Seçer: "Sivil toplumla işbirliği, karar alma noktasında beni rahatlatıyor"

TMMOB Mersin İl Koordinasyon Kurulu’na (İKK) bağlı 16 odanın şube başkanları ve il temsilcileri, Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Vahap Seçer’i ziyaret ederek, kent gündemindeki projeler üzerine görüş alışverişinde bulundu.
Ziyarette, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Gülcan Kış ve TMMOB Mersin İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri ve Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Seyfettin Atar ile Mersin İKK’ya bağlı 16 odanın şube başkanları ve il temsilcileri yer aldı. Başkan Seçer, meslek odalarıyla bir araya gelmekten dolayı duyduğu mutluluğu ve bu toplantıların faydalı olduğunu ifade ederek, diğer alanlarda faaliyet gösteren sendikalar, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve tüm kent aktörleri ile yine bir araya geleceklerini söyledi. Seçer, bu toplantıların rutin bir şekilde devam edeceğini kaydederek, “Yaklaşık 2 yıldır belediye yönetimindeyiz. Şunu çok net gördüm ki sivil toplumla iş birliği, karar alma noktasında beni rahatlatıyor. Diğer taraftan tabi ki aldığım kararların kamuoyu açısından sindirilmesi de daha rahat oluyor çünkü sizlerin de üzerinde hemfikir olduğu kararlar kamuoyuna daha rahat aktarılıyor” dedi.

“Borçlanma yetkisini alamadık diye projelerimizde iptal yoluna gitmedik”
2021 yılı projelerini ve bütçesini şube başkanları ve il temsilcileri ile paylaşan Seçer, bu yıl 1 milyar 477.2 milyon lira bedelli 199 projeyi hayata geçireceklerini söyledi. Seçer, "Tabii ki bizi engelleyecek ya da önümüze set olacak bazı gelişmeler olmamasını diliyoruz, umuyoruz. Bunlar belirli bütçeleri isteyen konular. Ancak meclis çalışmalarında bazı sıkıntılarla karşılaşıyoruz ve bu projelerin hayata geçirilmesinde zorlanıyoruz ama geçiriyoruz. Yani bugüne kadar biz bazı dönemlerde borçlanma yetkisini alamadık diye projelerimizde iptal yoluna gitmedik ya da herhangi bir ‘aman, of’ demedik. Çalışmalarımız sürüyor ve sürecek. Ne yazmışsak, ne yapacağımızı söylemişsek bunlar harfiyen yerine getirilecek. ‘Bunu ne kadar güvenle söylüyorsunuz?’ diyorsanız önümde bir tablo var, devraldığım bir kasa var. Üzerinden yaklaşık olarak 22.5 ay geçmiş ve şu anki kasayı sizlere söyleyeyim, bir kere mali disiplini sağlamış bir belediye var. 2 milyar 247 milyon lira devraldığımız bir borç stoku vardı Büyükşehir Belediyesi’nin. Şu anda bu 1 milyar 560 milyon 320 bin TL, yeni yıl rakamları itibari ile ve son 1.5 aylık süre içerisinde küçük sapmalarla bu rakam bu seviyelerde çıkar. Yine diğer birimlerimizi de başta MESKİ olmak üzere orada da sağladığımız mali disiplin yaklaşık göreve geldiğimiz günden bugüne kadar yüzde 30’luk bir borç stoku azalmasına tekabül ediyor. Bir ekonomik döngü içerisinde ‘ama’ demeden, ‘lakin’ demeden, ‘fakat’ demeden, kimseye haykırmadan, bağırmadan, çemkirmeden, şikayet etmeden biz görevimizi yapacağız” diye konuştu.

“Tarım alanlarını önemsiyoruz ve korumak istiyoruz”
Tarım alanlarının imara açılması konusuyla ilgili de konuşuna Seçer, "Biz bunlara dikkat ediyoruz, tarımın ve tarımsal üretimin değerini biliyoruz. Gelecek kuşakların sağlıklı olabilmesi için, sağlıklı yetişebilmesi için, gıdaya erişimin olması gerekiyor, bunun bir güvencesinin olması gerekiyor. Bu da tarımsal üretimden geçer. Bu değerlendirmeler ışığında tarım alanlarını önemsiyoruz ve korumak istiyoruz. Yoksa klişe bir söz olarak bakmamak gerekiyor” şeklinde konuştu.
Davultepe’ye yapılmak istenen Küçük Sanayi Sitesi ile ilgili görüşlerini yineleyen Seçer, “Daha önce de söyledim, yineleyeyim. Ortada bir yanlış varsa dönülür; ki bunu da gördük” ifadelerini kullandı.

