Yapılan araştırmalara göre, 'Kırmızı', kan dolaşımına ve kansızlık hastalıklarına iyi gelirken, 'Turuncu' da yorgunluğa, halsizliğe, uykusuzluğa, korkuya, depresyona karşı etkili oluyor. Mor rengin ise, sinir sistemini, halsizlik, psikolojik ve duygusal yorgunlukları tedavi edici özelliği bulunuyor.
Psikolog Dr. Davut İbrahimoğlu, yaptığı açıklamada, tarihteki araştırmaların, eski Mısırlılarla Çin ve Hind uygarlıklarında renklerle terapiye çok önem verildiğini ortaya çıkardığını söyledi. Kaynağını güneşten alan ışığın, elektromanyetik enerjilerle dolu olduğunu vurgulayan Psikolog Dr. İbrahimoğlu, "Bu enerjiler, dünyadaki doğal hayatı devam ettirirler. Bitkiler, güneşten gelen enerjiyi, yapraklarında bulunan klorofil sayesinde yakalar ve karmaşık moleküllere dönüştürür ki bu da bitkinin canlılığının devamını sağlar. Işık eksik ve yetersiz olduğu takdirde, canlılar yeterli hayat enerjisini alamayacaklarından kendilerini sağlıksız, mutsuz ve sevgisiz hissederler. Renk terapisi, metabolizmada sağlıklı bir denge sağlamak için renk enerjilerinden faydalanma işlemidir" dedi.
Psikolog Dr. Davut İbrahimoğlu, yapılan araştırmalara göre, insanda bedeni kuşatan "Aura" veya "enerji beden" adı verilen elektromanyetik bir alan bulunduğunu ifade ederek, "Bedeni saran bu enerji alanı, ışık, (renk) elektrik, ısı, ses, manyetik ve elektromanyetik etkiler ile sürekli olarak etkileşimdedir" diye konuştu.
Vücudu saran enerji alanı içinde yedi adet de, 'çakra' adı verilen, her biri ayrı renge sahip enerji dağıtım merkezleri bulunduğunu kaydeden Psikolog Dr. İbrahimoğlu, "Çakraların fiziksel bedene doğrudan bağlı oldukları tek yer, salgı bezleri ve omurga sistemidir. Enerji merkezleri vasıtasıyla emilen enerjilerin vücuda yayılması, dolaşım ve sinir sistemlerinin yardımıyla gerçekleşir. Böylece tüm organlar, dokular ve hücreler enerjilerden eşit olarak faydalanır, insanı ayakta tutan bütün bu sistemler ve organlar, belirli renklere karşı duyarlıdır" dedi.
Psikolog İbrahimoğlu, insanın içinde bulunduğu duygusal değişikliklerin, çakralarda enerji dengesizliği meydana getirdiğini belirterek, "Bu durumda, belirli bir rengin fazlalığı veya azlığı söz konusudur ki, çakraların dengesiz çalışması fizik bedende hastalıkların doğmasına neden olur" diye konuştu.
Renklerin çevrelerine yaydıkları titreşimlerin, vücudun elektromanyetik ışınımıyla doğrudan etkileşim içinde olduğunu anlatan Psikolog Dr. Davut İbrahimoğlu, "Bu titreşimler çakralar tarafından emildikten sonra, direkt olarak omurgalara iletilir. Daha sonra sinirler yardımıyla gerekli organlara ve dengesi bozulan sistemlere taşınır. Bu sayede, fiziksel rahatsızlıklara yol açabilecek duygusal ve zihinsel şikayetler en aza indirilir" dedi.
Psikolog Dr. İbrahimoğlu, renklerle tedavi üzerinde çalışırken karşılaşılan en büyük sorunun ise, ihtiyaç duyulan renklerin belirlenmesi olduğunu vurgulayarak, "Her rengin bir de tamamlayıcı rengi vardır. Renk terapisinde renkler tek başına kullanılabileceği gibi tamamlayıcı renklerle de kullanılabilir" diye konuştu.
RENKLERİN TEDAVİ EDİCİ ÖZELLİKLERİ
Psikolog İbrahimoğlu, renklerin tedavi edici özellikleriyle ilgili olarak şunları kaydetti:
Kırmızı-Hayat Enerjisi: Kırmızı, kan dolaşımına ve kansızlık hastalıklarına yardımcı olur. Kırmızı rengin fiziki etkileri özellikle şunlardır: Soğuk algınlığı, bronşit, romatizma ağrıları, titreme ve soğuk hissi, kansızlık, denge bozukluğu.
Kırmızı renk, tansiyon hastalarına, sinirli ve histerik rahatsızlıklarda şiddetli ateşi olan kimselerde uygulanmaz.
Turuncu-Depresyona Etkili: Yorgunluğa, halsizliğe, uykusuzluğa, korkuya, depresyona karşı etkilidir ve eterik bedenimizi takviye eder. Bunlardan başka astıma, bronşite, anne sütünün çoğalmasına, bağırsaklara, özellikle kabızlığa çok iyi gelir.
Sarı-Baş Ağrılarına İyi Geliyor: Mide bozukluklarına, diyabete, kabızlığa, böbrek rahatsızlığına, gazlara, karaciğer zayıflığına, baş ağrılarına ve migrene etkilidir. Aynı zamanda sindirim sistemini güçlendirir ve güneş sinir ağı şakrasını dengeler.
Bu renkten, aşırı kalp atışı ve ruhi anksiyetesi olanlar, alkolikler ve ödemli hastalar faydalanamaz.
Yeşil-Psikolojiyi Düzeltiyor: Psikolojik problemlerin giderilmesinde çok önemli rolü vardır. Uykusuzluklara, aşırı heyecanlara, bel ağrılarına, yüksek tansiyona, alkol bağımlılıklarından doğan asabiliklere, aynı zamanda mide, akciğer, rahim, göğüs ve kalın bağırsak kanserindeki ilerlemeleri durdurur ve ağrılarını sakinleştirir.
Mavi-Şifanın Rengi: Vücudun savunma sisteminin gücünü arttırır ve bütün hastalıklarda şifa verici özelliği vardır. Bu renk, sinir sistemini sakinleştirir. Bedenin hararetini azaltır ve algılamayı çoğaltır. Baş ağrılarında, sinire bağlı öksürüklerde, boğaz ağrılarında, astımda, guatrda, diş ağrılarında, deri rahatsızlıklarında ve uykusuzlukta etkilidir.
Soğuk algınlıklarında, cinsel isteksizliklerde ve felçte yasaktır. Bu rengin uzun kullanımları kabızlığa ve yorgunluğa sebep olabilir.
Civit Mavi (Lavivert)-Anestezi Etkisine Sahip: Bu renk, aktif renktir ve anestezi etkisi vardır. Diş ağrılarında, yüz kaslarındaki ve sinüzitteki ağrılarda, siyatik ve romatizma, kulak ve göz problemlerinde etkilidir. Bu renk 5 duyuyu tahrik etme gücüne sahiptir.
Mor veya Menekşe-Kalbin Rengi: Mor rengi, sinir sistemine, halsizlik, psikolojik ve duygusal yorgunluklarda en uygun renktir. Kalbi sakinleştirir, kanı temizler. Aynı zamanda korkunun ve kaygının azalmasında önemli etkisi vardır. Bu renk katarakt, siyatik ağrıları, menenjit, sinire bağlı baş ağrıları, mesane rahatsızlıkları, epilepsi (sara), saç dökülmesinde, kuru öksürüklerde ve astımda etkilidir.