Haber Global ekranlarında yayınlanan Jülide Ateş'in sunduğu 40 programının bu haftaki konuğu Seda Sayan oldu.
Beni kimse yanlış anlamasın ama pandemi bana iyi geldi. Yorulmuşum. "Ne yapıyorum ben" dedim. Belki de bu durum herkese iyi geldi. Hayatım boyunca çalıştım. Çocuğumun sadece sünnet düğününe katılabildim. Hep anneannesi yanındaydı.
Şanslılar, kendilerini gösterebilecekleri mecralar çoğaldı. Aleyna Tilki'yi kimler yönetiyor bilmiyorum ama doğru yolda gidiyor. Herkes onun kadar şanslı değil. Doğru kullanamayan da var. En büyük hata "Ben oldum" demek. Bir şarkı ile akım yakalıyorlar "Ben oldum" havasına giriyorlar. Sonraki sene ortadan kayboluyorlar. Kesinlikle başına buyruk değil ekiple çalışmalıdırlar.
Ben çocukken de lider ruhluydum. Her şeyi ben yaparım durumu tabiatımdan kaynaklanıyor. Sokakta büyüyen daha erkek çocuk gibi büyüdüm. Erkek gibi diyorlar ama "Kadın gibi kadın" demeleri daha doğru olur. Çocuk yaşta babamla ticaret yaptım. Pazarcı gibi tezgahım vardı. Küçük ve sevimli olduğum için ben den alışveriş yaparlardı. Bir de ben de artık küsmeme başladı. Değişen tek şey bu oldu. Okan Bayülgen geçen sordu "Küstün mü?" hayır ben küsme duygumu kaybettim.
Ben hep affettim. Ama ablam hala affetmedi. Benden çok mezarını ziyaret eder ama affetmedi. Ben o hayattayken de affettim. Ben onu o yaşta anlayabiliyordum. Şimdi depresyon diyorlar bu duruma. Bir çok insan yoksuldu. Biz de yoksuduk. Bu adam neden içip içip zulüm ediyordu? O nedenleri ben o yaşta anlayabiliyordum. Babam hep annemi sokağa atıyordu. Babam annemi aramaya gittiğinde ise ben hep yerini gösteriyordum. Annem bana söylemiyordu gittiğinde. Bu sefer annemden de dayak yiyordum.
Hayır. Benim sesim beğeniliyordu. Allah rahmet eylesin ilkokul öğretmenim elimden tutup radyo imtihanlarına götürmüştü. Öğretmenlerim arkadaşlarım farkındaydı. Evdeki şiddetten kaçmak değil, aksine babam yanımda gelirdi. Babamın devamlı işi olmadı. Para kazanmak için yapıyordum. İlkokulda babamın işini hep değişik yazıyordum. Bir gün pazarda tezgah açıyor, bir gün başka..Biz çok açtık, fakirdik. Biz hiçbir ay kiramızı doğru dürüst ödeyemiyorduk. Geceleri çok kaçtık.
Yanımda çok şeye şahit oldum. Ama kendimi hep korudum bunu aldığım dualara bağlıyorum. Akıllı bir çocuktum. Hedefim vardı benim. Ailemi o çukurdan çıkaracaktım. Şimdi ki gençlere sesleniyorum: Hedef belirlemezseniz, ziyan olursunuz
Hayır. Emel Sayın'a hayran bir kadınım. Kimse bana ona benze demedi. Benim rengim dışında Emel hanıma benzeyen tarafım yok. Emel Sayın daha naif ve kimseye "hayır" demez. Benim tarzım bir kere farklı. Ben Gönül Akkor hayranıydım. Afişlerini öperdim. Gözüm kimseyi görmüyordu ondan başka. Benim Maksim solistliğim Fahrettin Aslan'ın cezaevine girmeden önce başladı.
