Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuşma yaptı.
Başbakan Erdoğan, Filipinler'de yaşanan tayfun felaketinden etkilenenlere geçmiş olsun dileklerini ilettti. Erdoğan, ayrıca, geçtiğimiz gün hayatını kaybeden Savaş Ay'a rahmet diledi.
Erdoğan, "öğrenci evi" tartışması nedeniyle kendisine sitem eden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a da isim vermeden seslendi.
Erdoğan, zaman zaman yanlış anlamaların olabileceğini belirterek, "Biz meseleleri aramızda konuşur ve çözüme kavuştururuz" diye konuştu.
Adana Valisi Hüseyin Avni Coş'un kendisini protesto eden vatandaş için kullandığı ifadeleri doğru bulmadığını vurgulayan Erdoğan, "Ama kusura bakmasınlar bu tür provakatif eylemlere de biz valilerimizi kolay kolay yedirmeyiz" sözleriyle de valiye sahip çıktı.
Erdoğan'ın toplantıda yaptığı konuşmadan öne çıkanlar:
"Geçtiğimiz Cumartesi günü değerli gazeteci dostumuz Savaş Ay ruhunu Hakk'a teslim etti. Dün Savaş Ay'ıun cenazesine biz katılamasak da bir çok arkadaşımız bu meraisme eşlik ettiler. İBB'den beri birlikte çalıştığım Savaş Ay'a Allah'tan rahmet diliyorum.
ALEVİLERE MESAJ
"Dün bir Muharrem iftarına katıldık, her renkten insanla, Alevi dostlarımızla orucumuzu açtık. Kerbela'nın bir ayrışmanın aracı olamayacağını yıllardır ifade ediyoruz. Kerbela üzerinden bir kutuplaşmanın yaşanması Hz. Hüseyin Efendimiz'in mübarek hatırasını hakaret olarak kabul ediyoruz. Kerbela'dan ders çıkarılması gerekirken, hemen her gün çağın Yezid'leri çağın Hüseyinlerini katlediyor. Biz her zaman Hüseyinler'in tarafında durduk. Kerbela faciası Yezid'in iktidar hırsının eseridir. Suriye de budur, Irak da budur. Irak'ta Suriye'de kendisine hangi sıfatı takarsa taksın mazlumu katledenin sıfatı Yezid'dir, mazlum da Hüseyin'dir.
Bugün dünyanın herhangi bir yerinde kendisini Müslüman olarak tanımlayan bir şahıs, üzerine bombaları sarıyor, gidiyor bir kutsal mekanda bombaları patlatıyor. Böylesine bir vahşetin, gaddarlığın bırakın Sünniliği, Şiiliği insanlıkla da alakası yoktur. İslam'la da asla ve asla yakından uzaktan alakası yoktur.
Eğer bizim aramıza yabancı fitne odakları sızmasa inanın aramızda hiçbir mesele kalmayacak. Alevi kardeşimle Sünni kardeşim arasında farklılıklar çok cüzi seviyede, biz aynı toprakların insanıyız. Nasıl ki Mevlana ismi silindiğinde bu topraklardan geriye hiçbir şey kalmazsa, Hacı Bektaş Veli ismi silindiğinde de bu topraklardan geriye hiçbir şey kalmaz. Nifak odakları bizim aramızı açamaz. Biz aracılarla konuşmayacağız, biz yüzyüze konuşacağız, var olan her meseleyi birlikte aşacağız.
11 yılda Alevi kardeşlerimizin sorunlarını çözmede tam bir kararlılık içinde olduk. Çözüm yollarını belirledik. En son Nevşehir'deki Üniversitemizin adını değiştirerek bu yolda bir adım attık. İnşallah çok daha fazlasını yapacağız. Ama güç devşirme peşindeki odakları aramıza almayalım. Alevi olsun Sunni olsun Muharrem ayında oruç tutan tüm kardeşlerimizin orucunu Allah kabul etsin.
Emlak Konut, 3,5 milyar liralık halka arz gerçekleştirdi. Bu arzın 2, 6 milyar liralık kısmı uluslararası yatırımcılara, 650 milyon liralık kısmı da yerli yatırımcılara tahsis edilmiştir. Emlak Konut'un arz işlemi, 2013 yılında yapılan en büyük arz işlemi. Türkiye'de bugüne kadar yapılmış Halkbank ve Telekom'dan sonra en büyük üçüncü arz işlemi oldu, dünyadaki ekonomik krize rağmen...
