Canan ALTINTAŞ- Serdar SUNAR/DİYARBAKIR, (DHA) - DİYARBAKIR'daki Dicle Üniversitesi (DÜ) Rektörü Prof. Dr. Talip Gül, göreve geldiği günden bu yana birçok kişinin ısrarla eleman alınması isteminde bulunmasından dolayı huzursuz olduklarını anlattı. Prof. Dr. Talip Gül, "Herhangi bir partinin binlerce üyesi var. Bunların hepsi kendisine bir rol biçiyor. Dolayısıyla böyle bir baskı değil, iş istiyorlar. Mesela herhangi biri gelip 'Şu adamı işe al' diyor. Şehrimizde, üniversitemizde böyle bir gelenek oluşmuş, gelip iş istiyor ama biz iş ve işçi bulma kurumu değiliz. Bizden yapamayacağımız şeyler istiyorlar. Asıl görevimiz eğitim, bilimsel proje, araştırma yapmaktır" dedi. DÜ Rektörü Prof.Dr.Talip Gül, 'Güvenli Geleceğe Kayıtlı Kadınlar Projesi' ile ilgili tanıtım toplantısı düzenledi. DÜ ile Meksa Vakfı tarafından ortak hazırlanan projenin tanıtım toplantısı üniversitenin toplantı salonunda yapılırken, proje kapsamında kentte kayıt dışı çalışan 80 kadına evde hasta, yaşlı, çocuk bakıcılığı, ev, kurum temizliği alanlarında mesleki eğitimler verilerek kadınların çalıştığı alanlarda mesleki niteliklerinin arttırılacağı belirtildi. Toplantıda konuşan Rektör Prof.Dr.Gül, DÜ'nün hak ettiği yerde olmadığını, yaklaşık 5 aylık sürede büyük yol kat ettiklerini söyledi. Söz konusu 5 aylık süre içirisinde 5'i Uluslararası olmak üzere 30 sempozyum düzenlediklerini söyleyen Rektör Prof.Dr. Talip Gül, şöyle konuştu: "Üniversitemizde projelere büyük önem veriyoruz. Üniversitelerin görevi eğitim ve bilimsel aktivitelere imza atmaktır. Fakülteleri dolaşarak toplantılar yaptık. Hocalarımızdan istediğimiz; Üniversitelerimizin bilim düzeyini yükseltmek, araştırmalara imza atmak. Üniversitemizden mezun olan öğrencilerimizin diğer üniversitelerle yarışa girmesini sağlamak. Üniversiteler araştırma yapar, proje sağlarlar bu çerçevede çalışmalar yaptık. Tüm hocalara talimat verdim, Haziran ayında bütün hocalardan, araştırma görevlilerinden yaptıkları bilimsel faaliyet raporları isteyeceğiz. Herkes bir yıl içerisinde hangi bilimsel çalışmayı yapmışsa onları toparlayacağız. Bilimsel çalışma yapmayan akademisyen bu üniversitede barınamaz. Olmaması lazım, biz bilim adamıyız. Yardımcı Doçentin sözleşmesini uzatmadım çünkü bilimsel dosyası bomboştu, yıllarca hiç bir şey yapmamış. Tüm üyelerimizden bunu istiyoruz ve bu bir talimattır." DÜ Rektörü Prof.Dr.Gül, bazı siyasi parti üyelerinin kendisine eleman alımı konusunda ısrarlarda bulunduğunu anlatırken, böyle bir görevleri bulunmadığını vurgulayarak şöyle konuştu: "İhale istiyorlar. Bu ihaleleri şeffaf yapıyoruz. Birisi gelip ihalenin her hangi birisine peşkeş çekildiğini ispat ederse bu görevi bırakırım. İstihdam eleman alımında zaten kadromuz yok. Kadroyu üniversiteler değil de devlet veriyor. Her gün bize insanlar gelip 'Bizi işe alın, bize memurluk kadrosu verin' diyor . Arkadaşlar memurluk kadrosu kolay değil, KPSS'ye girip yüksek puan alacaklar, ya da akademisyen olabilmek için ALES'ten çok iyi puan almak lazım. Açılan kadroya müracaat ediliyor. Kimin puanı yüksekse o giriyor. Sistem budur. Onun dışında müteahit elemanı vardır. Onlarda belli sayıda tabii, çalışanlardan biri emekli olursa ya da işten ayrılırsa böyle bir durumda başka türlü her hangi birini alamıyoruz. Bize her gün 'Eleman alımı ne zaman başlayacak?' diye müracaatlar oluyor. Sanki yeni kurulmuş bir kurumuz gibi bir algı var. Böyle bir eleman alımı yok. Şu an zaten bütün kadrolar dolu, bu konuda gerçekten huzursuz oluyoruz. Adını vermeyeceğim bir kurum tarafından güya hemşire alıyormuşuz hemşire başına da 10 Bin lira alıyormuşuz. Bu dedikodular gerçekten canımızı sıkıyor." Göreve geldiği günden bu yana tek bir hemşirenin işe alınmadığını anlatan DÜ Rektörü Prof.Dr.Talip Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İŞ VE İŞÇİ BULMA KURUMU DEĞİLİZ" "Her gün Başhekim benim 'başımın etini yiyor', hemşire sıkıntımız var. Ama kadromuz yok alamıyoruz. Benim Diyarbakır'daki siyasilerle diyalogum çok iyi. siyasiler derken milletvekilleri olarak düşünmeyin. Herhangi bir partinin binlerce üyesi var. Bunların hepsi kendisine bir rol biçiyor. Dolayısıyla böyle bir baskı değil iş istiyorlar. Mesela her hangi biri gelip 'Şu adamı işe al' diyor. Bizim şehrimizde üniversitemizde böyle bir gelenek oluşmuş, gelip iş istiyor. Ama İş ve İşçi Bulma Kurumu değiliz. Bizden yapamayacağımız şeyler istiyorlar. Bizim asıl görevimiz eğitim, bilimsel proje yapmak ve araştırma yapmaktır. Ama bizim bu görevimizi yapmak için bize fırsat vermiyorlar. Günümüzün 3-4 saati bunlarla geçiyor. Yani her gün 3-4 saat boyunca her gelen bir şey istiyor. Ve bu istenilen şeylerin bilimle üniversiteyle hiç bir ilgisi yok. Geçmişten böyle bir alışkanlık oluşmuş. Bize iş için insanlar gelmesinler, gerçekten çok zamanımızı alıyorlar. İhale için gelmesinler, ihale yöntemleri vardır. İhale zamanı geldiğinde herkes gelip başvurabiliyor."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz