VEREN ÇİKOLATA VE TATLILARDAN FAZLA YEMEMELİYİZ"Beslenmeye dikkat edilmemesi durumunda ortaya çıkacak hastalıklarla ilgili de açıklamalarda bulunan Başaralı, "Oruçluyken boş kalmaya alışkın olan mideye normalde alışkın olduğu miktarlardan fazla yemek yiyerek yüklenildiğinde sindirim zorlaşacak, bu da midede ağırlık, ekşime, yanma, bulantı gibi sorunlara yol açacaktır. Bağırsaklarda ise şişkinlik, kabızlık ve gaz gibi problemler oluşacaktır. Bu nedenle bayram soframızda sadece yiyebileceğimiz kadar yemek bulundurursak, hem vücudumuza boş yere yükleme yapmamış oluruz hem de sağlığımızı koruruz. Bayramda nefsimize hakim olmayı bilmeli, vücuda boş enerji veren çikolata ve tatlılardan fazla yememeliyiz. Yağlı olan çikolatanın ve sindirimi zor olan hamur tatlılarının fazla tüketilmesi, mide bozulmasına, kusmaya ve ishale neden olabilir. İkram amaçlı sunulan her tatlıyı kabul etmeyerek, aralarında en hafif olan sütlü ve meyveli tatlıları tercih etmek yerinde olur. Aşırı miktarda şekerli gıda tüketmenin dişlere de zarar verdiği, dişteki mine tabakasına yapışan şekerlerin, burada bakteriyel salgıları artırarak asit oluşturup dişlerin çürümesine neden olduğu da unutulmamalıdır. Bayramda artan kahve ve çay tüketimi aşırı miktarlarda alındığında uykusuzluk, mide problemleri ve kalp ritim bozukluklarına neden olabilir. Bu tür kafeinli içeceklerin tüketim miktarlarına da dikkat edilmelidir" şeklinde konuştu.Diyet yapanlara da seslenen Başaralı, "Diyabet hastaları, kalp hastaları, mide rahatsızlığı olanlar, tansiyon hastaları ve böbrek yetmezliği olan hastaların var olan diyetlerini bozmamaları ve diyetlerinin yasaklarına uymaları gerekmektedir. Ayrıca 45 yaş ve üstü tüm yetişkinlerin şekerli, yağlı yiyecekleri fazla tüketmelerinin; yüksek tansiyon, kalp-damar hastalıkları ve şeker hastalığı gibi önemli metabolik hastalıklara zemin hazırlayacağı da unutulmamalıdır" dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler