Saç koparma hastalığı dünyanın her tarafında aynı oranda görülmektedir. Belirli bir bölgeye has değildir. Çocukluk yaşlarında cinsel olarak eşitlik gösterirken, erişkin yaşlarda yüzde 90 oranında kadınlarda görülür. Ayrıca çocuklarda, bebek yaşlarda ve yaşlılarda da az bir oranda olmasına rağmen yine de görülmektedir.
Başlangıç yaşı olarak çocukluk ve ergenlik çağına denk gelir. Ergenlik çağındaki hormonal değişikliklerin oluşmasından dolayı olduğu tahmin edilmektedir.
Saç koparma, kişinin dürtüsel bir biçimde saçlarını, kaşlarını ve vücut kıllarını bölgesel olarak koparmasıyla başlar.Buna karşı koyamaz ve başında, kaşlarında görülebilecek şekilde büyük aralar meydana gelir.
Bu da hastanın tedavisinin mümkün olmadığını düşünmesine, dolayısıyla tedavi yöntemlerini kullanamamasıyla sonuçlanır.
Saç koparma hastalığı dürtüsel bir hastalıktır. Başka dürtüsel hastalıklarla karıştırılabilir. Örneğin dürtüsel alışveriş, obsesif kompulsif ile karıştırılabilir. Ayrıca borderline kişilik bozukluklarıyla da karıştırılabilir. Borderline bozukluğunda kişiler kendilerine zarar verirler.
Aslında ağrılı bir eylem olduğundan dolayı, saç koparma hastalığıyla da paralellikler göstermesine rağmen, saç koparma dürtüsel hastalıklar grubuna girer.
Saç koparma hastalığının teşhisi için, yetişkin kişilerde kapsamlı bir anamnez yapılır. Çocukluğunda ve gençliğinde geçirdiği travmalar sorulur. O anda yaşadığı stresle alakalı olup olmadığı araştırılır. Kayıplar yaşayıp yaşamadığı araştırılır. Eğer varsa aile bireylerinin de bilgilerine başvurulabilir.
Çocuklarda ise anne babanın mutlaka bu anamnezde bulunmaları gerekir. Onlardan da ayrıca bu yönde bilgiler alınır.
Saç koparma hastalığının nedenleri arasında kalıtımsal, genetik, duygusal ve çevre faktörlerinin bir karışımı bulunmaktadır. Tek bir sebebi yoktur. Bunların hep birlikte karışımı olabilir.
Ayrıca fiziksel nörobiyolojik faktörlerin de burada büyük bir rol oynadığı düşünülmektedir. Çünkü bu ergenlik çağında çocukların hormonal değişikliklere girdiği yaşlarda çok arttığı görülmektedir.
Saç koparma hastalığı çoğunlukla ergenlik yaşlarında başlar. Fakat çocuklarda, bebeklerde ve yaşlı insanlarda da görülebilir. Yetişkinlerde de problemli ve stresli dönemlerine denk gelebilir.
Bunların dışında tamamen nedensiz olarak hayatın çok huzurlu bir dönemine de denk gelebilir. Nedenleri araştırmak gerekir.
Saç koparma, kişinin yapısal özellikleriyle çok bağlıdır. Senelerce devam edip, ara ara kuvvetlenip zamanla yok olabilir ve tekrarlayabilir. Ağırlık derecesi kişinin yapısına bağlıdır.
Bebeklerde ve çocuklarda bir süre tekrarladıktan sonra tekrar kaybolabilir.
Saç koparma hastalığında, kapsamlı bir anamnezden sonra, bilişsel davranışçı psikoterapi metodu uygulanır. Fakat bunun yanında ilaç tedavisi de olabilir. Daha çok antidepresanlara başvurulur. Bunun yanında besinsel takviyeler olabilir.
Hipnoterapiye de alternatif bir tedavi olarak başvurulabilir.
Saç koparma hastalığı, kişinin tamamen bilincinin dışında belirli senelerde ortaya çıktıktan sonra görülmeyebilir. Fakat müzminleşme olasılığı uzadıkça risk artar. Bebeklerde ve çocuklarda birkaç kez tekrarladıktan sonra tamamen ortadan kaybolduğu görülebilmektedir.