Sarkozy: Toulouse cinayetleri videosunu yayınlanmayın

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, televizyon kanallarından Muhammed Merah'ın 7 kişiyi öldürmesine ilişkin video görüntülerini yayınlamamalarını istedi. Merah'ın Toulouse kentinde giriştiği saldırıların video görüntüleri, El Cezire televizyonunun Paris bürosuna gönderilmişti.

Paris'teki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Merah olayında görev alan hukukçu ve polisleri kabul eden Cumhurbaşkanı Sarkozy, "Saldırıların kurbanlarına ve cumhuriyete gösterilmesi gereken saygı nedeniyle, bu video kliplerini ele geçirmiş olan tüm televizyon kanallarının yöneticilerinden, söz konusu görüntüleri hiçbir gerekçeyle yayınlamamalarını istiyorum." dedi.

El Cezire'nin üst düzey yetkilileri, Katar'da bir araya gelerek video görüntülerinin yayınlanıp yayınlanmamasını tartışıyor. Daha önceki saatlerde El Cezire'nin Paris bürosu başkanı Zied Tarrouche, Merah'ın işlediği cinayetlerden "sadece birinin" yayınlanıp yayınlanmamasının tartışıldığını bildirmişti.

Merah, silahsız askerleri ve Yahudi çocukları öldürdüğü anları videoya çekmişti. Bir polis, AFP ajansına verdiği bilgide, Merah'ın bir yardımcısının cinayetlerin video kliplerini El Cezire'nin Paris bürosuna postaladığına inanıldığını söyledi.

"Toulouse dışındaki bir yerden" postalandığı anlaşılan paketten, cinayetlerden görüntüleri içeren bir bellek çubuğu ve saldırıların el-Kaide örgütü adına düzenlendiğine dair bir not çıktı.

El Cezire Paris bürosu başkanı Zied Tarrouche, Fransız televizyonlarına yaptığı açıklamada, video kaydının tamamını ve cinayetlerin tümünü izlediğini anlattı.

"Cinayetleri düzenleyen kişinin sesi, kurbanların ağlamaları duyuluyor. Böylesine korkunç birşey izleyen bir insan ne hissederse, ben de onu hissediyorum. Benim için mesele, bu filmi yayınlayıp yayınlamamak." diyen Zied Tarrouche, "Biz sansasyon meraklısı bir yayın kuruluşu değiliz. Ortaya çıkabilecek riskleri ve sonuçlarını hesaba katmadan kimi görüntüleri yayınlamak istemeyiz." diye ekledi.

Üçüncü kişi aranıyor

Bir polis yetkilisi, AFP'ye yaptığı açıklamada saldırıda kullanılan mobiletin çalınmasıyla ilgili olarak üçüncü bir kişinin arandığını bildirdi. Muhammed Merah'ın ağabeyi Abdülkadir Merah, Yamaha marka mobiletin çalınmasına yardımcı olduğu gerekçesiyle göz altına alındı.

29 yaşındaki Abdülkadir Merah, cinayetlere ve hırsızlık olaylarına yardım ettiği ve terör eylemlerine karışmakla suçlanıyor. Hakkındaki suçlamaları reddeden Abdülkadir Merah, bununla birlikte, kardeşinin saldırılarda kullandığı mobiletin çalınması sırasında kendisiyle birlikte olduğunu kabul etti. Abdülkadir Merah, kardeşinden gurur duyduğu şeklindeki yorumları ise reddetti.

Muhammed Merah'ın işlediği cinayetlere kurban giden kişilerin yakınları da görüntülerin yayınlanması ihtimalinden dehşete düştüklerini söylediler ve asla yayınlanmamasını istediler. Bazı aileler videoların yayınlanması haline dava açacaklarını açıkladı.

Le Parisien gazetesi, El Cezire televizyonuna gönderilen paketin postalanma tarihinin, polisin Merah'ın apartmanını kuşattığı 21 Mart olduğunu yazdı.

Reuters'ın haberine göre, soruşturma yetkilileri paketin postaya Salı gecesi Muhammed Merah tarafından mı, yoksa Çarşamba sabahı bir yardımcısı tarafından mı verildiğini saptamaya çalışıyor.

23 yaşındaki Cezayir asıllı Merah, geçen hafta 32 saat süren kuşatma ardından polisin düzenlediği baskın sırasında öldürülmüştü.

Muhammed Merah, kuşatma sırasında iki ayrı olayda 3 askeri öldürdüğünü, ardından da bir Yahudi okulunda üç çocuk ve bir öğretmeni öldürdüğünü itiraf etmiş; saldırıları videoya çektiğini söylemişti.

Muhammed Merah, polislere el-Kaide örgütünün üyesi olduğunu ve kullandığı silahları, düzenlediği çeşitli hırsızlık ve baskın olaylarında ele geçirdiği paraları kullanarak 20 bin euro'ya satın aldığını anlatmıştı.

Bu arada Muhammed Merah'ın babası, oğlunun Cezayir'de toprağa verileceğini açıkladı. Muhammed Binalil Merah, oğlunu canlı olarak ele geçirecekleri yerde öldürdükleri için, Fransız makamlarına karşı hukukî işleme başvuracağını belirtti.

Fransa İçişleri Bakanı Alain Juppé ise, "Ben böylesi bir canavarın babası olsaydım, utançtan ağzımı açmazdım" dedi.