Bu olay gerçekleştiğinde ben orada yoktum. Şarkı yüzünden olduğunu söylüyorlar. Benim sonradan öğrendiğim Turgut'un "Ben senin abini tanıyorum" demiş. Bu olayın gerçeğini Gönül Yazar bilir. Eylemi yapan kişi de söyledi bu durumun alakası yok diye. Ben İzmir'e kaçmadım. Hiç böyle bir yaşamadım. Çok üzüldüm. Turgut'un oğlu Turgay ile karşı karşıya geldik. Sanıyorum bu olay bir şarkı yüzünden gerçekleşti.
Derin bir dostluğum var. Kibariye başka bir ses Japonlar bile desibelini araştırdı. Kibariye benim assolistimdi ve yalnızdı. Korkardı. Ben cabbar bir kız olduğum için "Sen Kibariye ile kal" dediler. Önce bir otelde kaldık . Sonra eve çıktık. Gönül bağı olarak Kibariye olarak hiç kopmadık. O çok titiz biridir. Yerdeki parkeleri kazırdı. Her gün temizlik yapardık.
Yaptırdığım estetiklere dikkat ediyorum. Bazen kötü yorumlarla karşılaşabiliyorum. Güzel görünmeyi seviyorum. Her eleştirinin altında hayranlık yatıyor. Kadınlar ne kadar acımasız. "Otur artık, git evinde otur, emekli ol" Ben çalışıyorum sen otur diyorum ben de
Aradığın demeliyim. O öyle çıktı bunda bu hata vardı. Gidenin arkasından konuşmadım. Onlar da konuşmadı. İyiliğim olur benim. Düşman olmadan ayrılmayı bilmeliyiz. Sürekli 6 kere evlendi lafı dolanıyor. Kadınlar belli bir mekana gelip başka biriyle çıkıyorlar. Kimse evlenirken ayrılığı istemez. Bir şeyler oluyor. Biyerde kopuyor. Pişmanmıyım. Hiç değilim
Yaptığım hiçbir şeyden pişman olmadım. Ben istedim aynı zamanda istendim. Ben flört etmeyi bilmiyorum. Gidip evleniyorum. Siz aynı evde yaşıyorsunuz o evde evlenmeden ben evlenerek yaşıyorum. Akıllanır mıyım, akıllanmam!
Birlikte olduğum kişi en fazla benim hayatımı yaşar. Ailesine bakan kadınım. Hiçbirinin o niyetle bana yaklaştığına inanmıyorum. İş anlamında yönlendirmişimdir. O niyetle kimse girmedi hayatıma. Hiçbirine bunu konduramam.
Ben yabancı erkekle beraber olamam. Acaba olsa mıydım? Türk erkeği dünyanın her tarafından beğeniliyor. Simitçi de insan ayakkabı boyayan da insan. Çok zengin varlıklı diye bakmayalım.
Sinan'ın eşi Ayşe ile benim sorunum yok olamazda. İki çocuk var öz kardeşler. Benim ayrılığımın nedeni Ayşe olmadığı için sorunum yok. Biz anlaşamadığımız için ayrıldık. Sinan bizim paşamız. Çok iyi bir baba. Oğulcan ile Elif birbirinden ayrılmıyor. Sinan, çocuk doğuralacak en doğru adam. Ayşe ile iyi arkadaşız. Çocuklarımız eşit. Oğulcan ev tutar evini Ayşe dizer.
Belki iyi gelebilir. Bir durdum çünkü. Tek başına yaşamak kötü. Eskiden yardımcım yatılıydı. Şimdi evine gidiyor. Aslında şimdiden sonra lazım. Oğulcan karışmaz.Ben onun ne kadar iyi olmasını istiyorsam o da iyi olmasını ister. Kötü bir şey yapmıyorum ki. Yaşanacaksa yaşanır, evlenecekse evlenilir. Flört falan geçmiş olsun.
Aldatıldım. Bu bir erkeğin de başına gelebilir. Kötü bir şey. Ben iyi tolare edebildim ki, atlattım.
Benim bir tane yavrum var. Belki evlenecek olmayacak.Bunu biz bilemeyiz. Benim kafamda bir gelin modeli var mı.Yok! Oğlumu sevsin yeter. Ben çok eğlenceli bir kaynana olurum. Bana gelin olacak kız bence çok şanslı. Ezgi'yi beğeniyorum. İki yetişkinler. Kendi kararlarını kendi verecek.