“İkinci liman olsun, kentim rekabetten kazansın”
Limanın genişlemesi yerine ikinci liman yapılmasını doğru bulduğunu, mevcut limanın genişlemesi konusunda açılan davanın devam ettiğini belirten Seçer, “Tek limanın olması bazı yüklerin diğer bölgelere kaymasına neden oluyor. Yoksa burası dökme yük kabul etmiyor, tek konteynır kabul ediyor, dökme yükler İskenderun’a gidiyor. Burada bir gelir, vergi, iş kaybı söz konusu oluyor. Böylece bir rekabet ortamı sağlıyorsunuz. Niye ben bir şirkete teslim edeyim? İki ayrı şirket çalışsın, ikisi farklı gözlükle çalışmalarını yapar. Benim kentim rekabetten kazansın, ben bunu arzu ediyorum. Onun kazancı benim için değerli değil, onu kimin işlettiği de önemli değil, Ahmet işletir, Mehmet işletir. Benim için liman önemli. Liman Mersin’in. Neticede şu anda belirli bir süre zarfında kira ödeniyor. Orası Mersin’in. Tabi dava devam ediyor, arkadaşlarımız da takip ediyorlar ama sivil toplumun da buna önem vermesi gerekiyor” dedi.
Bugün ikinci aşama ihalesi yapılacak olan metro projesinin kentin geleceği adına önemli bir yatırım olduğundan söz eden Seçer, şöyle devam etti:
“Bir bakın dünyada toplu taşıma sistemleri, raylı sistem, Paris ne yapmış, Londra ne yapmış, Tokyo ne yapmış? Bunları bir görün. Amsterdam ne yapmış ya da bir başka yer ne yapmış? Kentime gelecek adına önemli bir yatırım, toplu taşıma sistemi olarak, konforlu, süratli, temiz, lüks ve ucuz bir toplu taşıma aracı ve çevre dostu aslında. Yani gürültüsünden hava kirliliğine kadar bazı şeyleri de çözüyorsunuz. Bunu yapacağız. Yani ne diyelim? İnşallah bir engelle karşılaşmayız. Artık son düzlükteyiz ve daha sonra da diğer 2. etap var. Şu anda zaten proje çalışmalarını başlattık. Metro’nun durumu bu. Bir toplantı organize edebilirsiniz. Arkadaşlarımızla görüşüp. İKK, odalar, yönetim, temsilciler kimleri istiyorsanız davet ederiz.”

“Planlar hiç olmadığı kadar şeffaf, açık”
Kent planları hakkındaki konuya da açıklık getiren Seçer, “Planlar bugüne kadar olmadığı kadar şeffaf, açık. Çok net ve açık söylüyorum, altını çizerek söylüyorum. Rant sevdalılarının ürkerek, titreyerek, korkarak bazı taleplerde bulunduğu dönemi yaşıyor Mersin Büyükşehir Belediyesi. Çok net söylüyorum. Bizimle çalışan arkadaşlar var ve noktayı koyuyorum. Ben kentimin planlarının 10, 20, 30, 50 sene sonra insanların bizi sitayişle anacağı, sövgüyle, intizarla değil, hakikaten şükranla anacağı bir kent bırakma adına yaptırıyorum. Bu konuda Mersinliler’in de rahat olmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.
Başkan Seyfettin Atar ise kentte bir değişim rüzgarı estiğini ifade ederek, “Bu kent ilkleri yaşıyor. Pandemi süreci içerisinde zor şartlarda sorunlara müdahale etmek, hakikaten bu farkındalığı oluşturmak çok önem arz ediyor. Değişim başladı kentte, şu anda bütün kentli bu değişimi fark etmiş durumda” diye konuştu.