Bir podcast yayınında konuşan Amanda, kocasıyla yeniden bağlantı kurmak niyetiyle çıktığı iş gezisinde nasıl kasırga gibi bir romantizminin ortasında kaldığını anlattı. Konferans için Margaret River'a seyahat eden çift, burada Jason isimli bir adamla tanıştılar. Amanda onu ilk gördüğü andan itibaren garip bir şeyler hissettiğini açıkladı.
Birkaç kez yalnız sohbet etme fırsatı da bulan ikili, yoğun bir fiziksel ve duygusal çekim hissetti. Seyahatin bittiği ve yollarının ayrılacağı sabah ise fiziksel bir yakınlık kurdular ve birkaç kez öpüştüler. Ayrıca birbirlerine, tekrar görüşmeye dair isteklerini açtılar. Görünüşe göre hissettikleri derin bağlantı ortaktı.
Eve döndükten birkaç hafta sonra Amanda, hislerini gözeterek eşine ondan ayrılmak istediğini söyledi. Sonrasında ise Jason'a ayrılığını anlatan ve onunla yeniden bağlantı kurmak isteyip istemediğini soran bir e-posta gönderdi. İlk başta onu görmeyi kabul etse de, Jason ertesi sabah bir e-posta gönderdi ve birbirlerini görmemelerinin ve iletişim halinde kalmamalarının en iyisi olduğunu düşündüğünü söyledi.
Bir yaşam koçu olan Amanda, hikayesini ''Bir Anı: Ruh Eşin Sana 'Hayır' Dediğinde'' isimli kitabında anlattı. Sosyal medyada ilgi gören hikayesi kimileri tarafından olumlu değerlendirilirken, kimileri tarafından da eleştiri yağmuruna tutuldu. Birçok kullanıcı Amanda'nın duygularına dair farkındalığını ve kararlarını takdir ederken, birçoğu da bunu bir kitap haline getirmesinin çocukları için iyi bir anı olmayacağını savundu.