Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Konseyi (CEMR) tarafından yeni tip korona virüs (COVID-19) Salgınının sonuçlarının değerlendirilmesi ve tecrübe paylaşımı için düzenlenen toplantıya katıldı.
Fatma Şahin, salgın sürecinde Türkiye’nin başarısının, sürece insani yönden bakarak yönetmesi olduğunu vurgulayarak, bu yöntemin bütün Dünya’da kullanılması gerektiğini belirtti.
Büyükşehir Belediye ve TBB Başkanı Fatma Şahin, CEMR tarafından düzenlenen “Avrupa Belediyeleri’nin Karşılaştığı COVID-19 Krizi ve Sonuçları” toplantısına telekonferans yöntemiyle katıldı. Tecrübelerin paylaşıldığı toplantıda Şahin’in yanı sıra konuşmacı olarak İngiltere Belediyeler Birliği Başkanı Cllr James Jamieson, Sceaux Belediye Başkanı Philippe Laurent ve Selanik Belediye Başkanı Konstantinos Zervas katıldı. Toplantıda salgın sürecinde yaşanan zorluklar ve hizmet anlayışında yapılan değişikliklere değinilirken Şahin, Gaziantep ve Türkiye’deki yapılan başarılı çalışmalardan bahsetti. Şahin, Türkiye’nin yerel ve merkezde süreci nasıl yönettiğini detaylandırarak, “İnsani bakışla biz bu süreci yönettiğimiz için başarılı çıktık. Bu şehirde ve ülkede kullanılan yöntemin bütün Dünya’da kullanılması gerektiğini görüyoruz” dedi.
“Kamu ve özelde bütün talebi hızlı bir şekilde karşıladık”
Telekonferansta Türkiye’nin pandemi sürecinde pozitif ayrışmasında güçlü liderlik, sağlık sistemi ve altyapısı, merkez ile yerel arasındaki koordinasyon, dayanışma gibi konulardaki yönettiği kararlı politikalardan bahsederek, “ Küresel bir sorunla karşı karşıya kalınca ulusa bir mücadele başlattık. Dünya sağlık örgütü pandemi ilan ettiği anda ülkemizde bilim kurulu kurulmuş, sağlık bakanlığımızın başkanlığında bilim kurulunda çıkan raporlar genelgelere, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve ilgili bütün bakanlarımız aracılığıyla dönüştürüldü. Dolayısıyla Türkiye’nin bu süreçte pozitif ayrışması sağlanarak hem ölüm, hem vaka sayısında Dünya ortalamasının çok altında olmuştur. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak bizim 14 kuralı halkımıza çok iyi öğretilmesi, şehrin dezenfektesi, sosyal yardımların sistemli bir şekilde verilmesi gibi konularda yoğunlaştık. İnsanı merkeze alarak sosyal devlet konularında güçlü çalışmalar yapıldı. Şehrimizde ve ülkemizde bu süreçte ‘Benim yardıma ihtiyacım var’ diyen her vatandaşa ulaşıldı. Koruyucu önleyici tedbir dedik ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi maske üretti. Şehir ayrıca büyük bir kumaş üretim yeri. Kumaşa rahat ulaşınca hızlı bir şekilde maske ürettik. 15 milyon maskeyi vatandaşımıza hızlıca dağıttık. Ateşölçerlerle risk olan heryerde halkımızın ateşini ölçtük ve yüksek ateşi olanları sağlık sistemine yönlendirdik. Toplu taşımalarda sosyal mesafe, koltuk boşaltma, yüzde 50 kapasiteye düşme gibi önemli kararlar aldık. Kamu ve özelde bütün talebi hızlı bir şekilde karşıladık” şeklinde konuştu.
Süreçte “Akıllı şehirler” in öneminin arttığının altını çizen Şahin, “Vatandaşların belediyeye gelmeden hizmet almasını sağlaması için kurulan interaktif bir modelle nereden bize ulaşırsa ulaşsın vatandaşa interaktif vereceğimiz bir dijital altyapıyı oluşturduk. Belediye bünyesinde bütün çalışmalarımızı sanal ortamda eve taşıdık. ‘Evde Hayat Var’ sloganıyla bir kadının, bir çocuğun, bir ailenin sosyal neye ihtiyacı varsa hepsini sanal ortamda evlere taşıdık. Halkımızın evde kaldığı süreçte daha fazla kitap okumasını, daha fazla belediye bünyesindeki atölyelerden yararlanmasını sağlayacak önemli çalışmaların altyapısını oluşturduk. Yeni dünyada artık güçlü devlet tanımının değiştiğini, yalnızca kişi başına düşen milli gelirin yetmediğini, sağlıklı kentler kurulması, tedarik zincirinin güçlü oluşturmanın ve gıda güvenliğini temin edilmesi gerektiğini gösteren, bizim açımızdan bizim en kuvvetli olduğumuz noktaları gösteren bir zaman oldu. Aslında Birleşmiş Milletler’in ekonomik kalkınma ile birlikte insani ve çevresel kalkınmanın ne anlama geldiğini pandemi sürecinde gördük. Yeni normalde hem şehrin buradan ekonomik olarak üretimin sağlıklı bir şekilde devam etmesi gerekiyor. Kültür ve turizm şehriyiz. Antik kentlerimiz var, gastronomide lezzetin başkentiyiz. Bu güçlü tarafımızı devam ettirmek için eğitim ve sertifika programlarına başladık. Bunun sonunda bir kampanyaya dönüştürdük. Hem sağlıklı bir şekilde yaşamımızı devam ettirmeye, hem de ekonomimizi güçlü tutacak her türlü tedbiri alıyoruz. Yerel yönetimlerin yaptığı bu çalışmalar Türkiye’de ki yerel yönetimlerin ne kadar güçlü olduğu, ne kadar doğru şekilde işine baktığı ve buradan halkımızın bundan ne kadar memnuniyet duyduğunu gösterdi” ifadelerini kullandı.
“Çevreyi ve insanı korumamız gerekiyor”
Diğer ülke belediyeleri ile beraber daha çok bir araya gelinmesi gerektiğini anlatan Şahin, “Buradan çıkan sonuçla Avrupa Birliği ve belediyeler birliğinden ortak sorunlarımıza ortak çözümler bulma konusunda iradeyi sağlama ve yerel yönetimlerin bu büyük sorunla baş ederken yeni projelerin ortaya çıkması lazım. Çevresel, toprak ve gıda projelerinin daha da güçlenmesi gerektiğini görüyoruz. İşin özü, toprağımızı, suyumuzu, havamızı, tabiatı, çevreyi ve insanı korumamız gerekiyor. İnsani bakışla biz bu süreci yönettiğimiz için başarılı çıktık. Bu şehirde ve ülkede kullanılan yöntemin bütün Dünya’da kullanılması gerektiğini görüyoruz. Bütün tecrübelerimizi paylaşmaya hazırız” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz