İkizdere Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı tarafından bu yıl 15'incisi gerçekleştirilen Dağ Horozu Şenlikleri için İkizdere Kaymakamı Tarık Buğra Seyhan, İkizdere Belediye Başkanı Hakan Karagöz, İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmail Hocaoğlu ile Türkiye'nin farklı illerinden gelen kuş gözlemcileri, foto safari meraklıları ve akademisyenler, saat 04.00'te Sivrikaya köyüne bağlı Büyükyayla mevkiine çıktı. Doğa tutkunları bölgede, dürbün ve fotoğraf makineleri ile araziyi tarayarak, dağ horozu aradı. Yaylanın farklı noktalarına dağılan grup, birkaç yıldır çok kısa sürelerde görülen dağ horozunu, bu yıl dürbünler ile çok uzak bir noktadan görebildi.
Heyecanla fotoğraflanan dağ horozu, bir süre sonra gözden kayboldu. 2 saat süren gözlem sonunda yayladan inen grup, tulum eşliğinde horon oynadı, foto safari için yayla turuna çıktı.
İkizdere Belediye Başkanı Hakan Karagöz, dağ horozunun dünyanın nadir yerlerinde yaşadığını belirterek, "Dağ horozu, Kafkaslar'a doğru bu kuşak üzerinden hayatlarını idame ettiriyorlar. Biz de bunu bizim değerimiz olarak görüyoruz. Yıllardır Türkiye’de tanıtılması için mücadele veriyoruz. Üç yıldır dağ horozunu göremiyorduk ama orada bir tarih yanlışı vardı. Buraya Temmuz ayında geliyorduk. O dönemde de kuluçka dönemi olduğu için kuşlar kendini göstermiyordu. Daha zengin görmek adına tarihi 15 gün daha geri çekmeyi düşünüyoruz" dedi.
Şenliğe ilk kez katılan Osman Yetimoğlu da “Bu yıl ilk kez geldim, üç yıldır görülmeyen dağ horozunu gördüm. Bu galiba benim ayağımdan dolayı oldu. Rize'mizin tüm ilçelerinin olduğu gibi buranında mükemmel bir görüntüsü var. Karşı ki dağlarda karın kalkmamasından ötürü daha da güzelleşmiş. Çetin yolları aşarak, buraya geldik, dağ horozunu görmenin sevincini yaşadık" diye konuştu.
DAĞ HOROZU
Orta büyüklükte bir kuş olan ve huş tavuğu olarak da bilinen dağ horozu, yükseklerde, dağlarda yaşıyor. Horoz, yıl boyunca bin 500 ila 3 bin metre yükseklikte ağaç sınırında ve çayırlıklar arasında yerleşik olarak yaşamını sürdürüyor. Dağ horozu, Kafkasya Bölgesi’nin yanı sıra Gürcistan, İran, Rusya, Ermenistan ve Türkiye’de görülüyor. Dağ horozunun varlığı, Doğu Karadeniz’de ilk kez 1970'li yıllarda İngiliz bir akademisyen heyet tarafından tespit edildi. Çok değerli kuşlar arasında yer alan dağ horozları son yıllarda gelişen kuş gözlem turlarının da ilgi odağı haline geldi. Türkiye'de nadir görülen kuşun neslinin tükenmemesi ve korunması için Tür Koruma Eylem Planı hayata geçirildi. İşte dağ horozu ile ilgili diğer bilgiler...
KIVRIK VE ÇATALLI KUYRUĞU VAR
Dağ horozu erkeğinin uzun, aşağı doğru kıvrık ve çatallı kuyruğu vardır. Siyah olan tüyleri yakından bakıldığında mavi-yeşil renk veren yanardönerli bir görüntüye sahiptir. Omzunda beyaz bir leke, gözlerinin üzerinde belirgin şekilde iki yanda kırmızı ibikleri mevcuttur. Kanat altı tüyleri beyazdır. Dişisi, erkekten küçüktür, üst tarafı siyah çizgili, alt tarafı grimsi kahverengi renktedir. Dişinin kuyruğu erkeğinkinden kısadır ve köşeli uçludur.
BİTKİLERLE BESLENİRLER
Dağ horozlarının ana yiyecekleri bitkilerdir. Kış süresince ana besin kaynakları huş ağacının (Betula sp.) kedicikleri, ardıçların (Juniperus sp.) tohum ve iğneleri, kuşburnu (Rosa sp.) ve kuş üvezi (Sorbus sp.) meyveleri, orman güllerinin (Rhododendron sp.) yazdan kalan sürgünleri olmaktadır. Mayıs ortasından itibaren alpin bitki topluluklarının sapları, çiçekleri ve olgunlaşmamış tohumlarıyla beslenirler. Sonbaharda ise böğürtlen (Rubus sp.) ve ayı üzümü (Vaccinium sp.) gibi alpin meyveleri başlıca besin kaynakları olmaktadır. İlk 10–15 gün genç bireyler böceklerle, salyangoz ve örümceklerle beslenir.
YILDA 1 KEZ ÇOĞALIYORLAR
Dişiler cinsel ergenliğe birinci yılın sonunda erişirken erkekler cinsel erişkinliğe ikinci yılın sonunda erişirler. Yılda bir kez yavru yaparlar. Kuluçka süresi yaklaşık 20–25 gündür. Yumurtaların %5 -%30 arası kuluçka döneminde kaybedilir. S.Drovetski ve S. Rohwer’e göre kuluçkaya yatan birey, yavruların çıkmasını takip eden 2 ay içinde her 10 günde bir yavru kaybeder. Bunun ana sebebi diğer yırtıcı hayvanlar olduğu kadar kar ve ıslak hava olmaktadır. İlk bir ay süresince gerçekleşen yavru ölümlerinin oranı %50’dir. Doğal ortamdaki yaşam süresiyle ilgili kesin bir bilgi olmamasına rağmen, yaşam süresinin “Black Grouse Tetrao tetrix”le benzerlik gösterdiği ve 9 yıla yakın olduğu düşünülmektedir. Görülen en yaşlı dağ horozunun 5 yaşında olduğu tespit edilmiştir. Türün üreme mevsimi Nisan ortasından Haziran sonuna kadar sürmektedir. Dağ horozu nümayişler halinde (lek yaparak) üreyen bir kuş türüdür.
KAFKAS TAVUKLARINDAN FARKLARI...
Dağ horozları diğer akrabaları olan kafkas tavuklarına nazaran cinsel olgunluğa ulaşma süresi ve tüy değişimi süresi 2 yıl değil 1 yıl gibi kısa bir süredir. 1 yılın tavukları ikinci yılın başında erkekler siyah rengine bürünmüş, dişiler ise kendine has rengini almış olurlar. Bundan dolayı genç bireyleri yumurtadan çıkmış hali ile değişmemiş olarak görmek çok güçtür.
KIŞ AYLARINDA ALÇAK RAKAMLARDA BARINIRLAR
Tür göçmen değildir. Yaşam alanında yaz aylarında yüksek rakımda bulunurken kış aylarında daha alçak rakımlarda barınır.
ERKEKLER DİŞİLERİ ETKİLEMEK İÇİN ÜSTÜNLÜK SAĞLAMAYA ÇALIŞIR
Çok eşli kuşlardır, üreme zamanı lek denilen gruplar oluştururlar, bu gruplarda erkekler dişileri etkilemek umuduyla birbirlerine üstünlük sağlamaya çalışırlar, Lekler genelde güney yamaçlarda kar kaplı veya çayırlık alanlar üstünde gerçekleşir. Burada kanatlarından çıkan ince bir ıslık sesi eşliğinde erkekler çiftleşme danslarını yapar ve beyaz kanat altlarını tüm güzelliğiyle sergilerler.Bir kısım erkeklerse göğüs tüylerini kabartıp, kuyrukları havada paralel koşular yaparlar. Nisan, Mayıs ve Haziran ayları lek zamanları olmakla beraber bazı bireyler sonbaharda da kur davranışlarını sürdürürler. Dişiler tek başlarına kuluçkaya yatarlar, yuvalarını yoğun bitki örtüsü altına yaparlar özellikle huş, ormangülü, ardıç gibi odunsu kısa çalıları tercih ettikleri gibi ot yüksekliğinin uygun olduğu alpin çayırları da kullanabilirler. Bir seferde 8-12 arası yumurta yaparlar ve kuluçka süresi 20 ile 25 gün arasındadır. Palazlar 10- 15 günlükken uçmaya başlar, 2. ayın sonunda erişkinlerle aynı büyüklüğe ulaşırlar.
YUMUŞAK VE İNCE BİR ISLIK SESİ ÇIKARIRLAR
Üreme dönemindeki kuşlar çıkardıkları küçük hırıltılar dışında genellikle sessizdirler fakat kur sırasındaki kanat çırpma sıçrayışları esnasında, kanatlarıyla yumuşak ve ince bir ıslık sesi çıkarırlar.