Azaldı. Çok fazla kanal var artık. Her yerde ayrı format. Pasta çok dağıldı. Bizlerin de aldığı paralar düştü. Belki az para kazanacağım ama eskisi gibi yorulmayacağım.
Ben 40'lı yaşlara kadar anneme veriyordum kazandıklarımı. Gözümün gördüğü şeylere yatırım yaptım. İyi ki de yapmışım. Keşke oğlum fakir bir kızla evlense. Bütün ailesini okutulacaklar varsa okutulur. Yardım eder. Bir aileye faydası olur. Bu benim isteğimdi. Bu lafım "Fakirleri eleştiriyor" denildi ama bu düşünceden daha güzel bir şey var mı? Oğulcan ne isterse o olacak sonuçta.
Belki bunu Acun da şimdi ilk defa duyacak; Acun’un aldığı kanalı önce ben alacaktım! Acun çok zeki bir adam, Acun’un bir kanalı alması çok daha akıllıca ve yönetmesi daha kolay neden; çünkü Acun’un elinde formatlar var. Kendini update eden, yetiştiren, dünyayı takip eden inanılmaz zeki bir adam Acun. Acun Ilıcalı, benim gördüğüm televizyoncuların içindeki en zeki adamlardan biri. Ben alsaydım zarar ederdim, onun için vazgeçtim. Acun hak etti de, ben onu hep alkışladım, alkışlıyorum. Ben iyi ki almamışım zarar ederdim! Batacaktım, 3 tane evim var onlar da gidecekti!
İstanbul Sözleşmesi'nin iptaline karşıyım. Hatta kadına şiddete cezalar daha ağır olmalı. Özellikle Emine Erdoğan hanımefendinin bu konuya el atmalı. Her gün bir kadın "Öldürülmemi mi bekliyorsun" diye bağırıyor. Bu kadınlar için bir şeyler yapalım. Şimdi gene polis sahip çıkıyor. Biz babamı şikayet ettiğimizde "Kocandır döver" denilip geri gönderiliyorlardı.
Mahkemedeki iyi görüntüsü nedeniyle affediliyor. Bunlara cevap hakkı dahi verilmemeli. Pandemi nedeniyle bir çok şey kaldı. Ben gerekirse Cumhurbaşkanına yalvaracağım. Sadece kadın çekmiyor aile de etkileniyor. Çözüm çok ağır olmazsa sorun kötü yerlere gidiliyor. Af maftan faydalanmamalı bu insanlar.
Asla! Göbeğim çatladı bunları anlatana kadar. O dönem yaptığım program magazin programı değildi. Programıma çıkardığım eşini öldüren o adam şiddetin ortasında büyüyen bir kadın olarak bunu yapmam mümkün mü? Ben orada bu adamı iyi tanıyın bu adam evlenmek istiyor, yüzünü görün diye çıkardım. Ben programımda şiddet uygulayan bir adamı, övmem magazinleştirmem mümkün mü? Aklından zoru olması lazım! Çok insanın da yüzüne tükürüp gönderdiğim oldu.
Ederim. Bunu herkes biliyor. Hiçbir zaman prensesi oynamadım. Sokak jargonum vardır, kimse baş edemez. Bu benim rahatlama şeklim.
O format bana tekrar geldi. O zaman bu zaman mı? Bilmiyorum. Şimdi yaparsam duygu sömürüsü yapıyor derler her şey derler. O zamanki samimiyet sosyal medyadan sonra kalmadı. Kimse kimsenin iyi ve mutlu olmasını istemiyor. Kötülükten besleniyor.
Müge Anlı çok başarılı işler yapıyor. Bir çok konuda dikkati çekti. Esra Erol ve Zuhal Topal da başarılı. Televizyon her yüzü sevmez.
Ben bu saatten sonra kimlere faydalı olabilirim diye düşünüyorum. Seda Sayan tükenmez. Benim girdiğim her yer tıklım tıklım doluyor.
