Sahte İçki Davası

Antalya’nın Kemer ilçesinde, Alman üç öğrencinin ölümü, 4’ünün zehirlenmesi ile sonuçlanan sahte içki davasında verilen kararın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından tekrar başlatılan yargılamada karar şirketler arasında ticari defterlerin incelenmesi için ertelendi.

Antalya’nın Kemer ilçesinde 3 Alman öğrencinin ölümü, 4’ünün zehirlenmesi ile sonuçlanan sahte içki davasının Yargıtay’ın kararı bozmasından sonraki ikinci duruşma Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Davaya, tutuklu sanıklar Cengiz E. ve Halil İbrahim E ile Alman gençlerin avukatı Deniz Yıldırım katıldı.

Mahkeme Başkanı Mehmet Kesme’nin yönettiği dava, Cengiz E. ve Halil İbrahim E ile otel yöneticisine ait şirketler arasındaki ticari defterlerin incelenmesi için 21 Şubat 2013 tarihine ertelendi.

Dava sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan avukat Deniz Yıldırım, şöyle konuştu: “Yargıtay kısmen bozma kararı vardı. Yerel mahkeme de buna uymaya karar verdi. Ancak bizim yargılamanın genişletilmesine ilişkin bazı taleplerimiz var. O karşılanmadı. Sadece iki şirketin ilişkileri, oteli işleten şirket ve sahte içki satan şirket arasındaki ilişkinin tespiti için rapor alınmasına karar verildi. Oysa bu içki kaçakçıları şirketi kurmadan önce de içki üretip olayın olduğu otele ve başka otellere pazarlıyorlardı. Biz onların araştırılması yönünde bir rapor istedik, bugün o yönde bir karar verilmedi, bakalım önümüzdeki buluşmalarda başka gelişmeler de olabilir, takdir mahkemenindir.”

Müvekkiller adına tazminat davası açtıklarını belirten Avukat Yıldırım, talebin kısmen kabul edildiğini ancak ödeme konusunda sıkıntılar yaşandığını bildirdi. Avukat Yıldırım, idareye birkaç tazminat davaları açtıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Müvekkillerimiz adına. Talebimiz kısmen de kabul edildi. Fakat ödeme konusunda sıkıntı var. İdareye haciz de yapamıyoruz. Bu durum müvekkillerimizi de çok üzüyor. En azından hataların kabul edilmesinin nişanesi olarak cüzi tazminatların ödenmesini bekliyorlardı. Bu konuda biraz üzgünler. Aslında beklediğimiz bir miktar değildi, altındaydı. Bunun ödenmesi müvekkillerimizi ruhsal olarak rahatlatırdı. Ödenmemesi biraz şaşırttı. Umuyoruz önümüzdeki dönemde değişiklik olur”

OLAY

Tatillerini geçirmek için 2009 yılının Mart ayında Almanya’da yüksek okulda öğrenim gören 11 kişilik grup Kemer'e geldi.

Kemer ilçesinde bir oteldeyken 7’si komada olan öğrencilerden Rafael Neca (22) otel odasında, Jean Pieri Follkevth (18) ile Jean Lange (20) ise özel uçakla götürüldükleri Almanya’daki bir hastanede yaşamını yitirmişti.

Sahte içki üretimi yaparak olayın yaşandığı otele sattığı iddia edilen şirketin ortağı ve yöneticilerinden Cengiz E ve kardeşi Halil İbrahim E'ye 'olası kastla birden fazla kişinin ölümüne sebep olmak' suçundan 3'er defa 16'şar yıl 8'er ay hapis cezası veren mahkeme, 'olası kastla birden fazla kişinin yaralanmasına sebep olmak' suçundan da 4'er kez 2'şer yıl 6'şar ay hapis cezası uygun gördü. Cengiz E ve kardeşi, 4733 Sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevlileri Hakkında Kanuna Muhalefet suçundan da 1'er yıl 8'er ay hapis cezasına ve 2 bin TL de adli para cezasına çarptırıldı. İki kardeş toplam 61'er yıl 8'er ay hapis cezası aldı.

Tutuksuz sanıklardan otelin satın alma müdürü Vedat K ve otelin yiyecek içecek sorumlusu Taşkın H, 'belirli bir meslek veya sanatın gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla bilinçli taksirle 3 kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına' neden oldukları gerekçesiyle 5'er yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanıklar Cengiz E. ve Halil İbrahim E’ye Jean Pierri Folkerts’i olası kastla öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden yerel mahkemenin kararını bozdu. Kararda, sanıkların olası kastla çocuğu öldürme suçunu oluşturduğunun gözetilmediğine dikkat çeken Yargıtay, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının da olası kasıt nedeniyle müebbet hapis cezasına indirilmesine karar verdi.