DHKP-C üyeleri tarafından İstanbul Çağlayan Adliyesi'nde rehin alınan Savcı Mehmet Selim Kiraz, şehit oldu. Mehmet Selim Kiraz'ın kurtarılması için düzenlenen operayon oldukça uzun sürdü. Kurtarıldığında yaralı olan Savcı Mehmet Selim Kiraz, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Çağlayan Adliyesi'ndeki rehine olayında şehit olan Savcı Mehmet Selim Kiraz için son yolculuğuna uğurlandı. İstanbul Adliyesi'ndeki rehine olayında şehit olan savcı Mehmet Selim Kiraz için bugün son yolculuğuna uğurlandı. İstanbul Adli Tıp Kurumu morgundan alınarak İstanbul Adliyesi'ne getirilen Kiraz için tören düzenlendi.
[
****](https://www.mynet.com/savci-mehmet-selim-kiraz-son-yolculuguna-ugurlandi-110101773879)
Törende İl Müftüsü Rahmi Yaran ile birlikte 2 hoca daha şehit savcı için dua etti. Cenazeye gelemeyeceklerden şehit savcı için helallik istendi.
"MİLLETİN ÖNÜNDE HESAP VERECEKSİNİZ"
Adalet Bakanı Kenan İpek, törende yaptığı konuşmada "Tetikçilerin ölmüş olması alçak ve karanlık güçleri rahatlatmasın. Hepimiz Mehmet Selim’iz demenin zamanıdır. Terör yıkar, yakar ve öldürür. Terör her zaman masum insanlara yöneldiği için kalleşliktir. Ne zaman büyük hedefler belirlemişsek ya yaygara ya terörist saldırı ile içimize kapandık.
Canlarımız yanacak ama bu millet var olacak. Bu al bayrak ebediyen göklerde dalgalanacaktır. Tarih boyunca bu millete musallat olan ne kadar hain varsa hepsinin defteri dürülmüş, hadleri bildirilmiştir. Huzur bozmak isteyenler de hesap verecek. Bu alçak saldırıdan medet umanlara sesleniyorum, hangi ine çöreklenirseniz çöreklenin milletin önünde hesap vereceksiniz. Destekçileri, ve azmettirenler adalet önünde hesap verecek" dedi.
SLOGAN ATILDI
Adliyede düzenlenen törenin sonunda 'şehitler ölmez, vatan bölünmez' sloganları atıldı
CENAZEYE DAVUTOĞLU DA KATILDI
Kiraz'ın cenazesi, törenin ardından Eyüp Sultan Cami'nde kılındı cenaze namazı sonrasında Eyüp Mezarlığı'nda toprağa verildi. Savcının cenaze törenine Başbakan Ahmet Davutoğlu da katıldı. Cenaze töreninin ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu açıklamasında Çağlayan'daki istanbul Adalet sarayı'na şehit savcı Mehmet Selim Kiraz'ın adının verileceğini belirtti.
İşte Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları:
"Oğluyla kucaklaştığımızda, aileden aldığımız terbiyeyle nasıl metin durduğuna şahit olduk. Aynı Özgecan'ın ailesi gibi... Bu mesajları alıp bütün medyanın, STK'ların duvarlarına temel ahlakın ilkeleri olarak asmak lazım. Bu asil aileye minnet duyuyorum, teşekkür duyuyorum. Çağlayan Adliyesi'nin adı Mehmet Selim Kiraz olarak değiştirilecektir."
'İÇERİDEN SİLAH SESLERİ GELDİĞİ ANDA...'
"Emniyet güçlerimiz aldıkları talimatın gereğini yapmışlardır. En baştan beri, 'her türlü yöntemi kullanınız ve savcımızı salim kurtaracak şekilde çalışmanızı yürütünüz. Etkin şekilde müdahale etmekten kaçınmayın' dedik. İçeriden silah sesi geldiği anda da odanın duvarları da patlatmak suretiyle içeri girilmiş. Arka tarafa barikatlar kurulmuştu çünkü. Maalesef savcımızı kurtaramadık."
MEDYAYA SERT ELEŞTİRİ
"Aynı sağduyulu tavır siyasiler ve medya tarafından gösterilsin isterdik ama maalesef medyamızın bazıları bu acıyı paylaşırken, başka bir kesimi de daha evlat acısı yüreğine inmiş ailenin acısı dururken, bu sabah gazeteleri açtığınızda o resimleri, şakağına silah dayanmış resimleri, yayınlama ahlaksızlığını, nezaketsizliğini göstermiştir. Bütün bu medya mensuplarına çağrıda bulunuyorum. Öz eleştiri yapın. Kendi eşiniz, babanız olsaydı bunların olacağını düşünün, acaba ne hissederlerdi? Bu insani bir durumdur."
