HABER

"Şehidimiz 5 çaresiz insana çare oldu"

Bursa'da, geçirdiği kazada şehit düşen ve organları 5 kişiye umut olan motosikletli polis Hayrettin Yılmaz'ın hayattayken gösterdiği duyarlılık, Kırşehir'de organ bağışı kampanyasına ilham kaynağı oldu - Şehit babası Tuncer Yılmaz: - "Ben çocuğumun organlarını bağışlamasaydım hepsi toprak olacaktı ama bugün 5 tane insana hayat verdi. Şehidimiz 5 çaresiz insana çare oldu, umut oldu" - Şehit annesi Sevgi Yılmaz: - "Oğlum bir ay önce geldiğinde bana 'anne ben organlarımı bağışladım haberin olsun' dedi. Ben de 'kıyamam oğlum sana' dedim. 'Anne, lütfen ben kararımı verdim sen de babam da onaylayacaksınız' dedi. Bilmiş yani, vasiyet gibi bir şey yaptı bana"

KIRŞEHİR (AA) - ABDULLAH YILDIZ - Bursa'nın Osmangazi ilçesinde, motosikletli polis timi ile taksinin çarpışması sonucu şehit olan ve organlarıyla 5 kişiye hayat veren polis memuru Hayrettin Yılmaz'ın hayattayken gösterdiği duyarlılık, birçok kişi için örnek oldu.

Kırşehir Sağlık Müdürlüğü, 3-9 Kasım tarihlerinde düzenlenen Organ ve Doku Bağışı Haftası dolayısıyla "Şehit Polis Hayrettin Yılmaz Organ Bağışı Kampanyası" başlattı.

Kampanya kapsamında, kentte düzenlenen etkinliklere katılanlar, şehit polis memurunun bu örnek davranışından etkilenerek organ bağışı kampanyasına katılıyor.

Şehidin babası Tuncer Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 29 yaşındaki oğlunun bir yıl önce organlarını bağışlayarak kendilerini onurlandıran ve gururlandıran bir davranışta bulunduğunu anlattı.

Üç gün yoğun bakımda kaldıktan sonra oğlunun şehit olduğunu belirten Yılmaz, doktorların organ bağışı ile ilgili izin talebini gönül huzuru ile kabul ettiklerini belirtti.

Üç çocuk babası olduğunu ve izni verirken organ bekleyenlerin kendi çocukları olabileceğini düşündüklerini aktaran Yılmaz, şunları söyledi:

"Çocuğumun kalbi, akciğeri, karaciğeri, böbrekleri ve pankreası olmak üzere 5 tane organını aldılar. Nakil alan ikisiyle görüştük. Kalbini alan 21 yaşında, akciğerini alan 50 yaşında. O insanlar bizi aradığı zaman çok mutlu olduk. Acımız bitmez tabii ama bir nebze olsun dindirdi. O insanların acıları sona ermiş. Kalbini alan çocuk 2 yıldır yapay kalple yaşıyormuş ve son haddine gelmiş. Benim çocuğum bunun yaşamasına vesile oldu."

Şehidin organlarının verildiği kişilerle adeta bir aile olduklarını dile getiren Yılmaz, "Oğlumdan sonra birçok kişi organlarını bağışladı. Ruh bedenden ayrıldıktan sonra toprak olacağını biliyoruz. Toprak olmasın, insanlığa hizmet için, çare bekleyen çaresiz insanların çaresi olmak zorundayız. Ben çocuğumun organlarını bağışlamasaydım hepsi toprak olacaktı ama bugün 5 tane insana hayat verdi. Şehidimiz 5 çaresiz insana çare oldu, umut oldu. Onların acılarını dindirdi. Acımızı biraz bu şekilde dindirmeye çalışıyoruz." diye konuştu.

- "Vasiyet gibi bir şey yaptı bana"

Şehidin annesi Sevgi Yılmaz da oğluyla yaklaşık bir ay önce yeğeninin düğününe geldiğinde konuştuklarını ve "organlarını bağışladığını" söylediğini aktardı.

Bu son görüşmelerinde, oğlunun adeta şehit olacağını hissettiğini anladığını belirten Yılmaz, "(Anne ben organlarımı bağışladım haberin olsun) dedi. Ben de 'kıyamam oğlum sana' dedim. 'Anne, lütfen ben kararımı verdim, sen de babam da onaylayacaksınız' dedi. Bilmiş yani, vasiyet gibi bir şey yaptı bana." dedi.

Doktorlar organ bağışı için yanlarına geldiğinde oğluyla yaptığı bu konuşmayı düşündüğünü vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:

"Doktor söylediğinde eşimle göz göze bakıştık ve 'tamam' dedik. Organlar verilecek. Çünkü, çaresizliği biz orada yaşadık. Oğlum yaşarken benim kahramanımdı. Şehit oldu, dünyanın en büyük onurunu bize miras bıraktı. İkinci mirası da arkasında bıraktıkları. Bana söylediğinde özellikle 'kalbimi veriyorum anne, o kişiyi gördüğünde beni göreceksin' dedi. Ben 'dalga geçiyorsun oğlum' falan dedim, kızdı. 'Anne sen beni dinle kesinlikle yok demeyeceksin' dedi. Ben o zaman doktor beye ve doktor hanıma 'özellikle kalbini verileni görmek istiyorum' dedim. Kalbini alanın gözlerini gördüm, aynı benim kara gözlümün kara gözleri. O da zaten benim evladım oldu bundan sonra."

- "Çaresizlik çok acı bir şey. Üç gün yaşadık bu çaresizliği"

Organ bağışının çok önemli olduğuna işaret eden Yılmaz, "Organ bağışı haddinden fazla önemli. O kadar çaresiz, umutsuz insan var ki nefesi veren de alan da Allah. Biz sebep olalım. Çaresizlik çok acı bir şey. Üç gün yaşadık bu çaresizliği. Evladımız organ beklemedi ama yoğun bakım ünitesinin önünde, elimizde imkanlar varken çaresizliği çok yaşadık." değerlendirmesinde bulundu.

Bursa'nın merkez Osmangazi ilçesinde, motosikletli polis timi ile taksinin çarpışması sonucu yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit olan polis memuru Hayrettin Yılmaz'ın naaşı, memleketi Kırşehir'de toprağa verilmiş, organları bağışlanarak 5 hastaya nakledilmişti.

En Çok Aranan Haberler