Sanayici Yıldız Müsiad Üyeleriyle Tecrübelerini Paylaştı

MÜSİAD İnegöl Şubesi’nin geleneksel olarak düzenlediği tecrübe paylaşımı programının bu ayki konuğu Starwood Yönetim Kurulu Başkanı hayırsever iş adamı Mehmet Yıldız oldu.“İnegöl mobilyası bugün nerede, yarın nerede olacak?” adlı programın konuğu olan Yıldız, iş adamlarıyla tecrübelerini paylaştı. 1980 yılında İnegöl’e geldiğini anlatan Mehmet Yıldız, "Starwood olarak vergimizi İnegöl’e veriyoruz. Zekatımızın yüzde 90’ını da İnegöl’e veriyoruz. Hayrımızın çoğunu İnegöl’e yapıyoruz. İşte bu bizim paylaşma anlayışımız. Ben yıllar önce söyledim, İnegöl mobilyada Türkiye’de bir tane. Bu sizlerin sayesinde oldu. İnegöl’ün tanınmasına büyük faydanız var. Türkiye’nin bugünkü ihracatının en yüksek olduğu yer Almanya. Oraya giden her malı, arkadaşlarımız Türk malı diye tercihen alıyor. Neden biz İnegöl olarak Almanya’da varlık göstermiyoruz? Boytaş, Almanya’da ne kadar ciro yapıyor ve hangi fiyatlarla verdiğini araştırın. Ben tahmin ediyorum ki, sizin malınız Boytaş’tan aşağı değil, fiyatınız da yüksek değil. Ama o reklam yaptı oraya girdi, siz kendi aranızda birlik kurup Almanya’da başarıya ulaşırsanız, bu kalitenizden diğer Türk vatandaşlarının olduğu büyük ülkelerde de aynı potansiyeli sağlarsınız. Geçtiğimiz yıllarda sizlere ihracat yaparsanız, yolunuz açık demiştim. Yine aynı şeyi diyorum. İç pazardaki zaten sizin müşteriniz. Ama sizin olmayan müşterileri portföyünüze koyarsanız o sizin için ekstre olacaktır. Mobilya sektöründe ülkemiz ve bizim için kurtuluşun çıkış yolu ihracattır” dedi."MİLLETVEKİLİ HÜSEYİN ŞAHİN SAYESİNDE BAŞARABİLDİK"Eşi adına Karalar köyü bölgesinde yaptırdığı Hacı Sevim Yıldız Mesleki Eğitim Kampusu ile alakalı değerlendirmelerde bulunan Yıldız, “Biz bu okulu sanayimizin eleman sıkıntısı için yaptık. Sizin bugün yaşadığınız sıkıntıyı biz yıllar önce gördük. Bu sıkıntının üstesinden gelebilmek için kendi imkanlarımızla, Allah rızası için bu kampusu inşa etmeye karar verdik. Keşke bu yolda önümüze bu kadar engeller çıkmasaydı, okulumuzu yıllar önce eğitime başlatsaydık, şimdiye kadar mezun olanlar olurdu. Bugün, bu okulun bu hale gelmesini, maddisi bizden oldu, ama manevisi şehrimizin Milletvekili Hüseyin Şahin beyin düşüncesiyle ve felsefesiyle başarabildik. Bize hizmet eden şahsın neler çektiğini, kimlerle karşı karşıya geldiğini, bizim işimizi gördü diye kimlerden tokat yediğini gayet iyi biliyorum. Bize yardım etti, bu okulu bitirdi diye belki tekrar seçilemeyecek. Tek sebebi de biz olduk. Okulu bıraktığım zaman ben sağlığımdan olup yürüyemez hale geldim. Fabrikanın doktoru 3 gün beni inceledi ve sonra dedi ki ‘Senin hiç bir şeyin yok. Sen kafandakini atmalısın.’ Benim kafamdaki okuldu. Param var bitirmek istiyorum, bitiremiyordum. Ama Allah razı olsun, Hüseyin Şahin sayesinde bitirdik. Birisi hayır yapıyor, birisi de bu hayrın devamını sağlamak için özel gayret sarf ediyor. Hayır yapan dayak yiyor, hem de manevi destek veren dayak yiyor. Biz Yıldız ve Starwood ailesi olarak kendisine çok teşekkür ediyoruz. Diyeceksiniz ki, bu partinin adamı. Doğru, ben de bu partinin adamıyım. Ama bu partiden yediğim dayak kadar kimseden dayak yemedim. Birçok kimse bu okulun olmaması için uğraştı. Hüseyin kardeşimiz de olması için uğraştı. Şimdi elimizde böyle bir imkan var. Bu okulda eğitim gören çocukların bir kısmı, ilerde sizlerin yanınızda çalışacak. Ama ana gayemiz mobilya sektörü” diye konuştu."ÖĞRENCİLERE BURS DA VERECEĞİZ"Bu okulu yaptırmakla kalmayıp, okulun bir an evvel canlanması için öğrencilere burs vermeye karar verdiklerinin altını çizen hayırsever sanayici Mehmet Yıldız, “Biz her çocuğa 12 ay burs vereceğiz. Her öğrenciye 100 TL düşünüyoruz. Çocukken rahmetli dedemin manifatura dükkanında çalışıyordum. Ben dedemin en küçük torunuydum. Dedem beni çok çalıştırıyordu. Bir gün rahmetli anneme, ‘Ben dedemin en küçük torunuyum, ama en çok beni çalıştırıyor’ dedim. Bugün dedeme çok kızıyorum, neden beni daha da çok çalıştırmadı diye. Yorulmak, pes etmek lügatim yok” şeklinde konuştu.Kampusun hikayesini anlatan Yıldız, “Ali Begiç vardı. Ona durumu anlattım. Dedim ki, 'Siz eğer Endüstri Meslek Lisesini büyük çapta düşünürseniz, ben size yardım ederim'. 'Talebe bulamayız' dedi. Benim hiç sevmediğim üniversite mezunudur. Bir üniversite öğrencisinin aileye maliyetini düşünün. Altın dişini söküp de çocuğunu okutan bir çok anne var. Türkiye’de en çok kirayı veren hangi kurum? Dershaneler. 15 senedir ben bunun kavgasını yapıyorum. Tayyip bey bu işe daha dün el attı. Bir kuruş vergi veriyor mu? Yok. Kimden alıyor bu parayı? Madem okulda öğretmiyorsun da, niye kursta öğretiyorsun. O fakir fukarayı soydular. Bizim okulumuzun faydasını anlatmamız lazım. Bu kampusta eğitim gören öğrenci, daha askere gitmeden evine katkıda bulunacak. Bizim kampusa da imam hatip gibi bakın ve öğrenci dolduralım. Ama ben orada imam hatip lisesi olmasını istemem. Kampusu üniversiteye vermemi istediler. Bunun için de kıramayacağım bir çok insanı bir araya topladılar. İnadım inat dedim, vermedim. Ben İnegöl’e yardım ettim. Ben çalmadım. Ne hükümetimden, ne devletimden çaldım. Hacı Sevim Yıldız Mesleki Eğitim Kampusu'nu yaparken sağlığımı kaybettim. Ben vergi mi de, zekatı mı da İnegöl’e veriyorum” ifadelerini kullandı.