LEFKOŞA (İHA) - Atina ve Lefkoşa Rum basını 28 Şubat'la ilgili olası gelişmelerle ilgili senaryolar üretmeye devam ediyor. Rum stratejistler, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın "Taksimi Yasallaştırma" doğrultusunda siyasetler geliştireceği konusunda birleşiyorlar.
Kathimerini gazetesi, Denktaş'ın 28 Şubat'tan sonra da müzakerelere devam ederek Kıbrıs'ın AB üyeliğini engellemeye çalışacağını iddia ediyor. Gazeteye göre Denktaş; müzakerelere devam ederken Kıbrıs'ın AB'ye üyeliğinin kabul edilmesi halinde, bu üyeliğin varolan sınırlar çerçevesinde olmasını sağlamaya çalışacak.
Atina'da yayımlanan To Vima gazetesi de olası 3 senaryodan söz ediyor:
1- En olumlu olarak nitelendirilen bu senaryo, Kopenhag Zİrvesi'nin ardından Kıbrıs sorununun dinamizmini korumasını, taraflar arasında "temel anlaşmanın imzalanmasını" ve sorunun çözüme bağlanmasını öngörüyor. Gelişmelerin bu yönde kaydedilmesi durumunda, cumhurbaşkanlığı seçimleri büyük bir ihtimalle ertelenecek, Ankara da Denktaş'ı bertaraf edecektir. Böylece, 16 Nisan tarihinde Kıbrıs'ın AB'ye katılım ortaklık belgesi de imzalanana kadar sorun çözümlenebilecektir. BM Güvenlik Konseyi'nin Annan Planına tam destek vermesinden sonra söz konusu senaryonun gerçekleşmesi olasılığı vardır. Bu arada, büktün bunların gerçekleşmesi için, Abdullah Gül hükümetinin uyguladığı Kıbrıs politikasının baskın çıkması, Ankara'nın Denktaş'ın rolünü sınırlandırması ve Ankara'daki hükümet ile Kıbrıs Türk muhalefetinin imza atması için Denktaş'a baskı uygulaması gerekiyor.
2- Bu senaryo, Ankara'nın baskılardan kurtulmak ve zaman kazanmak amacıyla, Denktaş'ı masaya oturma konusunda ikna etme taktiğine başvurmasını öngörüyor. Böyle bir gelişme kaydedildiği halde, ocak ayı geçecek ve "temel anlaşma" imzalanmayacaktır. Ayrıca, cumhurbaşkanlığı seçimleri de ertelenmeyeceği gibi, Denktaş da güçlü olmaya devam edecektir. Cumhurbaşkanlığı seçimleri haliyle Annan Planı konusunda tansiyonun yükselmesine yol açacak, Erdoğan, Kıbrıs ve Türk-Yunan ilişkilerine ilişkin rahat bir şekilde hareket edemeyecek ve bu arada işgal topraklarından adanın güney kesimine yeni göç dalgası kademeli bir şekilde başlayacaktır.
3- En olumsuz olarak nitelendirilen bu senaryo, Kopenhag Zirvesi'nin ardından Kıbrıs meselesine uluslararası ilginin son bulmasını ve sorunun 28 Şubat tarihinde çözümlenmemesini öngörüyor. Böyle bir gelişmenin kaydedilmesi durumunda, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin arifesinde Annan Planı "canavarlaşacak", Kıbrıs Türk kesiminde de Denktaş oyunun hakimi olacaktır. Ayrıca, kurulu düzen Erdoğan-Gül ikilisine üstün çıkacak ve Kıbrıs konusunda yeni hükümetin girişimlerini engelleyebilecektir. Ayrıca, Kıbrıs Türk kesiminde kriz patlayacak, göçmen dalgası büyüyecek ve bu arada Denktaş'ın sözde devletinin bazı devletler tarafından tanınması tehlikesi de belirecektir. Bu veriler, 28 Şubat tarihine kadar Kıbrıs sorununun çözüme bağlanması konusu, Kıbrıs'ta taksimin sabitleşmemesi açısında büyük önem taşıyor. Bu yüzden Atina ve Lefkoşa'nın gecikmeden girişimlerde bulunması gerekir.