'KILIÇDAROĞLU KEŞKE BURADA OLSAYDI'
"Hep beraber cenaze namazı kıldık ama muhalefet burada değildi. Sayın Kılıçdaroğlu beni, bizi eleştireceğine keşke burada olsaydı, acıyı beraber paylaşsaydık, namazda aynı safhada dursaydık. Kılıçdaroğlu’nun attığı tweetler… Bu saldırı nasıl unutulmayacaksa o tweetler de unutulmayacaktır. Bahçeli’nin yaptığı açıklama da öyle."
'ŞİMDİ HESAP VAKTİDİR'
"Cenazeyi defnettiğimiz için söylüyorum, bu ülkenin kaderi hepimizin kaderi. Bu cenazede bulunmayan Kılıçdaroğlu ve Bahçeli iç güvenlik paketine karşı çıkmışlardır. Şimdi hesap vaktidir. Demirtaş, Kılıçdaroğlu, Bahçeli bugün burada olsaydı bu eleştirileri yapmayacaktım.
'KARŞIMIZDA ŞER İTTİFAKI OLDUĞUNUN FARKINDAYIZ'
"Milletin acısında yan yana duramayanlar milletin geleceğinde yol alamazlar. Siyasileri muhasebe yapmaya davet ediyorum. Teröre karşı bütün siyasilerle karşı karşıya gelmeye, konuşmaya hazırım ama seçim yaklaşıyor, hükümeti yıpratalım derlerse buna müsaade etmeyiz. Baktım kimseden destek yok, gerekirse sağıma soluna bakmadan tek başımıza yolumuza devam ederiz, tek başımıza yürümeyi de biliriz. Bu olayla ilgili kim olursa olsun, hangi ine girmiş olursa, her türlü operasyonun yapılması talimatını verdik. Bu alçakça saldırı... Karşımızda bir şer ittifakı olduğunun farkındayız. Bugün de Kartal Ak Parti binasına girildi."
'BİR KİŞİ DAHA YÜZÜNÜ ÖRTEREK MOLOTOFA YÖNELİRSE...'
"Halkımıza ve herkese hitap ederek söylüyorum, 2013 senaryosu uygulanmak isteniyor. Bu saldırı ilk defa olmuyor. Reyhanlı’da, Gezi’de bunu yaptılar. Seçime giderken kaos ortamının istendiğinin farkındayız. Basın mensuplarının ve siyasilerin oluşturduğu cepheyi gördük. Biz bu oyuna gelmeyiz, bu ülkeyi kurban etmeyiz. Bir kişi daha yüzünü örterek molotofa yönelir şimdiden uyarıyorum hiçbir müsamaha gösterilmeyecektir. Niyeti ne olursa olsun, kim olursa olsun… Bu alçakların dün yaptıklarından sonra sokaklarda her türlü tedbirin alınması talimatını verdik. Seçimde şöleni hep beraber yaşayacağız. Tekrar başımız sağolsun diyorum, taziyelerimi sunuyorum. Tuzaklara karşı uyanık olmalıyız."
'TALİMATLARIN NEREDEN GELDİĞİNİ ORTAYA ÇIKARACAĞIZ'
"Soruşturma derinleştiriliyor. Önemli sonuçlar ortaya çıkacak ama zamanı gelince paylaşacağız. 6 saat süresince yapılan telefon görüşmeleri var, bu ağı tespit ediyoruz, taliimatların nereden geldiğini ortaya çıkaracağız. Bu teröristlerin networkünü, arka planını araştıracağız. Bazıları teröristleri masum, devleti suçlu göstermek için 'devlet infaz etti' diyorlar, düşünebiliyor musunuz? Bir muhalefet lideri bu kadar seviyesini düşürdü. Birkaç dakika içinde odaya girildiğinde, müdahale edildiğinde savcımızı kurtaramadık.
YARALI KURTARILMIŞTI
Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın rehin alınmasının ardından süren gergin saatlerden sonra Saat 20.30 sularında adliye içinden bir silah sesleri gelmeye başladı ve operasyon başlatıldı. Savcı ağır yaralı, saldırganlar ise öldürüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırganların avukat cübbesiyle içeri girdiklerini açıkladı. Erdoğan savcının 3 başından, 2 de vücudunun farklı yerlerinden kurşunla yaralandığını belirtti. Bu açıklamadan dakikalar sonra hastaneden yapılan açıklamayla savcının hayatını kaybettiği belirtildi.