YURT DIŞI TEMASLARI
AB tarafından önümüze çıkarılan zorlukları bu ülkelerde etraflıca anlatma imkanı bulduk. İki önemli gelişmeye de şahit olduk. 5 Kasım Salı günü Egemen Bağış ile Cevdet Yılmaz Brüksel’de konferansa katılarak 22. Faslı müzakerelere açtılar. Bu fasıl daha önce Sarkozy’nin engel olduğu beş başlıktan biriydi. 22. Faslın açılmasıyla birlikte AB katılım müzakerelerinde toplamda 35 fasıldan 14’ü açılmış oldu. Yeterli mi? Değil. Ümit ederiz ki bu olumlu adım beraberinde ilave olumlu adımlarla güçlenerek AB katılım müzakerelerinin rayına oturmasına katkı sağlar.
AK Parti, Avrupa'da Avrupa Halk Partisi'ne 11 yıldır gözlemci üyeydi. Bizi çok oyaladılar. Biz de geçtiğimiz hafta Avrupa Halk Partisi'nden ayrıldığımızı bir mektupla bildirdik ve yeni kurulan Avrupa Muhafazakarlar ve Reformcular İttifakı'na üye oldu. Gözlemci üye değiliz artık.
'ÇÖP TOPLA ÇETELERE KARIŞMA'
Kızılcahamam'da ifade etmiştim, AK Parti kurulduğu günden bu yana yaptıklarıyla mevcut şablonların sınırlarını aşmış bir partidir. Su anda Avrupa'da muhafazakarlar da demokratlar da kendini bize yakın görüyor. AK Parti kökü Selçuklu'ya Osmanlı'ya dayanan Cumhuriyetin, böyle bir çınarın kollarından biridir. AK Parti köksüz bir parti değil, kökü derinlerde bir partidir. AK Parti bir medeniyet tasavvuru olan, bu tasavvuru geleceğe taşıyan bir partidir.
14 yıl önce belediye başkanı olduğumuzda çok şaşırdılar. Sonra kabullendiler ama nunlar çöp toplasın, bunlar yol inşa etsin, su getirsin, park bahçe yapsın. Bu kadarla yetinmemizi istediler, ekonomiden ülkeye vizyon katacak projelerde uzak durmamızı istediler. aynı şey iktidarda da yaşandı. Hükümet fazi lobisiyle uğraşmasın, çetelere dokunmasın, anayasayaya dokunamazsın, cumhurbaşkanı seçemezsin dediler.
Anaysa'da 60 maddede mutabık kalındı. 48 maddede mutabık kalındığında ben ne dedim bunu hemen meclisten geçirelim dedim. Dediler ki olmaz, ya tamam da yapmaya niyetiniz yok mu kardeşim, mesafe alalım. Hayır, istemezük. Aradan süre geçti, CHP'nin başkanı 'Şu anda 60 maddede uyum var. Meclis'ten bunu çıkarabiliriz' 4 siyasi partinin bu 60 maddede imzası var. 'Hemen gidin ziyaret edin' dedim gruptaki arkadaşlar. MHP zaten benim kapalı diyor, hiç açık olmadı ki zaten. Arkadaşlarımız gittiler, görüştüler; bir değerlendirelim biz ziyarete gelelim dediler. İade-i ziyarette 4 siyaset parti eğer ittifak edersek bu görüşmeyi yapabiliriz dediler. E zaten onların burda imzası var. Diyelim ki 550 kişilik parlamentoda 27-28 kişi 'evet' demezse biz anayasa değişikliği yapamayacak mıyız? Akşam başkaa, sabah başka bunlarda. Milletim ne derse biz oyuz, ama CHP'nin ne olduğunu da milletim anlasın.
Biz hiçbir projemizi medya patronlarına göre o ne yazacak bu ne çizecek'e göre yapmayız. Biz sadece milletin ne dediğine bakar, onların isteği doğrultusunda ilerleriz. Hiç kimse parmağını kaldırarak kibir içinde bizi azarlayacak yetkiye sahip değildir. O günler geride kaldı. Millet, bu gurur ve kibir abidelerine 'siz kim oluyorsunuz' deme cesaretini göstermelidir. Bizi millet bağlar sadece.
'5+3 İNTİHARDIR'
Bu millete tek tip yaşam tarzları dayatılırken biz aziz milleteimizin önüne seçenekler sunan bir iktidar olduk. Okulda çocuğum Kuan-ı Kerim mi öğrenmesini istiyorsun, seçersin o dersin, istemiyorsan seçmezsin. 4+4+4 seçeneğiyle okullar arasında tercih hakkı getirdik, bu hafta İsveç'teki görüşmelerimde 5+3'ün intihar olduğunu söylediler, '4+4+4'ü nerden buldunuz' dediler. 4+4+4'ün verimsiz olduğunu söylediler, 12 yıl zorunlu eğitimi getirmeye niye cesaret edemediniz? Onu da biz yaptık. Kamuda ister başörtülü çalışırsın ister başı açık çalışırsın, meclise ister baş örtülü gelirsin ister başı açık gelirsin.
