HABER

Rum basınından Talat'a tepki

LEFKOŞA (İHA) - KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat'ın, Rum Yönetimi Başkanı Tasos Papadopulos'un "Maraş'ın Rumlar'a iadesi karşılığında Mağusa Limanı'nın Kıbrıslı Türk ve Rumlar tarafından müşterek kullanıma açılması" önerisine karşılık; sadece Mağusa Limanı'nın değil, Rum tarafındaki limanların da ortak kullanıma açılmasını önermesi, Rum tarafında "tahrik" olarak nitelendirildi.

Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Haravgi, "Talat Tahrik Ediyor-Kabul Edilemez Açıklamaları Nedeniyle Yoğun Tepki" başlığıyla yansıttığı haberinde, Rum hükümet ortakları AKEL ve DİKO, Rum Anamuhalefet partisi DİSİ ve EURODİ'nin Rum tarafındaki limanların da ortak kullanıma açılması önerisini "kınadıklarını" bildirdi.

Gazeteye göre DİSİ Asbaşkanı Averof Neofitu, AKEL Milletvekili Stavros Evagoru, DİKO Milletvekili Aristos Hrisostomu ve EURODİ Milletvekili Prodromos Prodromu Talat'ı, KKTC'yi yükseltmeye ve "Kıbrıs sorununa siyasi çözüm bulunması prosedürüne girmemeye çalışmakla" suçladılar. Neofitu, Rum meclisinde temsil edilen partilerin Rum Maliye Bakanı'yla Lizbon Stratejisi konusunda gerçekleştirdiği toplantının ardından yaptığı açıklamada, "Böyle içeriğe sahip açıklamalar, tahrikkar olmanın ötesinde hepimizin sağlamlaştırması gereken ortamı, Kıbrıs sorununun çözümüne doğru ilerleyebilmemiz için iki toplum arasında güven ortamı yaratılmasını dinamitliyor" dedi.

"TAHRİK EDİYOR"

Averof Neofitu devamla şunları söyledi:

"Kıbrıs devleti tamamı ile, sahte devleti siyasi açıdan yükselten kararları içermeyecek şekilde, Kıbrıslı Türklerin ekonomisini desteklemeden yanadır. Kıbrıslı Türkler'in ticaret ve ihracatları 20-25 milyon euroyu geçmemektedir. Talat, işgal altındaki Mağusa Limanı'nın işletilmesinin Kıbrıslı Türkler'in yaşamakta olduğu hiçbir ekonomik sorunu çözmeyeceğini biliyor. Bu tezinde ısrar ediyor çünkü sahte devleti yükseltmek istiyor. Bu Kıbrıs Rum toplumunun ve siyasi liderliğin tamamının karşı olduğu bir yaklaşımdır."

Stavros Evagoru da, "Talat maalesef tahrik etmeyi sürdürüyor. Hedefi malumdur. Kıbrıs sorununun çözülmesi yönünde işbirliği yapmak yerine öncelikli hedefinin sahte devleti yükseltmek olduğu görünüyor. Bu noktada bizi tamamen karşısında bulur" dedi. Aristos Hrisostomu, "Sözde başbakan Kıbrıs sorununun çözümüyle değil, sahte devletin tanınması şartlarını yaratmakla ilgileniyor. Bu ortaya koydukları ile halkımızın; adil ve yaşayabilir çözüm bulunması hedefine hizmet etmiyor" ifadelerini kullandı.
Prodromos Prodromu ise, Rum tarafının, ABD Dışişleri Bakanlığı insan hakları raporu ve Talat'ın ilgili açıklaması gibi, maruz kaldığı saldırılara karşı tek kalkanının Avrupa olması gerektiği görüşünü ortaya koydu. Prodromu şunları söyledi:

"Önceliklerimizi ortaya koymalı ve Kıbrıs sorununa Avrupa çözümü bulunması yolunu göstermeliyiz. Avrupai bir çözüm stratejimiz boş laf değildir. Açıktır ki boş laf olan; ümit olarak yeni dönem, yeni Erdoğan ve yeni Talat'ı gösterenlerdir. Alın size Türk niyetlerinin basit işaretleri..."

"TALAT KAVRAYAMADI"

Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Haravgi, Rum Yönetimi Sözcüsü Kipros Hrisostomidis'in söylediklerini okurlarına şöyle aktardı:

"Hükümet Sözcüsü Kipros Hrisostomidis; işgal bölgelerinin sözde başbakanı Mehmet Ali Talat'ın; Başkan Papadopulos'un Mağusa'yla ilgili önerisinin önemini kavrayamamış göründüğünü ve her türlü mantık anlayışının ve ciddi konulara siyasi yaklaşımın dışında kalan etkiler yaratmaya çalıştığını öne sürdü. Hrisostomidis bu açıklamayı Talat'ın, Başkan Papadopulos'un Maraş ve Mağusa Limanı'nın müşterek işletilmesine ilişkin önerisini yanıtlarken sadece Mağusa Limanı'nın değil, özgür bölgelerde bulunan limanların da ortak işletilmesine yönelik açıklamasını yorumlaması istendiğinde yaptı.

Sözcü, "Talat'ın idaresi; işgal kuvvetinin egemenliğindeki yerel idareden başka birşey değildir. Bu nedenle daha fazla işbirliği, hava ve deniz limanlarının yeniden açılmasını ancak Kıbrıs sorununuın çözülmesi ve yeniden birleşme ile konuşabiliriz. Talat bu konuyu yıkıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Hükümetin önerisi masada bulunmaya devam ediyor. Maraş kentinin rehineliği tamamen tuhaf birşeydir ve bu kentin yeniden açılması önerimiz mantıklı ve ciddidir. Mağusa Limanı ancak Maraş kentinin yeniden imarıyla bağlantılı şekilde kullanılırsa gerçekten karlı şekilde kullanılabilir."

Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Politis, Rum Sözcü Hrisostomidis'in söylediklerini "'Talat Kavrayamıyor'" başlığıyla okurlarına aktarırken Mahi, "Hükümet ve Partiler Talat'ın Sözlerini Kınıyorlar"başlığını attı. Güney Kıbrıs R um Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Fileleftheros, "Lefkoşa İle Komisyon Arasında; Maraş'la İlgili Önerimize Dair Diyalog Başlıyor-AB; Türkiye'yle Görüşmeden Önce Ayrıntılar Hakkında Bilgi Almak İstiyor-Papadopulos-Barosso Görüşmesinde Uzlaşıldı" başlık ve spotlarıyla aktardığı haberinde; Avrupa Komisyonu ile Rum yönetiminin Rum Yönetimi Başkanı Tasos Papadopulos'un Maraş'la ilgili önerisini teknokratlar düzeyinde görüşmeye başlayacaklarını bildirdi.

"BÖLGE BM İDARESİNE VERİLECEK"

Gazete Tasos Papadopulos'un, Avrupa Komisyonu Başkanı Barosso'yla kısa süre önce Brüksel'de yaptığı görüşme sırasında Barosso'nun Papadopulos'tan öneri hakkında ayrıntılı bilgi istediğini ve bu konuda görüşme yapılması üzerinde uzlaşıya vardıklarını yazdı. Gazete şöyle devam etti:

"Türk tarafından halen olumsuz bir yaklaşım olmasına rağmen komisyon Lefkoşa'yla yapacağı görüşmelerden sonra bu meseleyi Ankara'nın ve Kıbrıs Türk toplumunun önüne koymakta kararlı görünüyor. Bilgi sahibi kaynakların işaret ettiğine göre ya Brüksel'de ve yahut Lefkoşa'da çok yakında başlayacak olan teknokratlar düzeyindeki görüşmelere, siyasi düzeyde devam edilecek. Lefkoşa'nın önerisinin temel eksenleri şu iki noktadır:

1) Mağusa Limanı'nın işletilmesi bir vakıf veya şirket veya her halukarda Lüksemburg veya Lihtenstien örneğinde olduğu gibi tarafsız bir bölgede kayıtlı olacak bir sivil toplum örgütü tarafından üstlenilecek. Örneğin Bir Avrupa devletinde kayıtlı olacak ve Kıbrıslı Türkler ve Rumlar'ın katılacağı, Limanlar İdaresi gibi bir örgüt kurulabilir. Elbette, AB de müdahil olacak ve görüşmelerde vergi konusu (vergiyi toplayacak bir mekanizmaya ihtiyaç var) gibi meseleler incelenecek.

2) Kapalı Maraş kentinin yasal sakinlerine iade edilmesi. Bölge BM'nin idaresine verilecek. BM'nin bu konuya ilişkin tutumu nettir ve geçmişte bu rolü kabul etmişti. Bu

konunun görüşülmesi halinde; görüş belirtmek üzere BM de davet edilecek.

Bu arada Mehmet Ali Talat'ın Kıbrıs'ın bütün limanlarının müşterek kullanılmasını kabul ettiğini söyleyerek Başkan Papadopulos'un önerisini reddettiği açıklaması tepkiyle karşılandı."

Öte yandan Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Fileleftheros sözde "Maraş Belediye Başkanı" Yannakis Skordis'in dün; Avrupa Komisyonu'nın Güney Kıbrıs'taki temsilciliği yetkilileriyle yaptığı görüşmede, Türkiye'nin kapalı Maraş bölgesini Rumlar'a vermeye ikna edilmesi amacıyla Maraş için bir master plan prosedürüne AB'nin de yardımıyla başlanması gerektiğini" söylediğini yazdı. Gazeteye göre Skordis, Rum yönetiminin, Maraş'ın Rumlar'a iade edilmesi karşılığında Mağusa Limanı'nın müşterek kullanılması önerisinin uygulanması halinde ne gibi "olumlu" şeyler ortaya çıkacağını da komisyon yetkililerine anlattı. Gazete Skordis'in "olumlu" diye anlattıkları hakkında ise bilgi vermedi.

Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Haravgi, Skordis'in AB'den talep ettiklerine ilişkin haberini "Maraş Belediyesi, Maraş İçin Bir Plan Prosedürünün Başlaması İçin AB'den Katkı İstiyor" başlığıyla okurlarına aktardı. Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Simerini de haberi "Köylüye Cesaret Ver, Tepene Çıksın-Hükümet ve Partilerden Talat'ın Saçmalıklarına Kınama" başlığıyla yansıttı.

En Çok Aranan Haberler