Rektörden akademisyenlere 'öğrencilere sahip çıkın' uyarısı

Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, akademisyenlere seslenerek, "Herkesin kardeşçe huzur içerisinde yaşayacağı bir Türkiye’nin inşasının devamı için üzerimize düşen görevi muhakkak süratle yerine getirmemiz gerekiyor." dedi.
Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) 2011-2012 eğitim öğretim yılı güz yarı yılı genel kurul toplantısı Fen Edebiyat Fakültesi konferans salonunda gerçekleştirildi.
Genel kurul toplantısına katılan Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, Alparslan Üniversitesi’nin kurumsal kimliğini tamamlayan bir üniversite olduğunu söyleyerek, daha önce kamuoyu ile paylaştıkları 20 yıllık gelişim planının önünde ilerlediklerini hatırlattı. 2010-2011 eğitim öğretim yılı ile 2011-2012 eğitim öğretim yılı arasında kıyaslama yapan Rektör İnanç şunları söyledi: “Üniversitemiz 2010-2011 eğitim öğretim yılında bir önceki yıla göre büyük bir büyüme ile faaliyetlerini gerçekleştirdi. Yaklaşık 3 bin 500 öğrenci ile 500 civarında mezun vererek dönemi noktaladı. Bu yıl gerek akademisyenler ve gerekse öğrencilerimizle daha da büyüdük. 50 bölümde toplam 5 bin öğrenciye sahip, 350’yi aşkın akademisyeni ve 200’e yakın idari personeli ile dev bir kadro ile oluşan Muş Alparslan Üniversitesi kurumsal kimliğini tamamlamıştır. Üniversitemiz daha önce kamuoyu ile paylaştığı 20 yıllık gelişim planının önünde gitme özelliğini halen koruyor.”
Rektörlük binasının kampüs alanına taşındığını kaydeden Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, “Bu yıl İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerinin yer sıkıntısı yaşamaması için, rektörlüğümüzü kampüs alanına taşıdık. Yani daha önce 2011 yılının Eylül ayında üniversitemiz kampüse taşınacak diye vermiş olduğumuz sözü yerine getirmiş olduk. Biz her ne kadar sıkıntı yaşasak da asıl olan öğrencilerimizin bu sıkıntıları yaşamamış olmalarıdır. Öğrencilerimiz eski rektörlük binasında eğitim öğretimlerini sorunsuz bir şekilde yürütmektedirler.” diye konuştu.
Şu anda şehirde 6 yerleşkede faaliyetlerine devam eden üniversitenin şehir üniversitesi olduğunu belirten İnanç, kampüs alanına taşındıktan sonra faaliyetlerine kampüs üniversitesi olarak devam edeceğini hatırlattı. Muş Alparslan Üniversitesi’nin Erasmus programına Extended düzeyinde kabul edilen bir üniversite olduğunu söyleyen Rektör Nihat İnanç, “Dolayısı ile geçen yıl olduğu gibi bu yıl da akademik personellerimizin bir kısmını eğitim alma bir kısmını ise eğitim vermek amacı ile Avrupa ülkelerine göndermeye devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

‘GÖZÜ YAŞLI ANA VE BABALARI GÖRMEK BİZLERİ RAHATSIZ EDİYOR’
Türkiye’nin her tarafında gözü yaşlı anneleri gördüklerini söyleyen Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, bunun hiç kimse tarafından arzulanan bir Türkiye olmadığını kaydetti.
Akademisyenlere tavsiyelerde bulunan Rektör İnanç, şunları dile getirdi: “Bugün gelişme ve kalkınma konusunda ciddi bir mesafe kat etmiş olan, kişi başına düşen milli gelirini yükselten bir Türkiye olgusu oluşmuşken; bu sürecin gerçekten insanları ciddi anlamda üzecek şekilde terör olayı ile, provokasyonla, ürkütme ile, tehditle baltalanması hiçbirimiz açısından kabul edilecek bir süreç değildir. Burada üniversite öğrencilerine ve her şeyden önce onların birer abisi, ablası olan üniversitemizin akademik personeline ciddi iş yükü düşmektedir. Hepimizin daha yaşanılabilir, herkesin kardeşçe huzur içerisinde yaşayacağı bir Türkiye’nin inşasının devamı için üzerimize düşen görevi muhakkak süratle yerine getirmemiz gerekiyor. Başta danışmanlar olmak üzere herkes kendi öğrencilerine bu tür telkinlerde bulunmalıdır. Her zaman söylediğimiz gibi öğrencileri veya insanları kahraman gibi nitelendirenler, maalesef onların başına bir şey geldiğinde ilk terk eden insanlar olarak kalıyorlar ve bugün olduğu gibi geride sadece gözü yaşlı analar ile babalar kalıyor. Bizim buna da dikkat etmemiz gerekiyor. Üniversite sadece dört duvar arasında derslerin anlatıldığı ve bir diplomanın verildiği bir birim değildir.”
Rektör İnanç konuşmasının ardından yardımcı doçentliğe, doçentliğe ve profesörlüğe yükselen toplam 21 akademisyene cübbelerini giydirdi.