Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 24 Mart günü çıktığı Bosna-Hersek, Arnavutluk ve Bulgaristan'ı kapsayan gezisini tamamlayarak akşam saatlerinde yurda döndü. İstanbul Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Erdoğan, gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, bazı sivil toplum kuruluşlarının "uzlaşma ve diyalog için herkes bir adım geri atsın" şeklindeki açıklamalarını değerlendirdi. "Siyasetçi geri adım atmaz, siyasetçi daima ileri gider ama bin düşünür bir atarsa. İstişarelerini, müzakerelerini en iyi şekilde yaparsa adımını atar" diyen Erdoğan, herhangi bir yanlışın söz konusu olması halinde siyasetçiye sunulursa bu yanlıştan da dönüleceğini ve bunun da "asillik alameti" olduğunu söyledi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Kimse bunu söylemiyor. Ne deniyor, ‘herkes bir geri adım atsın.' Niye herkes bir geri adım atsın. Yanlış neyse bu yanlışı söylesinler, ona göre bu yanlıştan AK Parti olarak veya Tayyip Erdoğan olarak benim dönmem gerekiyorsa biz döneriz. Biz bunu zaten başından beri söylüyoruz. Ne diyoruz, ‘ülkemiz kazanacaksa, milletimiz kazanacaksa biz kaybetmeye hazırız' diyoruz. Biz toptancılık yapıyoruz, perakendecilik de değil, bu kadar açık söylüyoruz. Niye, aynı şekilde söylüyorum. Fakat bana göre içi boş bir ifade olarak kullanılıyor. Altı olmayan bir ifade olarak kullanılıyor. Neyse bu söylensin. Ama biz diyoruz ki ‘demokraside daha ileri gidelim, özgürlüklerde daha ileri gidelim, çetelerle mücadelede daha ileri gidelim, mafyayla mücadelede daha ileri gidelim. Gelir dağılımındaki adaleti daha çok yaygınlaştıralım."
-"ÖNÜNE GELENİN ‘BURADAN BİR ŞEYLER NASIL KOPARIRIM' GAYRETİ İÇİNE GİRMESİNİN ANLAMI YOK"-
Başbakan Erdoğan, konuyla ilgili somut şeyler söylenmesi durumunda değerlendireceklerini ancak ortada şu an için somut bir şey olmadığını dile getirdi. Sivil toplum örgütlerinin çalışmalarını takdirle karşıladıklarını ifade eden Erdoğan, "Durumdan vazife çıkarır gibi de önüne gelenin buradan bir şeyler nasıl kaparım diye bir gayret içine girmesinin de anlamı yok. Biz Türkiye'de eğer bu işin bedelini siyasetçilere ödetme gayreti varsa, biz iktidar partisi olarak yapılması gereken her şeyi yapmaya hazır olduğumuzu da söyledik. Bu işe öncülük de yaparız, bunu da söyledik. Daha ne yapalım" diye konuştu.
-"SANDIKTA ALT EDEMEYENLER BAŞKA YOLLAR ARIYOR"-
Başbakan Erdoğan, Türkiye'de siyasi kriz olduğu fikrine katılıp katılmadığının sorulması üzerine, "Siyasi kriz olduğu fikrine katılmıyorum. Demokrasinin içinde müsademeyi efkar her zaman olacaktır. Neresidir bunun adresi, parlamentodur" şeklinde yanıt verdi.
Erdoğan, önüne gelenin iktidara bir fatura kesmeye katlığını savunarak, şöyle konuştu:
"Yani bize niye fatura kesmeye kalkıyor ki herkes? Türkiye iyiye gittiği için mi kesiyor? Dünyada bu kadar ekonomik kriz var ciddi manada, bütün bu ekonomik krizlere şu anda tahammül eden, ona dayanabilen bir Türkiye var. Niye 2000, 2001'i, onun öncesini hiç düşünmüyoruz. 90'lı yılları şöyle bir aklınıza getirin. O günlerin Türkiye'si yok. Şu anda bir siyasi krizi doğurma gayretleri var. Fakat iktidar bu noktada sağlam duruyor. Sağlıklı bir parlamento yapısı var. Bu sağlıklı parlamento yapısına gölge düşürmenin gayreti içinde olanlar var. Yanlıştır, bu tür şeylere girmenin bir anlamı yok. Sandıkta demokratik mücadele içinde Ak Parti'yi alt edemeyenler başka yollarla alt etme gayreti içine gidiyorlar. Olayın aslı budur."
-"80 ÖNCESİNE BENZETMEK YANLIŞ OLUR"-
Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'la uzun süredir bir araya gelmediğinin hatırlatılması üzerine de çeşitli toplantılarda Baykal'la ayaküstü görüşmelerinin olduğunu söyledi. En son CHP Genel Merkezi'nin açılışında Baykal'ı ziyaret ettiğini belirten Erdoğan "Benim genel merkezim de açıldı ama ben bir iadeyi ziyaret bulamadım. Ama ayrıca değişik toplantılarda ayaküstünde de olsa bazı görüşmelerimiz oldu. Bunun yanında bizim grup başkanvekillerimiz parti olarak sürekli olarak zaten görüşmelerini yapıyorlar. Bir 12 Eylül veyahut da 80 öncesi durumların bizim durumumuzla benzer olduğunu ifade etmek yanlıştır diye düşünüyor" diye konuştu.
-"GERİ ADIM NİYETİMİZ YOK"-
Erdoğan, iktidara gelirken, ‘yolsuzlukla, çetelerle ve mafyayla mücadele' dediklerini kaydederek hiçbir dönemde çetelerle, mafyayla hükümetlerin böyle bir mücadelesi olmadığını ifade etti. Hükümetin ve yürütmenin bütün kadrolarıyla bu mücadeleyi verdiğini dile getiren Erdoğan, "Bu mücadeleden tabi ki rahatsız olanlar var. Çünkü yıllar yılı bu ülkede bu tezgah böyle çalıştı. Şimdi buna kurban arıyorlar, mesele bu. Ama biz bu yolda sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğimizi söyledik ve sonuna kadar devam edecek. Bundan rahatsız olanlar varsa olabilir. Bu konulardan geri adım atmak düşünülüyorsa kusura bakmasınlar. Neyse bunu söylesinler, bizim böyle bir niyetimiz yok" dedi.
-"CUMHURBAŞKANI İSTERSE GÖRÜŞÜRÜM"-
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dün ve bugün gerçekleştirdiği muhalefet partisi liderleriyle görüşmelerinin hatırlatılması ve kendisinin de Gül ile görüşüp görüşmeyeceğinin sorulması üzerine şu yanıtı verdi:
"Rutin görüşmelerimiz oluyor, zaman zaman rutin dışı görüşmelerimiz de oluyor. Cumhurbaşkanımız arar, ‘şu konu nedir' diye sorar. Benim kanunlarla ilgili zaman zaman Cumhurbaşkanımızdan öğrenmek istediğim şeyler olabilir. Bazı kanunlar vardır ki muacceldir (aceledir). Hızlandırılması istirhamında bulunabilirim makamdan. Bunlar olabilir. Ama şu anda 4 gündür zaten yurtdışındaydık. Öyle zannediyorum ki Pazar akşamı Kuveyt Emiri'ne yemekleri olacak. O yemekte kendisiyle zaten görüşeceğim. Bizimle bu konulara yönelik bir görüşmesi olursa bunu da zaten kendileri istedikleri anda şüphesiz ki bu konuları kendisiyle görüşürüm. Bunun saklı gizli herhangi bir yanı yok. Şu ana kadar Cumhurbaşkanımızla görüşen gerek anamuhalefet gerek muhalefet temsilcileri ne görüştüler, ben bunları şu anda bilmiyorum. Çıkanlar çıktıkları zaman bunun daha önce terörle ilgili konular olduğu istikametinde müşahedelerde bulundular. Demek ki şu andaki gelinen noktayla alakalı değil. Detaylarını bilemediğim için de bu konuda bir şey söylemek yanlış olur."
(ANKA)