Yaşlanmaya bağlı olarak görme kaybına neden olan ve halk arasında sarı nokta hastalığı olarak bilinen makula dejenerasyonunda beslenmenin önemi büyük. Özellikle farklı renklerdeki sebze ve meyvelerden oluşan bir diyetle, sarı nokta hastalığının kontrolde tutulması ve ileri dönemde görme kaybının oluşmasını önlemek mümkün. Memorial Şişli Hastanesi Göz Merkezi Başkanı Doç. Dr. Barış Sönmez, “13 Ekim Dünya Görme Günü” öncesinde sarı nokta hastalığı ve tedavide beslenmenin önemi hakkında bilgi verdi.
GÜNEŞ TUTULMASINI İZLEYENLERDE OLABİLİYOR
Sarı nokta, gözümüzün arkasında yer alan ve görme hücrelerinden oluşan retina tabakasının en önemli bölgesidir. İleri yaşa bağlı maküla dejenerasyonu en sık görülen ve bilinen sarı nokta hastalığı tipi olmakla beraber; daha genç hastalarda inflamasyon, damar anomalileri, diyabet ve hipertansiyon gibi hastalıklara ikincil sarı nokta problemleri ortaya çıkabilir.
40-50 YAŞ ÜSTÜNE HER SENE GÖZ MUAYENESİ ŞART
Halk arasında sarı nokta hastalığı olarak bilinen makula dejenarasyonunun kuru ve yaş olmak üzere iki türü vardır. Kuru tip olanı retinada birikintiler, incelme ve dejenerasyon ile başlar, bu durum yavaş ancak ilerleyici görme bozukluğuyla sonuçlanır. Kuru tip maküla dejenerasyonu, retinada drusen adı verilen birikintilerin oluşmasıyla karakterizedir. Bu birikintiler hastalığın başlangıç evrelerinde hiç belirti vermeyebilir. Bu nedenle kişilerin 40-50 yaş sonrasında her sene göz muayenesinden geçmesi gerekir. Makülada biriken drusen sayısı ve ebatları büyüyerek, retina hücrelerindeatrofi ve fonksiyon kaybına yol açar.
SARI NOKTA İÇİN KARELİ KART TESTİ
Kuru tip maküla dejenerasyonunda, görme keskinliğindeki değişim retinanın etkilenen bölgesindeki fonksiyon kaybı ile uyumludur. Bölgesel bu kayıplar skotom olarak adlandırılır. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde daha geniş alanlarda hücre ve doku kaybı gelişir. Bu durum coğrafik atrofi' olarak tanımlanır ve merkezi görüşü etkileyen bir körlük gelişir. Hastalığın takibinde detaylı retina maueyenesinin yanında görme fonksiyonunun “kareli kağıt” testiyle de takibi önemlidir. Orijinal adı 'Amsler Grid' olan bu kartla hastalar düzenli olarak merkezi görmelerini takip ederler. Karttaki karelerde kırıklı, eksik veya eğik görüntüler ortaya çıkması durumunda doktorlarını bilgilendirirler. Kuru tip sarı nokta hastalıği ilerleyen safhalarda yaş tipe dönüşebilir.
GÖZ İÇİ İLAÇ ENJEKSİYONUYLA TEDAVİ
Yaş tip sarı nokta hastalığında da Amsler Grid testinden faydalanılır. Bu testte merkezdeki noktaya bakıldığında odak noktasının yanları eğri büğrü, kırıklı, bombeli görme varsa bu hastalığın ilerlediğine dair önemli bir belirtidir. Yaş tipte, drusen birikintileri sarı noktada tutundukları katmanları yavaşça ayırıp, yeni damar teşekkülleri oluşumunu tetiklerler. Normalde olmayan ve koroid neovaskülarizasyonu adı verilen damarlar, göz merkezinde kanamalara ve karanlık bölgelere neden olur.
Sarı nokta hastalığının tanı ve takibinde OCT, göz anjiografisi gibi çeşitli testler uygulanır. Bu detaylı testler hastalığın seyri ve tedaviye cevap hakkında önemli veriler elde etmemizi sağlar.
Son on yıla kadar sarı nokta hastalığının yaş tipinde etkili bir tedavi yoktu. Günümüzde göz içi Anti-VEGF ilaç enjeksiyonlarıyla yeni damar teşekküllerini engellemek ve görme kaybını azaltmak mümkün.
SARI NOKTA DİYETİ HASTALIĞIN İLERLEMESİNİ YAVAŞLATIYOR
Kuru tip sarı nokta hastalığında göz içi ilaç enjeksiyonları uygulanmaz. Kuru tipteki sarı nokta hastalığının ilerlemesini yavaşlatmak için bu bölgeyi besleyecek ve rejenerasyonunu sağlayacak diyet ve besin destekleri önerilir. Maalesef kaybeilen görme hücrelerini çu an için yerine koymak klinik olarak mümkün değil. Ancak bu bölgenin hastalıkları için kök hücre çalışmaları ve gen tedavileri yoğun bir şekilde devam etmekte ve geleceğe yönelik umutlarımızı taze tutmaktadır.
Sarı nokta hastalığı olanlar, güneşin retina hücrelerine zararlı etkilerinden korunmak için dış ortamlarda mutlaka UVA 400 blokajlı güneş gözlükleri kullanmalıdır.
BOL RENKLİ BESLENMEK ÇOK ÖNEMLİ
Kuru tipteki sarı nokta hastalarına doymuş yağ asitlerinden, ağır protein diyetlerinden uzak durmalılar. Bol renkli sebzeler yenilmesi bu hastalara önerilir. Sarı nokta hastalığı tanısı almış kişiler göz doktorları tarafından vitamin, mineral kombinasyonları verilir. Bu hastalık için özellikle C ve E vitamini, lutein ve zeaksantin, çinko ve bakırdan zengin beslenme önemlidir. Sigara ve tütün ürünleri tüketimi, genetik yatkınlığı olan kişilerin sarı nokta hastalığını daha erken ve şiddetli yaşamasına neden olacaktır. Bu nedenle sarı nokta hastalığı tanısı almış veya genetik olarak risk grubunda olan kişiler sigara ve tütün ürünlerinden tamamen kurtulmalıdır.