"Sağlık Çalışanlarına Yönelik Şiddet" Araştırması

Kahramanmaraş'ta lise öğrencilerinin gerçekleştirdiği "Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet" araştırması sonucunda, sözlü ve psikolojik şiddete en çok kadınların, fiziksel şiddete de erkeklerin maruz kaldığı belirlendi.

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetten etkilenen Çukurova Elektrik Anadolu Lisesi öğrencileri Sema Kaplan ve Gülcan Kamçı, danışman öğretmen İlbey Dölek eşliğinde, "Sağlık Çalışanlarına Yönelik Şiddetin Hekimler ve Diğer Sağlık Personeli Üzerindeki Etkisi" adlı TÜBİTAK projesi hazırladı.

Proje kapsamında, veri toplama, anket ve görüşme tekniklerinden yararlanarak kentteki özel ve kamu hastanelerini gezen öğrenciler, doktor ve sağlık personelleriyle görüştü.

Öğrencilerden Sema Kaplan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gerçekleştirdikleri çalışmayla, doktorlara ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti araştırdıklarını söyledi. Amaçlarının çalışanlara güvenli bir ortam sağlanmasına yönelik çalışmalara ışık tutmak olduğunu belirten Kaplan, araştırma çerçevesinde 154 doktor ve sağlık personeliyle görüştüklerini ifade etti.

-Sağlık çalışanları olumsuz etkileniyor-

Uyguladıkları anket sonuçlarına göre, sözlü ve psikolojik şiddete maruz kalanların çoğunluğunu kadın sağlık görevlilerinin oluşturduğunu vurgulayan Kaplan, "Fiziksel şiddete ise en çok erkekler maruz kalmıştır. Şiddet oranının en fazla olduğu bölüm polikliniklerdir. Çalışanların yüzde 83,8'i herhangi bir şiddet olayına en az bir kez tanık olmuştur" dedi.

Kaplan, araştırmada ayrıca yaşanan şiddetin, sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonunu olumsuz etkilediğinin ortaya çıktığını da ifade etti.

Danışman öğretmen İlbey Dölek de çalışmanın, doktorların ve sağlık görevlilerinin güvenli koşullarda çalışması ve olabilecek şiddet riskinin azaltılması açısından önem taşıdığını belirtti.

Şiddet sorununun çözümü için radikal kararlar alınması gerektiğini vurgulayan Dölek, hastanedeki koridorlara bu konuda halkı bilinçlendirecek dövizler yerleştirilmesini önerdi.

Dölek, sağlıkta şiddetin, toplumsal bilinçle sağlıklı ve kalıcı bir şekilde çözülebileceğini kaydetti.