Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Başkan Vekili Cemil Başpınar, "Dünya mülkiyet göstergeleri raporunun sonuncusuna göre Türkiye, patent başvurularında dünyada 14'üncü, marka başvurularında 7'nci, tasarım başvurularında ise 4'üncü sırada yer alıyor." dedi.
Başpınar, TÜRKPATENT ile Ondokuz Mayıs Üniversitesince (OMÜ) Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Patent Farkındalık Çalıştayı"nın açılışında, fikri mülkiyet haklarının Türk Patent ve Marka Kurumunun ana faaliyet alanını oluşturduğunu söyledi.
TÜRKPATENT'in tescil ve patent konusunda Avrupa'nın en fazla başvuru alan kurumu olduğuna işaret eden Başpınar, Türkiye'nin genel fikri mülkiyet farkındalık seviyesinin yükseltilmesi ve bu alanda faaliyet gösteren aktörlerin niteliklerinin artırılması gerektiğini belirtti.
Başpınar, şöyle devam etti:
"Fikri mülkiyet haklarının oluşturulmasından, üretilmesinden korunmasına, tescilinden uygulanmasına, ticarileştirilmesine kadar birçok farklı boyutu olan farklı aktörlerin, kişilerin, kuruluşların etkileşim içinde olduğu bir alanda çalışıyoruz. Dünya mülkiyet göstergeleri raporunun sonuncusuna göre Türkiye, patent başvurularında dünyada 14'üncü, marka başvurularında 7'nci, tasarım başvurularında ise 4'üncü sırada yer alıyor. Bu veriler bir yanıyla Türkiye'nin yenilikçi üretim yapısındaki gelişimine işaret ediyor. Diğer yanıyla da Türkiye'nin fikri portföyünün yıldan yıla arttığını gösteriyor."
Başpınar, Türkiye'nin 2021 yılında 8 bin 500 yerli patent, 190 bine ulaşan marka ve 69 bini aşan tasarım başvurusuyla Avrupa'nın ve dünyanın en aktif ülkelerinden biri olduğunu dile getirdi.
- "Üniversite olarak patentlerimizin sanayiye yansımalarını görüyoruz"
OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal da üniversite olarak patent ve marka çalışmaları konusunda son yıllarda önemli adımlar attıklarını ifade etti.
Yapılan her işe odaklanılması gerektiğini belirten Ünal, "Ülkelerin gelişmişlik düzeyi bilgiye ve teknolojiye sahip olma, onu kullanma ve geliştirme yeteneklerine göre ölçülmektedir. Bu yeteneklere sahip olan ülkeler, rakiplerinden bir adım önde giderek başarılı olmaktadır. Bunu sağlamanın yolu da Ar-Ge ve yenilikçilik faaliyetlerinden geçmektedir." diye konuştu.
Teknolojik yeniliklerin korunmasını sağlayan patent sisteminin sürdürülebilir kalkınmanın da önemli unsurlarından biri olduğunu vurgulayan Ünal, şunları kaydetti:
"İnsan aradığını, ilgi duyduğunu, beklediğini görür. Bunun dışında olanı görebilmesi için bir başkasının kılavuz olmasına ihtiyaç vardır. İnsan yaptığı işe odaklanmalı. Patent, sadece üniversitelerde araştırmacıların geliştirebileceği bir şey değildir. Bunun lise düzeyine, sanayiye indirgenmesi gerekiyor. Bir düşüncenin oluşturulması gerekiyor. Oluşan düşüncenin projeye, projenin uygulanmaya dönüşmesi ve bunun kayıt altına alınarak ticarileşmesi gerekiyor. Bu kapsamda üniversite olarak patent başvurularında önemli konuma geldik. Üniversite olarak patentlerimizin sanayiye yansımalarını görüyoruz ve bunları önemsiyoruz."
Çalıştay kapsamında 2017 ile 2021 yılları arasında Samsun'da patent, faydalı model, marka ve tasarım alanında en fazla başvuru yapan kurumlara belgeleri verildi. Ardından OMÜ'de patent alan bir ürünün üretimini üstlenen özel bir şirketle protokol imzalandı.
Çalıştayda, sanayide, yükseköğrenim kurumlarında ve liselerde patent farkındalığının artırılmasına yönelik değerlendirmeler yapıldı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz