İBRAHİM YOZOĞLU - Namaz vakitleri dışında kalan zamanını resim yaparak değerlendiren Konyalı imam Muhsin Kaleli, çocuklarını da sanata yönlendirerek büyük oğlunun piyano hocası olmasını, küçük oğlunun ise üniversitenin resim bölümünü kazanmasını sağladı. Meram Yorgancı Camisi'nde imamlık yapan Muhsin Kaleli (50), çocuklarının sanata olan ilgisinin azalmaması için tüm imkanlarını seferber ederek onların alanların da başarı kazanmasında önemli rol oynadı. İmamlık görevinden arta kalan zamanlarında resim yapan, yerli ve yabancı müzik dinleyen Kaleli, çocuklarını da etkiliyerek sanata yönlendirdi. Kara kalem, pastel ve yağlı boya çalışmalarıyla açtığı onlarca sergiyle, sanata hiçbir şeyin engel olamayacağını gösteren Kaleli, kendisinden etkilenen büyük oğlu Yavuz'un Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Faküitesi'nde piyano hocası olmasını, küçük oğlu Oğuz'un ise aynı fakültenin resim öğretmenliği bölümünü kazanmasını sağladı. Kaleli, AA muhabirine, küçük yaşlardan beri resim sanatına ilgi duyduğunu söyledi. İlkokuldaki yaptığı resimlerin öğretmeni tarafından okul duvarlarına asılmasıyla resime olan ilgisinin arttığını belirten Kaleli, "Köylerde imamlık yaptığım sıralarda doğal güzellikleri ve tarihi kalıntıları olan yerlerden etkilenerek resim yaptım. Resimlerimi daha ileriye götürebilmek için daha Konya Kültür ve Turizm Müdürlüğünde Azeri ressam İbrahim Rzayev'den 6 yıl resim dersi aldım. Yaklaşık 15 yıldan beri profesyonel olarak resim yapmaya devam ediyorum" dedi. "Resim insanın iç dünyasının dışa yansıması, renklerle buluşmasıdır. Sanatçı ise tabiat üzerinde gizli kalmış olan doneleri ortaya çıkaran kişidir" diyen Kaleli, resimlerinde konu bütünlüğü olmasına rağmen her resminin ayrı bir hikayesi olduğunu ifade etti. - "Sanat, huşuyla namaz kılmama neden oluyor" Sanatın insanın manevi dünyasını geliştiğini vurgulayan ressam imam, "Resim sanatı benim daha huşuyla namaz kılmama neden oluyor. Tabiata, ağaçlardaki renklere, yıldızlara daha farklı açılardan bakıyorum. Sanatla uğraşan insan daha duygusal oluyor ve daha estetik düşünebiliyor" diye konuştu. Kaleli, önceleri resim yapmasını yadırgayan cemaatinin eserlerini gösterdikçe onların takdirini kazandığını ifade ederek, namazın ardından cematiyle atölyede sohbet etme imkanı bulduğunu anlattı. Resim yaparken kaliteli müzik dinlemeyi sevdiğini aktaran Kaleli, "Kendi müziğimiziden, yabancı müziklerden dinlemeyi seviyorum çünkü etkileniyorsun. Kulak ve göz bunlardan etkileniyor ve bunların da resme yansıdığına inanıyorum, keyifle resim yapıyorum" dedi. - İmamın sanatçı ailesi Aile yaşantısının ve çocuklarının ilgi alınına göre yetiştirmenin önemli olduğuna değinen Kaleli, bazı ailelerin çocuklarını kendi istedikleri bölümlerde okuması için zorladığını belirtti. Kaleli, şunları kaydetti: "Sanatla uğraşmak gereksiz gibi görülüyor. Sanata sımsıkı sarıldığımız zaman o toplum mutlaka yükselecek ve ileriye gidecektir. Ailelerin çocuklarını kısıtlamaması gerekiyor. Çocuk istediği bölümü okuduğu zaman daha başarılı oluyor, işini daha keyif alarak yapıyor. Büyük oğlum Yavuz, Eğitim Fakültesine müzik öğretmenliğini bölüm birincisi olarak bitirdi. Oğlumla gurur duydum, Bireysel çalgı alanında Türkiye biirinciliği var. Küçük oğlum Oğuz ise resim bölümünü okumak istedi. Abisi gibi Anadolu Güzel Sanatlar Lisesini bitirdikten sonra şimdi resim bölümünün 3. sınıfında okuyor. Kendisinin de Türkiye genelinde başarı ödülleri var. Oğuz'un resim bölümünü bitirip öğretmen olma amacında olmadığını biliyorum. Asıl amacı resim sanatında daha ileriye gitmek. Çalışmalarından ve aldığı yaklaşık 10 ödülden de bunları görebiliyorum. Allah yollarını açık etsin. İkisiyle de gurur duyuyorum. Bu açıdan da topluma örnek olduğumuzu da düşünüyorum. Oğuzla beraber resim yapıyoruz. Resim yaparken Yavuz da piyano çalışıyor. Böyle değişik bir ortamda sanatımızı icra ediyoruz." - "Babam her başarımda arkamda durdu" Ressam imamın oğlu Yavuz Kaleli ise müziğe öğretmenin yardımı ve babasının desteğiyle ilgi duyduğunu belirtti. Müzik bölümü okumasından dolayı babasının bazı sıkıntılar yaşadığını ifade eden Piyanist Yavuz Kaleli, sözlerini şöyle tamamladı: "Cemaati babamın resim yapmasına alışmıştı ama oğlunun müzikle ilgilenmesine nasıl bakacağını bilmiyorduk. Bazı olumsuz tepkiler aldık ama babam hepsine teker teker açıklayarak bunun normal birşey olduğunu anlattı. Okul hayatım boyunca çıldığım her konserde, derslerde babam katılım gösterdi, destek verdi. hatta cemaatini de getiriyordu. Dinleyiciler arasında onları da görüyordum. Onlar için de değişik aktivite oluyordu. Sonuçta mahalledeki imamlarının oğlunun etkinliğine geliyorlardı bu beni motive ediyordu. Babam her başarımda arkamda durdu. Müzikle uğraşmam, babamın resimle uğraşması evde güzel birlikteliklerin yaşanmasına sebep oluyordu. Babam resim yaparken ben müzik çalıyordum, birlikte güzel vakit geçiriyoruz. Şu anda Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Fakültesinde piyano derslerine giriyorum."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz