Gazi maaşı bağlanması için SGK’ya yaptığı başvurudan sonuç alamayan Çolak, İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Ancak mevzuat, “Engelli hale gelmeyene” maaş bağlanmasına izin vermediği için Çolak, ya maaştan vazgeçecek ya da ameliyat olarak sakat kalmayı göze alacak.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Çolak vatani görevini yaparken, 1994 yılında Van’ın Seydi Tepe bölgesinde, PKK mensuplarıyla girdiği çatışmada ağır yaralandı. Çatışmada Çolak’ın vücuduna çok sayıda şarapnel parçası isabet etti. Çolak, yıllarca tedavi görmesine rağmen “Sakat kalma riski” olduğu için vücudundaki şarapnel parçaları çıkartılamadı. Etismesgut Askeri Hastanesi’nin verdiği raporda Çolak’ın “sağ ayağında, çene altında ve omzunda şarapnel” parçaları bulunduğu tespit edildi.
MR ÇEKTİREMİYOR
Doktorlar, şarapnel parçalarının çıkarılması halinde sakat kalma riski bulunduğu için Çolak’ı ameliyat edemiyorlar. Çolak’ın, beynindeki rahatsızlık ve bel fıtığı gibi hastalıklarının tedavisi de vücutta bulunan şarapnel parçaları nedeniyle MR çektiremediği için yapılamıyor. Güçlükle hayatını sürdürmeye çalışan Çolak, avukatı İsmail Kılıç aracılığıyla “gazi sayılarak kendisine maaş ödenmesi” için Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) başvurdu. Başvuruda özetle şöyle denildi:
GAZİ SAYILSIN
“Müvekkil şarapnel parçalarının vücudunda olması nedeniyle hiçbir şekilde tomografi ve MR çektirmemektedir. Bu durum da söz konusu bu hastalıkların tedavisini, yeterli tetkik yapılamadığı için imkansız hale getirmektedir. Müvekkil uzun yıllardır terör eylemlerine muhatap olan bir bölgede askerlik görevini yerine getirirken terörle mücadele kapsamında ifade edilen bir görev kapsamında yararlanmıştır. Bu durum müvekkilin tehlikeli bir kamu hizmeti olan askerlik görevin yerine getirirken 3713 sayılı yasa kapsamında (Terörle Mücadele Kanunu) yaralandığını ve gazi olduğunu ortaya koymaktadır. Kendisinin vazife malulü ve malulü gazi olduğunun kabulü ile ve bu kapsamda vazife malullüğü maaşının bağlanmasını talep ederiz.”
SAKAT KALMAZSAN MAAŞ YOK
Ancak SGK, başvuruya yasal süre içinde yanıt vermedi. Bunu “zımmi ret” sayan Çolak’ın avukatı Kılıç, işlemin iptali için Ankara İdare Mahkemesine dava açtı. Dava dilekçesinde, Çolak’ın 3713 sayılı yasa kapsamında vazife malulü olduğunun kabul edilmemesi işleminin iptali istenildi.
Kılıç, “Yaşanan bu olay nedeniyle gerek Türk Silahlı Kuvvetleri gerekse devletin diğer yetkili organların müvekkili bu şekilde yaşamaya mahkum ederek bir anlamda ölümüne davetiye çıkarmışlardır. Adaletin tecelli etmesini bekliyoruz. Müvekkilim engelli hale gelmediği için gazi sayılmıyor. Sağlık sorunlarından kurtulması, tedavi olabilmesi için sakatlık riskini göze alıp ameliyat olmak zorunda. Önüne zor tercih konuluyor. Ya gazilik maaşından vazgeçecek ya da ameliyat olup sakat kalma riskini göze alacak” dedi.
FELÇ KALIRSIN DEDİLER
Hürriyet’e konuşan Çolak ise doktorların vücudunda bulunan şarapnel parçalarının çıkarılması halinde sağ tarafının felç kalma ihtimali bulunduğunu kendisine bildirdiğini anlatarak, şunları söyledi:
“Vücudumda bulunan şarapnel parçaları, ortaya çıkan sağlık sorunlarımı tedavi etmeme engel oluyor. Geçen yıl bir görme kaybı yaşadım. Doktor tomografi istedi ama şarapneller yüzünden çektiremedim. Bel fıtığı sorunum da aynı gerekçeyle tedavi edilemiyor. Sağlık sorunlarım günlük hayatımı olumsuz etkiliyor. Uzun yol yürüyemiyorum. Çene kemiğimdeki şarapnel yüzünden ağzımda diş kalmadı. Omzumda bulunan şarapnel parçası koltuk altında. Doktorlar, ‘bunu çıkarırsak, en ufak bir bıçak değerse, sağ tarafın felç kalır’ dediler.
İLLAKİ SAKAT MI KALAYIM
Evliyim, bir kızım var, temizlik görevlisi olarak çalışıyorum. Askerden döndükten sonra,Genelkurmay’a giderek iş istedim. Bana, ‘sağlamsın, kolun kopmamış, gözün çıkmamış sana iş veremeyiz’ dediler. Gazi sayılmak için SGK’ya başvurdum, kabul edilmedi. Görünürde engelli değilim ama sağlık sorunlarım engelli gibi yaşamama neden oluyor. Askerde trafik kazasında yaralananlara gazilik maaşı bağlanıyor. Ben defalarca çatışmaya girdim, bu hale geldim. İlla ki sakat mı kalayım. Bu uygulama bana reva mı?”
ENGELLİ ŞARTI
Başta 3713 sayılı yasa olmak üzere birçok düzenlemede, bir kişinin gazi olarak sayılabilmesi için sakatlanması, “engelli” hale gelmesi gerekiyor. Terörle Mücadele Kanunda “Malul olanlarla aylığa müstehak dul ve yetimlere yardım” maddesinde şöyle deniliyor:
Madde 21 – (…)(2) kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, engelli hâle gelen, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanır.”