Muhafazakar bir parti olarak her meselede bir görüşümüz var, ama parti olarak anayasa ne derse, millet ne derse biz onu yaparız.
ARINÇ VURGUSU
Bazı çevreler, AK Parti sandıkta kaybetsin diye değil, AK Parti’nin içinde nifak oluşsun, AK Parti çatırdasın, bölünsün diye dua ediyor. Bu zavallılıktır, AK Parti hiçbir zaman buna müsaade etmeyecek. AK Parti içindeki hiçbir kardeşim pusuda bekleyenlere bu fırsatı vermeyecektir.
Bir taraftan yolsuzluk dosyasıyla ihraç edeceksin, ondan sonra da can kurtaran simidi gibi ona yapışacaksın. Böyle bir şey var mı ya? ama bunların genlerinde var.
Biz çıkar birliği yapmış bir kadro değiliz. Biz dava ortaklığı kader birlilği yapmış bir kadroyuz. Bazen yanlış anlamalar, yanlış anlaşılmalar olabilir. Dava arkadaşlığının bir gereği olarak biz meseleleri aramızda konuşur ve çözüme kavuştururuz. Biz sorunlarımızı kendi aramızda çözeceğiz, pusuda bekleyenlere fırsat vermeyeceğiz. Teşkilatımızdaki herkesin böyle hareket edeceğine pusuda bekleyenlere fırsat vermeyeceğini umuyorum.
Hafta sonu Diyarbakır’dayız. Cumartesi günü açılışlar yapacağız. Bu törene sayın Mesud Barzani de katılacak. Bu törende istiyoruz ki inşallah ülkemizin birliğine yönelik mesajlar çok daha güç kazansın.
İBRAHİM TATLISES- ŞİVAN PERVER DÜETİ
Bu arada 300 aileyi evlendireceğiz. Bu evlilik törenine de bir başka renk katalım istedik. İlk defa İbrahim Tatlıses, Şivan Perver birlikte bir düet yapacaklar."
VALİ COŞ'UN SÖZLERİ
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’un kendisini protesto eden bir vatandaşa yönelik kullandığı belirtilen “gavat” sözünü değerlendirdi.
Vali Coş’un tavrını doğru bulmadığını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: “Ancak arkadaşımıza yapılan oradaki tavırları niçin medya eleştirmez? Ben oradaki o ifadeyi tabii ki doğru bulmuyorum. Bunun için İçişleri Bakanı'na gerekli talimatı verdim. Gerekli incelemeyi yapacaklar. Ama kusura bakmasınlar bu tür provakatif eylemlere de biz valilerimizi kolay kolay yedirmeyiz.”
'BEDELLİ ASKERLİK GÜNDEMİMİZDE YOK'
Erdoğan, CHP'nin bedelli askerlik konusunda verdiği teklifle ilgili değerlendirmesi sorulması üzerine, şunları kaydetti:
"Çok uçuk. Bir defa CHP kendisine göre bir yarışın içerisine girmek istiyor. Bu işle ilgili olarak bunlar Türk Silahlı Kuvvetleri bu konuda ne diyor, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kanaati nedir, ihtiyaç nedir, ne değildir Biz herşeyimizi Türk Silahlı Kuvvetleri ile olgunlaştırarak yapıyoruz, kanaatlerini alıyoruz. Ondan sonra biz eğer bir değişiklik gerekiyorsa onları da yapıyoruz, ona göre bir tasarı haline getiriyoruz. 6 ay yarışa giriyoruz. Bunlar hep siyasi yaklaşımlardır. Yani bu oy beklentisi başka bir şey değil. İkinci bir adım da 12 ay bir yedek subaylık konusu. O zaten değişecek. Biz ne yaptık 16 ayı 12'ye çektik. Yedek subay da, er, erbaş da 12 ay olarak yapacak. Ama bedelli askerliğe gelince, şu anda Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bedelli askerlik noktasında olumlu bir yaklaşımı söz konusu değildir. Dolayısıyla programımızda şu anda bizim bedelli askerlik yok."
Erdoğan, bir gazetecinin "Kürsüde mesaj verdiniz ama Bülent Arınç ile görüşmeniz oldu mu ya da olacak mı?" sorusu üzerine, "Lütfen bırakın da biz onları kendi aramızda konuşalım" yanıtını verdi.