HABER

Rusya kabul ettirdi!

Rusya, Suriye'de Esad'lı geçiş planını Birleşmiş Milletler'de (BM) büyük ölçüde kabul ettirerek, Esad iktidarını en az iki yıl güvenceye aldı.

Rusya kabul ettirdi!

Rejimle müzakere edecek muhalif heyeti de kendine ve Esad'a yakın isimlerle şekillendirmeye çalışan Rusya, Suriye'de sivil kayıplar verdirmeye devam ediyor.

Rusya'dan 'kara kutu' açıklaması

GEÇİŞ SÜRECİ KARARA BAĞLANDI

Uluslararası Suriye Destek Grubu'nun 18 Aralık'ta New York'taki toplantısında mutabık kalınan konular, aynı gün Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) oylanarak karara dönüştü.

Suriye'de ocak ayı başında ülke genelinde ateşkes uygulanması ve Cenevre Bildirisi ile Viyanatoplantılarında mutabık kalınan zeminde siyasi geçiş sürecinin başlatılması çağrıları, BMGK'nın 15 üyesi tarafından karara bağlandı.

GENEL SEÇİMLER 2017'DE

Karara göre, BM Ocak ayı başında Esed rejimi ile müzakereye oturacak muhaliflere davetiye gönderecek. Eş zamanlı olarak BM, ülkede ateşkes uygulanması için DAEŞ ve Nusra Cephesi dışındaki rejim ve silahlı muhaliflerle görüşecek.

Ocak ayından itibaren 6 aylık geçiş sürecinin sonunda, yani Haziran 2016'da rejim ve muhalefetin karşılıklı rızasıyla tam yetkili geçiş hükümetini kurması gerekiyor. Bundan sonra yeni hükümet Anayasa reformunu hazırlayacak. 12 ay sonra, Haziran 2017'de de ülkede genel seçimler düzenlenecek.

ESED EN AZ İKİ YIL ZAMAN KAZANDI

BMGK kararında şimdiye kadarki görüşmelerde aşılamayan birçok sorun netliğe kavuşturulmadı. Örneğin kararda Esed'in siyasi geçiş sürecinde rol oynayıp oynamayacağına ilişkin herhangi bir madde yer almadı. Dolayısıyla BMGK kararıyla Esed'in muhtemel gecikmelerle birlikte kağıt üzerinde en az 2 yıllık zaman kazandığı söylenebilir.

SURİYE ESKİ BAŞBAKANI MUHALİFLERİN BAŞKANI OLDU

Esed'in iktidarını güvenceye alan Rusya, kararda öngörülen süreçte muhalifleri BM üzerinden zayıflatmanın hesaplarını bir süredir yapıyordu.

Bundan sonraki süreçte rejime açık muhalefet eden ya da sahada onunla çatışan muhalif gruplar BM'den müzakereler için davet beklerken, Rusya'nın bir süredir BM kanalıyla kendine ve Esed'a yakın muhalif grupların heyette etkili olmasını sağlamaya çalıştığı biliniyor.

Ilımlı muhalifler, New York toplantısı için hazırlık sürecinde 9-10 Aralık'ta Suudi arabistan'ın başkenti Riyad'da bir araya gelerek Esed rejimiyle Cenevre Bildirisi çerçevesinde müzakere kararı almıştı. Müzakere heyetinin başına ise Suriye'nin eski başkanlarından Riyad Hicab'ı seçmişti.

PYD TOPLANTIYA ÇAĞRILMADI

Aynı günlerde Riyad'a çağrılmayan terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD, alternatif bir toplantı düzenlemiş. Toplantıya Değişim ve Kurtuluş Cephesi, Milliyetçi Sosyal Suriye Partisi, Milli İrade Partisi gibi rejime yakın "sözde muhalif" gruplar katılmıştı.

Bu gruplar ile Şam'da üslenmiş Esed rejimiyle işbirliği içinde olan bazı örgütler, Kasım ayındaMoskova'da, Haziran ayında da Kahire'de muhalefet toplantılarda da yer almıştı.

ATEŞKES SALLANTIDA

Bir diğer konu da ateşkesin uygulanması. Muhalif gruplar, ateşkes ilan etmek için Esed'in iktidardan ayrılmasının taahhüt altına alınmasını istiyordu. Bu durumda önlerine "Esed'lı geçiş planı" konulan muhalif gruplar, Esed'lı geçişi kabul etmeyerek ateşkese katılmazlarsa DAEŞ gibi "ortak düşman" gösterilme tehlikesiyle karşı karşıya.

İkinci tur Viyana görüşmelerinden sonra Ürdün, Rusya'nın ısrarı üzerine muhalifler arasında "terörist unsurları" belirleme amacıyla ön çalışma yapmıştı. New York'ta tartışılan öneri, kabul edilmemişti.

Ancak Rusya'nın terör örgütü listesini genişletme çabası dahilinde, muhalif grupların ateşkese katılmamalarını gerekçe göstererek, bunları terör örgütü kapsamına aldırmaya çalışması ihtimal dahilinde.

SEÇİMLERİN GÜVENİLİRLİĞİ TARTIŞMA KONUSU

Kararda Ocak 2016'dan itibaren 18 ay içinde "adil seçim" düzenlenmesi de öngörülüyor. En geç Haziran 2017'de düzenlenmesi gereken genel seçimin ne derece adil olabileceği de tartışma konusu.

Yarısı terör örgütü DAEŞ'in kontrolünde olan, yaklaşık 4,5 milyon kişinin çevre ülkelere kaçtığı, yaklaşık 8 milyon kişinin de ülke içinde yerinden edildiği bir ülkede adil bir seçim yapılması mümkün görünmüyor. Oy verme işlemi en yoğun, rejimin kontrolündeki ve kendine yakın toplulukların bölgesinde yapılabilecek.

RUSYA SİVİLLERİ VURMAYA DEVAM EDİYOR

BMGK kararında ayrıca, Suriye'nin tümüne insani yardımların ulaştırılmasının temin edilmesi ve komşu ülkelere sığınan Suriyelilerin ülkelerine dönebilmeleri için güvenli ortamın oluşturulması çağrısı da yapıldı.

Rusya, BMGK kararıyla siyasi geçişe ilişkin tercihlerini büyük ölçüde kabul ettirmesine rağmen New York toplantısını takip eden 18, 19 ve 20 Aralık'ta Suriye'de Rus saldırılarında yaklaşık 80 sivil hayatını kaybetti.

RUSYA DÜN MAHKEME BİNASINI VURDU

18 Aralık'ta Rus uçaklarının İdlib'in Cesr eş Şuğur ilçesine saldırması sonucu 16 kişinin öldü, 20 kişi yaralandı. 19 Aralık'ta Halep'e bağlı 3 yerleşim yerine düzenlenen saldırıda 8 kişi hayatını kaybetti, 17 kişi yaralandı.

Dün Rus savaş uçaklarının İdlib'de mahkeme binasını hedef aldığı saldırıda 40 sivilin öldü, 150 kişinin yaralandı. Halep'in kuzeyinde Kefer Nabude beldesine düzenlenen saldırıda ise 13 sivil hayatını kaybetti.

TÜRKİYE CENEVRE BİLDİRİSİNİ HATIRLATTI

Dışişleri Bakanlığı, BMGK kararının ardından yaptığı açıklamada, metnin Cenevre Bildirisi'ni temel alan ve Suriyeli taraflar arasında yapılacak müzakereler yoluyla, icra yetkilerinin tamamına sahip bir geçiş hükümeti kurulmasına yönelik takvimlendirilmiş bir siyasi geçiş sürecini öngördüğüne yer vermiş, Türkiye'nin bu süreçte Beşar Esed'ın tüm yetkilerini geçiş hükümetine devrederek görevi bırakacağı bir çözümü destekleyegeldiği belirtilmişti.

"GEÇİŞ REJİM UNSURLARI DEĞİŞTİĞİNDE OLACAK"

Açıklamada, "Suriye'de barış ve istikrarın temini ancak halkın iradesini doğrudan ortaya koyabileceği hür ve adil seçimlere giden yolda, tam yetkili bir geçiş hükümetinin hayata geçirilmesiyle ve başta Beşşar Esed olmak üzere rejimin eli kanlı unsurlarının sahneden çekilmesiyle mümkün olacaktır. Türkiye, öngörülen siyasi sürece bu bağlamda katkı sağlamaya devam edecektir" ifadeleri yer almıştı. (Anadolu Ajansı)

RUSYA KORKTUĞU SONA DOĞRU HIZLA İLERLİYOR

Petrol fiyatları Haziran 2014’ten bu yana düşüyor. Petrol fiyatlarındaki hızlı düşüş Rusya ekonomisini de çöküşe sürüklüyor.

Rusya iflasa sürükleniyor. Hızla düşen petrol fiyatları Rusya ekonomisinde kara günlere neden oldu. Uzmanlara göre, Rusya 2016 yılında iflas edebilir Uzmanlara göre, 2016 yılı Rusya için 'iflas yılı' olabilir 1 Haziran 2014’te 111,8 dolardan işlem gören Brent petrol 6 ay içinde yüzde 65 oranında değer yitirdi, Ocak 2015’te 46 dolara kadar geriledi. 4 Aralık’ta gerçekleşen OPEC toplantısı sonrası ise yeni bir şok dalgasına daha girildi ve petrol fiyatlarında Radikal bir gerileme yaşandı. Bir hafta içinde ham petrol yüzde 12 değer kaybıyla 36,71 dolara, Brent petrol ise yüzde 20 oranında ucuzlayarak 37,93 dolara geriledi. Bu Sabah itibarıyla ise ham petrol 34,4 dolar, Brent petrol 36,3 dolara gerileyerek yeni bir düşüş trendine girdi.

Rusya petrol çıkarma maliyetleri açısından dünyadaki emsallerine göre çok daha zor durumda.

Aljazeera'nın haberine göre, fiyatlardaki bu radikal gerilemenin ekonomistler ve piyasa analistlerine göre dört temel nedeni var. Birinci neden olarak piyasadaki petrol arz fazlası gösteriliyor. 10 Aralık tarihli OPEC raporuna göre, Kasım 2015’te piyasaya bugüne dek hiç olmadığı kadar fazla petrol pompalandı. Stoklama depolarında neredeyse hiç yer kalmadığı rivayet ediliyor. Her gün 3 milyon varilden fazla petrol, tüketicisiyle buluşamadan ya depolarda ya da tankerlerde bekletiliyor. Piyasadaki arz fazlası ise doğal olarak fiyatların düşmesine sebep oluyor. İkinci neden, Çin’deki büyümenin yavaşlaması ve bu üretim devinin sadece petrol ve doğal gaz değil aynı zamanda emtia piyasalarında da gerilemelere neden olması. Üçüncü ve belki de en önemli neden ise,ABD’nin İran’a yönelik yaptırımları kaldırmasıyla birlikte piyasaya dâhil olacak günlük 3 milyon varil İran petrolünün, hâlihazırda büyümesi yavaşlamış ve Japonyagibi durgunluğa girmiş önemli Asya ekonomilerinde pazar rekabetini olumsuz yönde etkileme olasılığı. Diğer önemli neden ise, FED’in faiz artırma programının gelişmekte olan ülkeler başta olmak üzere küresel ekonomide yaratacağı olumsuz etki.

2016 YILI RUSYA İÇİN İFLAS YILI OLABİLİR!

Peki, petrol fiyatları daha ne kadar düşecek?

Rusya gibi önemli küresel aktörler için bu, tam anlamıyla bir ulusal güvenlik konusu. Rusya’nın diğer petrol ihracatçısı ülkelere göre direnç eşiği çok düşük. Zira Rusya petrol çıkarma maliyetleri açısından dünyadaki emsallerine göre çok daha zor durumda. Eskimiş Sovyet teknolojisi ve petrol endüstrisinin ihtiyaç duyduğu mallar üzerindeki yaptırım kararları, Rusya’yı her bir varil için 18-20 dolarlık bir maliyete mecbur bırakıyor. Suudi arabistan’da ise yüzeye yakın rezervlerin avantajıyla petrol çıkarma maliyetleri 6 dolar civarında. Bu ise Rus ekonomisi üzerindeki baskıyı daha da derinleştiriyor. (El Cezire)

En Çok Aranan Haberler