Sdp’Li Turan: Kürt Meselesini Pazarlama Peşindeler

Mustafa ERCAN/MERSİN, Mersin'de partisinin il kongresine katılan SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, bugünlerde konuşulan her şeyin siyasetin ve seçimlerin prizmasında kırıldığını kaydetti. 7 Haziran'da yapılacak olan genel seçimlerle Türkiye'de çok şeyin değişeceğini ileri süren Turan, "Bugün belki Türkiye tarihinin en kritik seçimlerinden birinin arifesindeyiz. Şunu da açık yüreklilikle ifade etmek gerekir ki, hepimiz bir tarihin hem tanığıyız, hem de sanığıyız. Her şeyden önemlisi, hep beraber şu anda bir diktatörlüğün nasıl tarihin çöp sepetine atılacağının, nasıl yerle yeksan olacağının birinci elden tanıklığını yapıyoruz" dedi. Ak Parti hükümetinin iktidarı için baskıcı tavrını artırarak sürdürdüğünü ifade eden Turan, şöyle konuştu:
"Bugün Ak Parti iktidarının çeşitli yol ve yöntemlerle kendi diktatörlüğünü her gün bir adam daha ileriye taşımaya dönük adımlarını Türkiye halkları açısından her zamankinden daha fazla baskıya, sömürüye karşılık geldiğini hepimiz biliyoruz. Türkiye'nin gerçek sahibi olarak gören, her defasında kendi iktidarını daha güçlendirmeye çalışan Türkiye yetmediğinde Ortadoğu'nun 'Ağababalığına' soyunan devlet ve bu devleti yönetenler bugün 2015 seçimlerinin yaratacağı atmosferde, acaba bu ülkede kalabilecek miyiz, acaba varlığımızı devam ettirebilecek miyiz tedirginliğini yaşıyorlar. Bugün yaşadığımız şeyler başta Kürt özgürlük mücadelesi olmak üzere Türkiye'deki devrimciler, sosyalistler, komünistler olmak üzere toplumumuzun tüm farklılıkları hep beraber bu diktatörlüğe karşı 13 yıldır sürdürdükleri mücadelenin ilk sonuçlarıdır. Kürt meselesini çözmek, aslında Kürdün özgürleşmesini çözme politikasıydı. Seçimlerin yaklaştığı bugünlerde hükümet Kürt meselesini bugün çözdük, yarın çözdük diye bir propaganda malzemesi haline getirmiş durumdalar. Kürt meselesi bir çözüm meselesi değildir. Onlar Kürt meselesini ve halklarımızın eşit, özgür yaşama özlemini her seçim döneminde dönüp bize bir umut taciri gibi pazarlama peşindeler. Seçimlere kısa bir süre kala yine yaptıkları bundan başka bir şey değildir."