Operasyonun ardından açıklamayı İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok yapmış ve şunları söylemişti:
Emniyet Müdürü Altınok "6 saat boyunca bütün görüşmeler yapıldı ama silah seslerinin gelmesinin ardından operasyon yapıldı. savcımız ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı ve şu an ameliyattadır. 2 örgüt üyesi öldürüldü" dedi.
Altınok "Bugün iki teröristin adliyemize girerek savcımız Mehmet Selim Bey'in odasına girmişler ve rehin almışlardır.
Altı saat boyunca gerek emniyet teşkilatı, gerek başsavcılığımız, vekillerimiz iletişim kanallarını açık bırakmak suretiyle yapılması lazım gelen bütün görüşmeleri yapmış, bu arada İstanbul Barosu Başkanımız Ümit Kocasakal da bu iletişim kanallarının kurulmasında emniyet teşkilatına yardımcı olmuştur.
Altı saat boyunca sabırla ve metanetle ve bütün güvenlik önlemlerini almak şartıyla, yapmış olduğumuz çalışmalar sonucunda maalesef teröristler telefonla iletişim kurulduğu bir anda rehin almış oldukları başsavcımızın odasından silah seslerinin gelmesi üzerine, emniyet birimlerimiz güvenlik kuvvetlerimiz odaya operasyon yapmışlardır."
Başsavcımız Mehmet Selim bey ağır yaralı olarak hastanededir. operasyon sonucu iki terörist de ölü olarak ele geçirilmiştir. Bütün iletişim kanallarını kullanmamıza rağmen, adli teşkilatın bütün iyi niyetlerine rağmen olumlu bir netice alınmamış ve savcımıza silahla müdahalede bulunmuşlardır. biz de operasyonu gerçekleştirdik, savcımız şu anda hastanede ameliyatta. Acil şifalar diliyorum.
Eylemci teröristlerin de şu anda yukarıda adli boyutuyla çalışmalar yapılmaktadır. Başsavcımıza acil şifalar diliyorum. Adalet teşiklatımıza geçmiş olsun diliyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'yle hiç kimsenin baş edemeyeceğini özellikle belirtmek istiyorum. Devletin savcısına devletin görevlilerine nerede bir el kalkarsa, güvenlik birimlerimiz o elleri kıracaklardır."
PANİK BUTONUNA BASMIŞ
Yanlarındaki silahla Cumhuriyet Savcısı Kiraz'ın odasına çıkan teröristler, savcıyı etkisiz hale getirip, odanın kapısını arkadan kilitledi. Bu sırada Savcı Kiraz, panik butonuna basarak, yardım talebinde bulundu. Güvenlik görevlileri kapının kilitli olması nedeniyle odaya giremedi.
TERÖRİSTLERİN KİMLİKLERİ BELLİ OLDU
Polisin, İstanbul Adalet Sarayı'ndaki rehine operasyonunda ölen teröristlerin kimliklerini belirlediği öğrenildi. Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit olduğu terör saldırısını, örgütün Bahtiyar Doğruyol (28) ve Şafak Yayla (24) adlı üyelerinin gerçekleştirdiği öğrenildi.
BABA ÇAĞRI YAPMIŞTI
Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan eylemcilerle görüşme yaptı. Hüseyin Aygün, Sami Elvan’ın sağduyu çağrısı yaptığını duyurmuştu. Aygün, "Baba Sami Elvan ile telefonda görüştüm. Sami baba, ‘Oğlum öldü ama başka biri ölmesin. Savcı serbest bırakılmalı. Kan kanla yıkanmaz dedi" diye yazmıştı. Berkin Elvan sayfasından ise şu mesaj paylaşılmıştı: Ben Sami Elvan! Kimsenin burnunun dahi kanamasını istemiyorum. Sadece adalet istedim bugüne kadar ve sadece adil bir yargılama istiyorum.
KATİBİ SİLAH ZORUYLA ÇIKARTTILAR
Saat 12.36 sırasında terör örgütü DHKP-C üyesi iki kişinin odasında savcıyı rehin aldığı belirtiliyor. Ancak olay 13.30'dan sonra duyuldu. Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde, savcı Kiraz'ın odasının bulunduğu 6. kata çıkan DHKP-C üyesi kişi ya da kişiler, içerideki savcı katibini silah tehdidiyle dışarı çıkartarak, Kiraz'ı rehin aldı. Katip, yaşananları güvenlik güçlerine bildirdi.
