Ankara'da süren Spor Kulüpleri ve Federasyonları Çalıştayı'nın üçüncü gününde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kocaeli Milletvekili ve eski milli futbolcu Saffet Sancaklı basın mensuplarına açıklamada bulundu. Kulüplerin yüzde 80’inin neredeyse kapısına kilit vuracak noktaya geldiğinin altını çizen Sancaklı, “Bir daha da bu kulüpler devlete gelip, ‘Bize şunu verin bunu verin’ demelerine gerek kalmayacak bir sistem kuralım. Kanserli hastaya morfin verme devri bitti. Morfin falan yok” ifadelerini kullandı.
Türk spor tarihinin en önemli olaylarından birisini yaşadığını vurgulayan MHP Milletvekili Saffet Sancaklı, “Bütün kulüp başkanları, 64 federasyonun başkanı burada Türk sporunun ve Türk futbolunun problemlerini konuşup neler yapabileceğimizi, nasıl çözebileceğimizi bunlar ile ilgili neler yapılması gerektiği hakkında 3 gündür konuşuyoruz. Beni en çok sevindiren şu, bu çalıştay, usulen görüntü olsun diye yapılmış bir çalıştay değil. 3 gündür buradayız. Kulüp başkanları ve federasyon başkanları ‘Sorunlar belli. Bu sorunları nasıl çözebiliriz’ diye proje yapıp gelmişler. Bu görüntüye ve bu ortama çok sevindim. Bu çalıştay bittikten sonra Gençlik ve Spor Bakanı önderliğinde bakanlıkta bir rapor hazırlanacak. Problemler nedir bunların çözüm önerileri adı altında çalışma yapıldıktan sonra TBMM’ye bir rapor sunulacak. İnşallah meclis de bu kanunları çıkararak Türk sporunun önündeki problemleri bitirip çözüm önerilerini sunmuş olacak. Bu bize neyi getirecek? Yıllardır ‘Türk sporunda ve Türk futbolunda problemler var. Kulüpler battı. Ayakta kalacak kulüp kalmadı’ diye anlatıyoruz. İşte bu çalıştayın sonucunda buradan çıkacak rapordan sonra TBMM’de yapılacak kanunlarla artık Türk futbol kulüpleri ve federasyonları inşallah bir standartta kavuşup bir anayasası yazılıp öyle yönetilecek. Bu kanunları çıkarırsak kulüp başkanlarının ve yöneticilerinin kim olduğu bugünkü kadar önemli olmayacak çünkü sistem çalışacak” şeklinde konuştu.
5 yıldır milletvekili olduğunu hatırlatan Sancaklı, şu ifadeleri kullandı: "Çalıştaydan gerçekten çok umutlandım. 5 yıldır milletvekiliyim. Bugünleri görebilmek için büyük çabalar sarf ettim ve gördüm ki artık devlet kademesinin en yukarısından Sayın Cumhurbaşkanımızdan başlayarak herkesin haberi var bu olaydan ve bu işlerin düzelmesini istiyor. Çünkü spor dediğiniz şey siyaset üstü bir şeydir. Siyasi hiçbir şeyi karıştırmadan hiçbir parti ismi zikretmeden siyaset üstü bir olaydır spor. Bu çalıştayı düzenleyen Bakanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum. Şahsım adına eski bir milli sporcu olarak çok memnun olduğumu ve umutlandığımı, umutsuz olanların da umutlanmasını söylüyorum.”
Mustafa Cengiz ve Ali Koç arasında yaşanan gerginliğe değinen Saffet Sancaklı, "Bir kere burası devletin organizasyonunda bir yer. Hiç kimse, kimseyle kavga edemez ve belli sınırları aşamaz. Neticede Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni temsil ediyoruz. Fakat şöyle şeyler oldu. Kulüp başkanları ve hepimiz fikirleri açık açık söyledik. Zaten bu toplantının ana nedeni bu. Bu işlerin bu hale gelmesinde bir kişinin suçu yok ki. Kulüp yöneticilerinin, kulüp başkanlarının, federasyonların da, bakanlığın da, Saffet Sancaklı’nın da, seyircinin de, basının da var. Bunu bir kişinin üzerine atmak doğru değil. Burada tekrar ediyorum beni en mutlu eden şeylerden birisi masada herkes rahatlıkla konuştu. Notlar alındı. Devletin kayıtlarına girdi. Ufak tefek anlaşmazlıklar da oldu. Benim de hoşuma gitmeyen konuşmalar oldu. Başkalarının da benim konuşmalarım hoşuna gitmemiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük bir devlettir. Türk sporu büyük bir krizdedir. Bunu nasıl çıkaracağız? Bunun için gerekirse kavga da ederiz. Fakat benim bulunduğum salonda öyle söylenen bir kavga olmadı” diye konuştu.
Limit artırımı ile ilgili yorum yapan Sancaklı, "Ben olsam yüzde 1 bile limit sağlamam. Neden? Zaten batmışız biz. Şu anda hep bir şeye kilitleniyoruz. ‘Limit şu kadar mı olsun, bu kadar mı olsun’, ‘Yabancı 14 mü olsun, 10 mu olsun?’ Hayır arkadaşlar. Sistemi kuracağız ve her şey yoluna girecek. Bugün yüzde 30 limit aşımı verilmiş. Neye verilmiş? Zaten iflas etmişiz. Sonra yüzde 40 limit aşımı verelim sonra yüzde 30’a geri alalım. Olmaz. Kanunu bir kere koyacağız, tavizsiz bir şekilde herkese aynı uygulayacağız. Çünkü bu kulüpleri ayakta tutmak zorundayız. Büyük takımlar dediğimiz kulüplerin bugün 20-25’er milyon taraftarı var. Bu insanlar üzgün. Futboldan ve kulüplerden memnun değiller. Düşmanlık tohumları atılıyor. Artık insanlar birbirine rekabetten çok düşman olmaya başladı. O yüzden bunun önünü kesmek zorundayız. Devlet olarak bunun önünü kesip yolu açmamız lazım. Kişisel kavgaları bırakın. Kim doğru bir şey yapıyorsa doğru yaptı diyeceğiz. Yanlış yapan adama da alemi cihan olsa sen yanlış adamsın deyip onu bu ortamdan uzaklaştıracağız” dedi.
Kulüpler Yasası ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Sancaklı, şöyle konuştu: "Bundan 8 yıl önce Kulüpler Yasası'nı birileri yazmış. Ben de okudum, ufak tefek eksikleri var ama iyi niyetle yazılmış güzel bir çalışma. Yıllardır tutuyorlar bunu kenarda. Bir türlü meclise getirip çıkartmıyorlar. Bunun nedeni ise şu anda kulüpleri yöneten başkanlar ve yöneticiler sorumluluk almak istemiyor. Orada birçok madde var Kulüpler Birliği Yasası'nda. Bunun bir tanesini söyleyeyim, kulüp başkanları ve yöneticiler bulundukları dönemdeki borçlardan sorumludur. İşlerine gelmiyor. Bugün geliyor 10 milyon Dolar borçla alıyor kulübü, 5 sene yönetiyor 100 milyon dolar borç oluyor. ‘E ben gideyim artık yoruldum. Aileme vakit harcayım’ deyip çekip gidiyor. Ne oluyor aradaki 90 milyon Dolar? Sorumluluğu yok, bir şeyi yok. İşte bu yasa geldiği anda bunun gibi birçok madde ile artık kontrol altına alınacak kulüp başkanları ve yöneticiler. O yüzden işlerine gelmediği için bunu yıllarca çıkarttırmadılar. Ama ben geldiğimden bu yana bastırıyorum çıksın diye. Şimdi gelinen noktada çalışma başladı ve revize ediliyor. İnşallah TBMM’de o yasa çıkacak.”
Türkiye'de bir sorun olduğunda devletin müdahale etmesi gerektiğinin altını çizen Saffet Sancaklı, "Türkiye büyük bir devlet diyorum. Türkiye’de bir sorun varsa devletin müdahale etmesi lazım. Sporda ve futbolda var. Buna müdahale edilmesi lazım. Müdahale ederken dikkat etmek lazım. 2009 senesinde neredeyse kulüplerin bütün vergi borçları sıfırlandı. 2019-2020 sezonuna geldik. Kulüplerin yüzde 80’i neredeyse kapısına kilit vuracak noktaya geldi. O zaman sistem ve yöntem doğru değil. Geçenlerde vergi konusunda belli kulüp başkanları aradı. Bir delik düşünün, yukarıdan ne atarsan at o aşağıdan geri gidiyor. Biz bunu bu şekilde halledemeyiz. Kulüpler Birliği Yasası dahil olmak üzere sistemi bir kere kuracağız. Ankara bir kere karışacak. Sistemi kurup kenara çekilecek. Sonra yönetsinler o sistemde. Ama doğru sistemi. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanımıza gidip diyorlarki ‘Kulüpler bitti, vergileri şöyle yapalım, böyle yapalım.’ Devamlı yapıyor bunu devlet. Birkaç ay önce kulüplere yapılandırmalar da yapıldı. Ne oldu? Sadece ötelendi, çare bulunmadı ki. Kanserli hastaya morfin verme devri bitti. Morfin falan yok. İki saatliğine ağrısını kes ama kanserli hasta ölüyor. Ben bu yönde çok katıyım. Bir kere karışalım ve sistemi kuralım. Bir daha bu kulüplerin devlete gelip ‘Bize şunu verin, bunu verin’ demelerine gerek kalmayacak bir sistem kuralım" diyerek sözlerini noktaladı.