İltihabi romatizma hastalıkları, genelde bağışıklık sistemindeki çeşitli sebeplere bağlı (çevresel faktörler, genetik yatkınlıklar vb.) bozukluklardan kaynaklanır. Eklemde ve bazen kalp, göz, böbrek, akciğer gibi organlarda mikrobik olmayan iltihaplanmalara yol açan sistemik hastalıklardır. İltihabi olmayan romatizma hastalıklarına ülkemizde daha sık rastlanır. Bunlar, halk arasında kireçlenme olarak da bilinebilen dejeneratif eklem rahatsızlıkları ve kol, sırt, boyun, bacak gibi yumuşak dokularda ağrılarla kendisini gösteren vakalardır.
Romatizma, neredeyse her yaşta görülebilen ve savunma mekanizmasında da çeşitli bozukluklara neden olabilen bir rahatsızlıktır. Toplumda genellikle bu rahatsızlığa, soğuk veya sıcak havanın sebep olduğu düşünülür, fakat bu yanlış bir düşüncedir. Romatizma genelde kilolu olan kişilerde daha çok ağrıya sebep olur. Eklemlerde sıcaklık, şişlik ve ağrılar ile kendini gösterir. Şayet tedavi edilmezse ciddi hastalıklara sebep olabilir.
Romatizma, vücuttaki eklemlerde kötü özellikteki iltihaplı sıvıların birikmesi anlamındadır. Bu tür rahatsızlıklar genellikle kronik yani süreklilik gösterebilen rahatsızlıklardır. Bir kişiye bu rahatsızlığın tanısı konulduğu zaman, bu kişinin hastalıkla yaşamayı öğrenmesi gerekir. Romatizma, düzenli ve sürekli olarak ilaç kullanımını ve doktor takibini gerektirir.
İltihaplı romatizma sadece bir türden ibaret değildir. Birçok çeşidi bulunan rahatsızlık, bağ dokusunu ve eklemleri etkileyen bir sağlık problemidir. İltihaplı romatizma veya diğer terminolojik ismi ile romatoid artrit hastalığı da çeşitlerinden biridir.
Bu rahatsızlık, iltihaplı ve kroniktir. Tipik olarak; elleri, ayakları ve küçük eklem kemiklerini etkiler. Osteoartrit rahatsızlığının aksine, romatizma, kemiklerin aşınma ve yıpranması şeklinde görülmez. Eklem astarlarını etkiler ve bu yüzden, ağrı ile şişme yapar. Eklem deformasyonu ve kemik erimesi ile sonuçlanabilir. Aslında bu sorun, bağışıklık ile ilgilidir. Bağışıklık sisteminin yanlış bir şekilde kendi vücut dokusuna saldırması sonucunda oluşur.
Bunlara ilave olarak romatizma; göz, deri, damarlar ve akciğerler gibi diğer bazı doku ve organlara da zarar verebilir. Bu durum herhangi bir yaşta görülebilir, lakin genelde 40 yaşından sonra meydana gelir. Ayrıca, rahatsızlık kadınlarda daha yaygın olarak gözlenir. Bu türdeki vakaların tedavilerinin yapılması için, semptomları dikkatli bir şekilde kontrol edilmelidir. Tedavide eklem hasarını önleyecek şekilde hareket edilmesi gerekir.
Romatizma denilince akla geniş yelpazedeki bir hastalık grubu gelir. Omurga ve iltihaplı eklem romatizmaları, osteoartrit yani kireçlenme, osteoporoz yani kemik erimesi, behçet hastalığı, vaskülit, gut hastalığı ve ailevi Akdeniz ateşi gibi çoğu rahatsızlık bu grupta incelenebilir. Bu rahatsızlıklardan birkaçı aşağıdadır:
Osteoartrit: Osteoartrit diğer adıyla kireçlenme, en sık görülebilen çeşitlerden birisidir. Kemiklerin birbirleri ile birleşmiş olduğu bölgelerde, basınç azaltma görevi olan kıkırdakların hasara uğraması sonucu meydana gelir. Kıkırdağın azalması ile kemikler birbirine sürtmeye başlar. Bu şekilde kemiklerde iltihaplanmalar ve şekil bozuklukları görülebilir. Osteoartrit, eklemlerin normal yapılarını bozar. Eklem ağrısına ve hareket kısıtlılığına yol açar. Osteoartrit, yaşlanmada doğal bir sonuç olarak ortaya çıksa bile aşırı kilo, eklemlere fazla yüklenme ve zorlayıcı sporlar yapma gibi durumlarda daha erken yaşlarda da görülebilir. Kireçlenme çoğu eklemde oluşabilir. Bu rahatsızlığın en çok görüldüğü bölgeler; dizler, kalça kemikleri, omurga, bel, boyun ve parmaklardır.