SİLAH İÇERİYE NASIL SOKULDU?
Yaşanan olay sonrası silahın adliyeye nasıl sokulduğu sorusu gündeme geldi.
Müthiş iddia! Silahlı eylemciler avukat mı?
İddiaya göre, eylemciler 3 kişi ve biri avukat... Silahın avukatla adliyeye sokulduğu öne sürüldü.
Savcılığın tespitine göre; silah avukatın üstündeydi ve aramaya takılmadı.
DHKP-C: En korunaklı dediğiniz yerdeyiz!
Yasadışı sol örgüt DHKP-C adına Çağlayan Adliyesi'ndeki savcının rehin alınması eylemini DHKP-C'nin kolu DEV-GENÇ üstlendi.
Silahlı rehin alma olayının fotoğraflarının da paylaşıldığı internet sitesinden bir açıklama yapıldı. Açıklamada, "En Korunaklı Dediğiniz Yerdeyiz" denildi.
YAYIN YASAĞI KALDIRILDI
Operasyon öncesinde konulan yayın yasağı kaldırıldı. Çağlayan Adliyesinde İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın rehin alınmasıyla ilgili haberlere ilişkin geçici yayın yasağının kaldırıldığı bildirildi.
RTÜK'ten yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 'Olağanüstü dönemlerde yayınlar' başlıklı 7. maddesi kapsamında, İstanbul Çağlayan Adliyesinde yaşanan olaylarla ilgili olarak, Başbakanlığın 31.03.2015 tarihli ve 41654118-951-0107/00504 sayılı yazısıyla getirilen geçici yayın yasağı kaldırılmıştır."
SELİM KİRAZ KİMDİR?
Gezi olayları sırasında polisin attığı gaz fişeği ile başından ağır yaralanarak 269 gün sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın davasının son savcısı Mehmet Selim Kiraz olmuştu. Savcı Selim Kiraz, 15 yaşında hayatını kaybeden Berkin'in faillerinin bulunması için davaya Eylül 2014'te atandığında dosya 3 aydır sahipsizdi.
Savcı Kiraz'ın yeni makamına atanmasının ardından Berkin'in babası Sami Elvan ve avukatı Evrim Deniz Karatana savcılığa başvurarak neden halen iddianame hazırlanıp dava açılmadığını sormuş ve bir an önce gerekli işlemlerin yapılmasını talep etmişti. Savcı Kiraz ilk iş olarak gaz fişeğini atmakla suçlanan polislerin aynı kişiler olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu'nu devreye sokmak oldu.
İstanbul Cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz, daha sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazarak, Ulusal Kriminal Büro'nun fotoğraflar üzerinden yaptığı incelemede 3 polisin eşgalinin tespit edildiğini ancak açık kimliklerinin tespit edilemediğini bildirmişti. Savcı Kiraz, eşgalleri belirlenen ikisi ZET'çi (biber gazı tabancası kullanan polisler), biri de muhimmatçı bu 3 polisin açık kimliğinin tespiti için olay günü olay yerinde görev yapan polislerin açık kimliklerinin fotoğrafları ile birlikte kendisine yollanmasını istedi.
12 GÜN ÖNCE POLİSLERİN FOTOĞRAFLARI GELDİ
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, ise 12 gün önce Savcı Kiraz'ın talebi üzerine 21 polisin açık kimliklerini ve değişik açı ve boylardan çekilmiş fotoğraflarını soruşturma dosyasına yolladı.
Savcı Kiraz, daha önce eşgalleri belirlenen ancak açık kimliklerine ulaşılamayan 3 polisin fotoğrafları ile emniyetin yolladığı 21 polisin fotoğraflarını ve kimlik bilgilerini Adli Tıp Kurumu Ses ve Görüntü İnceleme Şube Müdürlüğü'ne yolladı. Savcı Kiraz, eşgalleri tespit edilen ancak açık kimlikleri tespit edilemeyen bu 3 polisin, emniyetin gönderdiği 21 polis içinde olup olmadığının belirlenmesini istedi.
14 YILLIK SAVCI
Mehmet Selim Kiraz 14 yıllık bir savcı. Berkin Elvan dosyasına atanana kadar da memur suçlarına bakıyordu. Bu öğlen saatlerinde ise aynı dosya yüzünden adliyedeki odasında rehin alındı.