İşlenmiş yiyecekler, hızlı yemekler, hareketsiz yaşam gibi nedenler milyonlarca insanın sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Sağlıklı olmak, kendine bakmak beslenme ve egzersizden geçiyor. Düzgün beslenilmediği ve zararlı besinlerin tüketilmeye devam edildiği takdirde iç hastalıklar baş gösteriyor. Ayrıca bu besinler vücudu yaşlandırıyor, obeziteye neden oluyor.
Fast food, kızarmış yağlar, margarin, konserve gibi besinlerde trans yağ bulunur. Trans yağlar yalnızca kalp hastalığı riskini artırmaz, damarları da sertleştirir. Bu durum kan akışını zayıflatır ve erken yaşlanmaya neden olur.
Sağlığın bir diğer düşmanı ise şekerdir. Şeker tüketmek kilo almaya, kırışıklıkların artmasına, cildin solmasına ve sarkmasına neden olur. Şekeri, çay veya kahve tüketirken yavaş yavaş azaltarak hayatınızdan çıkarmaya başlayabilirsiniz.
Vücudun ödem tutmasına neden olan tuz hücreleri küçültüyor ve susuzluğa neden oluyor. Vücut susuz kaldığında ise cilt kırışıyor ve erken yaşlanıyor.
Sosis, pastırma ve şarküteri etlerde koruyucu madde oranı yüksektir. İşlenmiş etler dehidrasyona neden olur ve iltihaplanmayı tetikler, vücuttaki C vitamini miktarını düşürür.
Yüksek yağlarda kızaran patatesler serbest radikalleri, serbest bırakır bu da ciltte hücresel hasara yol açar. Patatesi daha sağlıklı bir şekilde tüketmek istiyorsanız haşlamayı ya da fırında pişirmeyi deneyin.
Vücudu susuz bırakan kafein cildi kurutuyor ve nem eksikliğine yol açıyor. Bu durumun önüne geçmek için tükettiğiniz her bardak için bir bardak su içebilirsiniz.