Lupus (Deri Tüberkülozu): Lupus; kasları, eklemleri ve iç organları etkiler. Çok çeşitli sağlık problemlerine yol açan ve bağışıklık sisteminin anormal şekilde çalışması sonucu oluşan kronik bir rahatsızlıktır. Buna bağlı olarak, merkezi sinir sisteminde bozukluklar, kilo kaybı, ateş, karın ağrısı ve kansızlık gibi belirtiler gösterir.
Romatizma, eklemlerde ve omurgalarda zorlanmayla birlikte zarar gören kıkırdak kemiklerinin zedelenmesi yüzünden ortaya çıkan sebeplerden kaynaklanabilir. Bu hasarlar şiddetli ağrılara, kızarıklıklara, şişliklere, hareket kısıtlamalarına ve hatta şekil bozukluğuna dahi yol açabilir. Bazı türdekiler yalnızca eklemleri değil, iç organları ve bağışıklık sistemini de etkileyebilir.
Romatizmal hastalıklar genetik olarak aileden kaynaklanabilir. Yeni doğan bir bebekte kalça çıkıklığı olduğu zaman, o bebeğin ileride bu rahatsızlığa yakalanması kaçınılmazdır. Zaman geçtikçe eklemlerde bulunan kıkırdaklar azalır ve ağrılar oluşur. Hastalığın en fazla görüldüğü yerler; boyun, bel, bacak, dirsek, parmak, kol ve bunlara benzer, en çok kullanılan veya darbe alan yerlerdir.
Rahatsızlığın oluşma nedenleri çevresel faktörler de olabilir. Mikroplu ortamlar, nemli ve soğuk havalar, stres, travma veya aşırı baskı görme gibi nedenlerden ötürü hastalık meydana gelebilir ya da tetiklenebilir. Bunun için genç yaşlarda kendinize dikkat etmeli, soğuk havalarda ince giyinmemeli, sürekli soğuk ve cereyanlı yerlerde bulunmamalısınız.
Romatizma çeşitlerinin görülme yaşı genelde farklılık gösterir. Lakin genel olarak kadınlarda daha sık görülür. Yaşınız ilerledikçe romatizma belirtileri daha çok ortaya çıkabilir ve hayatınızı olumsuz yönde etkileyebilir. Romatizma, vücudunuzda ağrıların meydana gelmesini tetikler veya his kaybı oluşturabilir.
Romatizmal rahatsızlıklarda, eklemlerinizde ağrılar yaşayabilirsiniz. Ağrılarınız hafiften başlayıp şiddetlenebilir ve günlük aktivitelerinizi de etkileyebilir. Bazen sizi yataktan çıkaramayacak şiddette olabilir. Eklem ağrıları, tipik anlamda eklemlerde, büyük ihtimalle katılaşma ve şişme yüzünden meydana gelen akut iltihap dolayısıyla olur. Bazı hastalar eklem ağrıları sebebiyle, yürümekte ve ayakta durmakta zorluklar yaşayabilir. Eğer siz de bu hastalık yüzünden eklem ağrısı çekiyorsanız, doktor kontrolünde belirli tipteki ağrı kesici tedavileriyle belirtileri hafifletebilirsiniz.
Sklerodermi veya yaygın lupus rahatsızlıklarında, eklemlerde katılıklar oluşabilir. Böyle zamanlarda poşet taşımak ya da merdiven çıkmak gibi normal aktiviteleri dahi yerine getirmekte zorlanabilirsiniz. Eklem katılığı ve eklem ağrısı yüzünden sabah yataktan bile kalkmak istemezsiniz. Bu belirtiler ile başa çıkmak için doktorunuza başvurmalısınız.