Kesinlikle haksızdı. Çünkü Türkiye'nin 4 büyük kanalında yayınlandı. Ben bunu tavsiye üzerine yaptım. Bu benim ücret almadığım tamamen arkadaşımın tavsiyesi üzerine yaptığım bir şeydi. Ben yanıldıysam 4 büyük haber kanalı ne yaptı? Hiç ihtiyacım yok iken para gelse bile bağışlarım. Oradan geleceklere ihtiyacım yok ki. Ben de kullandım ilacı. Ben bu işin sonuna kadar gideceğim.
Bir ara düşündüm. Teklifler de aldım. Şimdi asla böyle bir şey istemem. Yardımcı olabilirim.
Bazen "Cumhurbaşkanı yalakası" deniliyor. Bir Cumhurbaşkanı sizi davet ediyor. Sadece neden Recep Tayyip Erdoğan konuşuluyor? Turgut Özal'a da yakındım, Tansu Çillere de. Yine çağırsalar yine giderim. Sayın Kılıçdaroğlu çağırdı da gitmedik mi?
Meral Akşener'in bence en büyük gafıydı. "Biz bu sanatçıları tanımayacağız" dedi. Söylediğim lafın arkasındayım "Sayın Kılıçdaroğlu ve Akşener davet etti de gitmedik mi?" Oraya gitmek taraf olmak değildir. Abuk subuk hale getirildi. Siyasetçi değişir, sanatçı durur. Bu o zaman Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olarak görüyorum. Geçmişte onca siyasetçinin davetine gittik. Bunlar konuşulmadı da neden bu davet konuşuluyor?
İkisinin de çocukları var. Çok zor dönemlerden geçtiler. Bu soruyu pas geçiriyorum
Hiç görmedim. Yaradana sığındım. Annemi de böyle tedavi ettim. Sınandığımı düşündüm. Maneviyatım çok kuvvetli olduğu için kendi kendimi ailemi tedavi edebiliyorum. Annem ve kardeşlerimle çok güzel bağım var. Herkes bunu kabul etmiş. Onlar için en iyisini istediğime o kadar eminler ki onlar da böyle hissediyor. Bunu yaşamamız gerektiğine inanıyorum.
Aileme bir şey olması. Öyle büyük korkuları olan bir kadın değilim. Korktuğun başına gelir. Allah'tan da neden korkuluyor bilmiyorum? Sevelim. Allah bizi seviyor.
Çok özlüyorum. Oğluma ilk küfür öğretendi. Osman'ın aklına o dönemlerde yaptığımız programı ben sokmuştum. İlk konuğumuz İbrahim Tatlıses'ti, Avni Özgüler metinleri hazırlıyordu. İbrahim Tatlıses bunu çok beğenmişti. İbo şovda öyle başladı. Osman hayatıma çok şey kattı.
Öyle demeyelim. Bütün ailenin sorumluğunu almak. Bütün sülaleme ben baktım. Oğulcan bunu şanssızlığını yaşadı. Okuldan beni bir gün çağırdılar. Özelilikle annen gelsin demişler: "Oğulcan ile bir sorununuz var mı" dediler. "Hayır" dedim. "Bir şey soruyoruz anneanem anneannem diyor" dediler. "E ne güzel dedim. Anneanesini seviyor. O bakıyor.Çünkü" dedim.
Hiçbir şey. O kadar güzel şekilde geldim ki bu günlere. Onu alkışlıyorum. Güvensizlik sorunum vardı ve en iyi şekle o getirdi beni.
Şarkıcılıktı. Hayallerim bu kadar değildi.
Hiçbir zaman. Ben Alaattin Çakıcı ve Sedat Peker'i mafya olarak görmüyorum. İş insanı olarak görüyorum. Bu kullanılan tabir de hiç hoşuma gitmedi. Onlar benim dostlarım ve öyle görüyorum.
Hiçbir zaman öyle hissetmedim. Çok çalışkanım. "Ben bittim. Eyvah" demedim