Sakarya Nehri Üzerine Kurulacak Hidroelektrik Santrali

Bilecik'e bağlı Deresakarı köyü çiftçisi, Sakarya Nehri üzerine kurulacak hidroelektrik santralinin arazilerindeki kuyulara zarar verdiğini iddia etti. Deresakarı köyü çiftçisi, kurulacak hidroelektrik santralinin arazilerindeki kuyulara zarar verdiği iddiasıyla köy meydanında toplanarak, traktör ve diğer araçlarla Sakarya Nehri kenarına geldi. Burada basın açıklaması yapan Muhtar İsmail Çam, köylerinin ve Demirhanlar köyü Gemici Mahallesi sınırları içerisinde hidroelektrik santralinin yapıldığını ve çiftçilerin bundan mağdur duruma düştüğünü savundu. Elektrik santrali yapılmasına karşı olmadıklarını ifade eden Çam, "Hidroelektrik santrali devlete ve millete yararı olacak bir hizmet. Ne var ki, Sakarya Nehri yatağını devamlı aşağıya indiriyorlar. Çiftçilerin bahçelerindeki ve arazilerindeki su pompalarındaki sular çekildi. Çiftçi ürününü sulayamaz duruma geldi. Büyüklerimizden ve yetkili makamlardan çözüm üretilmesini istiyoruz" dedi. TEMA Vakfı Bilecik Temsilcisi Ferruh Erdoğan da vakıf olarak mayısta bölgede inceleme yaptıklarını ve TBMM'ye soru önergesi olarak sunulmasını sağladıklarını anlatarak, 8 Haziran'da da Bilecik Valiliğine dilekçeyle müracaat ettiğini belirtti. Proje devamının Sakarya vadisinin önemli bir bölümüne zamanla zarar vereceğini düşündüklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti: "HES'lerin, verimli çalışması amaçlanmaktadır ve yeşil enerji elde edilmesi ulusal ekonomi için gereklidir. Ancak yeşil vadi, Sakarya Nehri'nin başka su kaynağı yoktur. Vadinin sathi yeraltı su taşıyıcı tabakaları boşaltılmaktadır. Vadideki arazilere Sakarya Nehri üzerinden su alınması mümkün değildir. Projenin uygulanmasına izin veren kuruluşların konuyu bir daha ele almasını, ileride telafisi mümkün olmayan yerel ve ulusal zararlara meydan verilmemesini, köylü üreticinin önemli ekonomik kaybının ve çaresizliği olacaktır. Bu vadiyi kimse yaratamaz. Asıl altın madeni bu vadinin altındaki topraklardır. Bu topraklar 3 bin yıldan beri ekiliyor ve ekilecektir. Başka yolu yok." Deresakarı köyü tarafından köprüden Demirhanlar köyü bölgesine geçen çiftçi kadın ve erkekler, çeşitli sloganlar atarak, "Bizim çocuklarımız ne olacak? Bir köy değil, iki köy değil, birçok köy çiftçilikle geçiniyor. Allah bize sudan vermiş. Bizim başka geçim kaynağımız yok. Susuzluktan ürettiğimiz ürünler kuruyor. Bizim suyumuza dokunmasınlar. Başka yerlerdeki suların hepsini alsınlar. Meyvelerimiz kurumaya başladı. Biz böyle olacağını bilmiyorduk. Karpuzlarımız susuzluktan yanıyor. Kuyuyu çalıştırıyoruz, 10 dakika sürüyor sonra kesiliyor. En azından bundan sonra Sakarya Nehri ile oynanmasını istemiyoruz" İfadelerinde bulundular. Hidroelektrik Santrali şantiye şefi Ali Dilmaç da saniyede 13,05 megawat gücünde hidroelektrik santrali yaptıklarını, düşüğü yakalamak için, DSİ, Bilecik İl Özel İdarenin ve kuruluşlarının verdiği belli bir kodun olduğunu bildirdi. Kendilerinin kodu uygulamak zorunda olduklarını ifade eden Dilmaç, şunları kaydetti: "Şu anda köylülerin iddia ettiği, kuyu suyunda 8 metre düşürme şansımız yok ve kesinlikle böyle bir şey yapmadık. Sadece 1,5 ve 2 metre kuyu suyunda tarama yaptık. Suyun olmamasının sebebi de önümüzde 3 gövde barajı var. Onlardan dolayı bu yıl su yok. Zaten kendiliğinden düşüyor su seviyesi ve kodu tamamıyla aşağıya düşüyor. Bizim su seviyesini 1,5 metre aşağıya indirmemiz, bir de su seviyesinin düşük olmasından dolayı köylüler, ortaya öyle bir iddia attılar. Bizim kesinlikle şu anda elimizde mevcut projelerimiz, kodlarımız var. Projeye hiç başlanmadan önceki kodlarımız da var. Şu anda tarama yaptığımız kodlarımız da var. İkisinin karşılaştırmasını yapabiliriz. Eğer 8 metre varsa, ben bir şey diyemem. Şu anda 1,5 ve 2 metre yer yer belki köprüden öbür tarafa doğru 3 metre indirdiğimiz yerler vardır." Jandarmanın güvenlik önlemleri aldığı ve MHP Bilecik İl Başkanı Hüseyin Köymen ile CHP temsilcilerinin destek verdiği protestonun ardından köylüler dağlıdı.