Kamu ve özel sağlık kuruluşlarında çalışan personele yönelik suçlardan şüpheli olanlar, kolluk görevlilerince yakalanacak ve savcılığa sevk edilecek. Savcılık adli işlemleri yerine getirecek.
TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen, Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve KHK'lerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, üremeye yardımcı tedavi uygulamalarına ilişkin düzenlemeler içeriyor.
Kanuna göre, doğal yollarla çocuk sahibi olunamadığı veya tıbbi gereklilik bulunduğu hallerde, kadın veya erkeğin üreme hücrelerinin tıbbi yöntemlerle döllenmeye elverişli hale getirilmek ve vücut içinde veya dışında döllenmesini sağlamak suretiyle üreme hücreleri veya embriyo anne adayına uygulanabilecek. Bu yöntem sadece evli olan eşler arasında gerçekleştirilecek.
Bu tedavi uygulamaları, yalnızca Sağlık Bakanlığınca yetkilendirilmiş hekimler tarafından ve bakanlıkça ruhsatlandırılan üremeye yardımcı tedavi uygulama merkezlerinde yapılabilecek.
Eşlerden biri veya her ikisinden alınan üreme hücreleri ve bu hücrelerden elde edilen embriyonun, başka kişilere uygulanması yoluyla çocuk sahibi olmak ve taşıyıcı annelik yapmak yasak olacak. Başkasına ait üreme hücresi veya embriyonun kullanılması suretiyle donasyon işlemi yapılması ve bu amaçla üreme hücresi veya embriyo bağışlanması, satılması, bulundurulması, kullanılması, saklanması, taşınması, ithalatı, ihracatı ve bu işlemlere aracılık edilmesi de yasaklanacak.
ORGAN NAKLİ KİMLERDEN YAPILABİLECEK?
Canlıdan organ nakli; alıcının en az 2 yıldan beri evli olduğu eşi ile dördüncü dereceye kadar (dördüncü derece dahil) kan ve kayın hısımlarından yapılabilecek. Organ nakli gereken hastalığın evlilikten sonra teşhis edildiği durumlarda, eşlerin en az 2 yıllık evli olması şartı aranmayacak.
Organ nakli hizmeti sunan hastanelerin bulunduğu her ilde, Organ Nakli Değerlendirme Etik Komisyonu kurulacak.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne tahsis edilecek öğretim elemanı kadroları, temel bilimler hariç olmak üzere, birlikte kullanılan eğitim ve araştırma hastanesinin eğitim birimleri, ihtiyacı ve nitelikleri dikkate alınarak, Sağlık Bakanlığı'nın talebiyle, rektörün önerisi üzerine Mütevelli Heyeti tarafından il bazında belirlenecek ve öğretim üyesi atamaları bu kadrolara yapılacak.
Diş hekimlerinin birden fazla tabiplik görevi kabul etmeleri için Tabip Odası'ndan izin almalarına ilişkin düzenlemeler yürürlükten kaldırılacak.
Kanunla; Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık tesisleri ile üniversitelerin tıp ve diş hekimliği alanında lisans, uzmanlık eğitimi veren kurulların birlikte kullanımı hususunda uygulamada karşılaşılan problemlerin çözümüne yönelik düzenleme yapılıyor.
Buna göre, birlikte kullanıma konu sağlık tesisleri için birden fazla üniversiteyle protokol imzalanabilecek.
Tabipler devlet hizmeti yükümlülüklerine başlamadan veya yükümlülüğünü tamamlamadan ana dallarda uzmanlık eğitimi yapmak için asistanlık sınavına katılabilecek ve uzmanlık eğitimine başlayabilecek. Ancak yan dalda veya birden fazla uzmanlık dalında eğitim yapmak üzere asistanlık sınavına girebilmek için devlet hizmeti yükümlülüğünün tamamlanmasına 9 aydan daha az süre kalmış olması ve uzmanlık eğitimine başlanabilmesi için de devlet hizmeti yükümlülüğünün tamamlaması şart olacak.
SAĞLIKTA ŞİDDETİN ÖNLENMESİ
Kanunla; sağlık çalışanlarına karşı şiddetin önlenmesi amaçlanıyor.
Sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sebebiyle kasten işlenen suçlardan şüpheli olanlar, kolluk görevlilerince yakalanacak ve gerekli işlemleri yapılarak Cumhuriyet başsavcılığına sevk edilecek.
Cumhuriyet savcısı adli işlemleri yerine getirecek. Bu suçların soruşturmasında, kolluk tarafından müşteki, mağdur veya tanık olan sağlık personelinin ifadeleri iş yerlerinde alınacak. Bu hükümler, özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sebebiyle kasten işlenen suçlar hakkında da uygulanacak.
Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'na göre birlikte kullanım protokolü yapılmış sağlık tesislerinde çalışacak üniversite personeli ile maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde bu kanun kapsamında sözleşme yapılacak.
TÜTÜN ÜRÜNLERİ İÇİN KAPSAMLI DÜZENLEME
Televizyonda yayınlanan programlarda, filmlerde, dizilerde, müzik kliplerinde, reklam ve tanıtım filmlerinde, sinema ve tiyatrolarda gösterilen eserlerde, tütün ürünlerinin kullanılması ve görüntülerine yer verilmesi ya da internet, topluma açık olan sosyal medya veya benzeri ortamlarda ticari gaye ile veya reklam amacıyla tütün ürünleri kullanılamayacak, görüntülerine yer verilemeyecek.
Sağlık, eğitim ve öğretim, kültür ve spor hizmeti verilen yerlerde ve üniversite yerleşkelerinde tütün ürünlerinin satışı yapılamayacak.
Tütün ürünleri paketleri ile nargile şişelerinin üzerine, zararlarını belirten resimli ve Türkçe yazılı uyarı veya mesajların konulacağı alan, yüzde 65'den yüzde 85'e çıkarılacak.
Bütün tütün ürünlerinin üzerindeki yazı ve şekiller aynı olacak.
Türkiye'de üretilen veya ithal edilen tütün ürünleri; markanın yazım şekli, yazı karakteri, punto boyutu, paket üzerindeki konumu, paketlerin rengi, diğer yazı, ibare ve şekiller dahil olmak üzere, aynı şekilde tasarlanan düz ve standart paket biçiminde piyasaya arz edilecek.
SİGARA PAKETLERİNİN ÜZERİNDE MARKANIN LOGOSU OLMAYACAK
Marka, paketin sadece bir yüzeyine ve bu yüzeyin yüzde 5'ini aşmayacak şekilde yazılacak. Paketlerin üzerine markanın logosu, simgesi veya sair işaretleri konulamayacak. Bu kurallar, birden fazla paketi bir arada bulunduran tütün ürünleri kutuları için de geçerli olacak.
Tek tip olarak tasarlanan sigara paketleri ile ilgili hususlar, Sağlık Bakanlığı'nın uygun görüşü alınarak Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelikle düzenlenecek.
Bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce Türkiye'de üretilen veya ithal edilen tütün ürünleri, 7 ay içinde, Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi Ve Kontrolü Hakkında Kanun'un kuralları ve yasakları düzenleyen maddesine uygun hale getirilecek. Bu süre Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 6 aya kadar uzatılabilecek.