Lif dokusunda iltihap veya eklem iltihabı gibi bir rahatsızlığınız varsa, eklemlerinizde şişmeler olabilir. Şayet diziniz veya dirseğinizde bulunan eklemlerde sıvı birikirse, bu bölgede deri iltihaplanır ve şişer. Cilt tahriş olur, kızarır ve ağrır.
Polimiyozit adındaki bir tür ile beraber, şiddetli ağrılar ve acılar sizi zayıf düşürüp yorabilir. Böyle hastalar, normale göre daha çabuk yorulur. Ağrı yüzünden uyuma güçlükleri yaşarlar. Aynı zamanda bu durum şiddetli halsizliklere yol açar. İş, ev veya okuldaki normal yaşantınızda güçlük çekmenize neden olur. Bu hastalık yüzünden sağlıklı olarak uyku uyuyamıyorsanız, mutlaka doktorunuza ek tedavi seçenekleri için danışmalısınız.
Hastalık vücutta yeni ortaya çıkmışsa, ilk aşamalarda hastalığın daha fazla ilerlememesi adına belli başlı önlemler alınması gerekir. İltihabi olmayan vakalarda, daha çok steroid türündeki ilaçların kullanımı ile tedavi uygulanır. Aynı zamanda hastanın kan akışını hızlandırabilen ilaçlar ve pıhtılaşmanın engellenmesi için ilaçlar kullanılabilir.
Bu tür hastalıklarda fizik tedavi uygulamalarının önemi ve yeri çok büyüktür. Eklemlerinizi harekete geçiren egzersizler yapmanız, rahatsızlığınızın ilerlememesi için size çok iyi gelebilir. Ayrıca nörolog doktorlardan ve psikiyatri uzmanlarından destek almanız da gerekebilir.
Romatizmal hastalıklar vücudunuzda iyice yerleşmişse ve artık çok ileri boyutlara ulaşmışsa ameliyattan başka bir çare bulunmaz. Şayet vücudunuza yayılmış ve damarlarınız kendini çok belli ediyorsa, ameliyat olmanız kaçınılmazdır. Bacaklarınızda bulunan kirli kan dolu damarlar ve eklem bölgelerinizdeki ödemlerin alınması gerekir. Ameliyat günümüz şartlarıyla artık çok basit bir şekilde yapılır. Lakin ameliyat kısa sürse de ameliyat sonrasında tedavi süreci biraz uzun olabilir. İyileşme süreci 4 ile 6 hafta arasında olabilir.
Hastalığın başlarındaysanız, sıcak ve termal su kaynakları size iyi gelebilir. Özellikle eklem ağrılarından yakınıyorsanız, dinlendirici ve ağrılarınız için birebir çözüm olabilir. Ayrıca dengeli beslenmeye özen göstermeli ve vitamin, mineral deposu gıdalar yemelisiniz. Bunlarla birlikte düzenli olarak spor yapmanız da vücudunuzdaki kan dolaşımınızı hızlı tutar ve hastalığınızın ilerlemesini engeller. Akupunktur tedavisinin de başlangıç evrelerindeki vakalarda gayet etkili olduğu görülür. Bunların yanı sıra fazla kilo almamaya dikkat etmelisiniz.
İltihaplı vakalarda hastaların büyük bir kısmı iyileşir. Fakat diğer bir kısmında iyileştikten sonra tekrar alevlenmeler görülebilir. Hasta ve doktorun uyumu çok önemlidir. Tedavide asıl amaç, ağrı ve yakınmaların giderilmesidir. Tedavi ile olası organ kayıpları önlenebilir, hastalar sosyal yaşamlarına devam edip, işlerine kaldıkları yerden devam edebilirler. Şiddetli vakalarda erken teşhislerle, hastaların uzuvlarını kaybetmemesi sağlanabilir. Yoksa hastaların hastalıklı olan uzuvları bacak ya da kollar ise, kesilme riskleri yüksektir. Aynı şekilde şayet hastalık devam edip de tedavi geciktirilirse, hastanın ölümüyle sonuçlanabilir.
Doktor tedavilerinin yanında doğal eczanemiz olan tabiattan da faydalanabilir ve şikayetlerinizi gidermeye yarayan birçok bitki bulabilirsiniz. Romatizma ağrısına ne iyi gelir ve bitkisel çözümleri aşağıda listelenmiştir;