Şehir Plancısı Ahmet Vefik Alp’ten ‘samsun’ Eleştirisi

Şehir Plancısı Ahmet Vefik Alp, Samsun’da 10 kişinin öldüğü sel felaketiyle ilgili olarak imar planlarını eleştirdi. Alp, “Böyle bir durum ortaya çıktığına göre, bir yerde birkaç kişinin yanlışı var. ‘Ben yaptım oldu’’ zihniyeti devam ediyor ama çevre affetmiyor” dedi.

Şehir Plancısı Ahmet Vefik Alp, Samsun’da yaşanan sel felaketinin ardından gündeme gelen imar planlarıyla ilgili olarak İHA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. Samsun’daki olayın bir benzerinin İstanbul’da da Ayamama Deresi taştığında benzer sıkıntılar yaşandığını hatırlatan Alp, şunları söyledi:

“Karadeniz’de her yıl buna benzer bir faciayı duyuyoruz. Ben hayatını kaybedenlere, özellikle çocuklarımıza, onların ailelerine rahmet, başsağlığı diliyorum. Çok üzülüyorum. Bunun çok ciddi bir hata olduğunu düşünüyorum. Çünkü ne olursa olsun böyle bir durum ortaya geldiğine göre, bir yerde bir kişinin, birkaç kişinin yanlışı var. Biz de ‘Ben yaptım oldu’’ zihniyeti hakim olmaya devam ediyor. Ancak çevre affetmiyor. Yaptığımız yanlışları ama 10 yıl ama 50 yıl sonra çevre bizden alıyor. Hesabını soruyor. Hatta faturayı önümüze getirirken KDV’sini de ilave ederek getiriyor. İmar ve yerleşim planları yapılırken coğrafi durum, topografya, iklim, rüzgar, güneş, su durumları, arkeolojik kalıntılar ve buna benzer faktörlerin tek tek incelenmesi, bunlarla ilgili yetkin kurumlardan görüşler alınması ondan sonra bölgelerin yapılaşmaya açılması gerekiyor. Biz de bunlar yapılmıyor değil, şeklen yapılıyor ama artık otomatiğe bağlanmış bir şekilde bunlar gidiyor. Gerekli ihtimam gösterilmiyor.”

Dere yatakları ve su havzalarıyla ilgili planların en az 50 sene geriye dönük perspektifte hazırlanması gerektiğini vurgulayan Alp, “Bu dere yatağı geriye dönüp baktığımızda en yüksek nereye kadar yükselmiş ve taşmış? En şiddetli yağmurda ne seviyelere çıkmış? İşte bu taşma ve sel planlarında, bunları DSİ’nin hazırlaması gerekiyor, gösterdiği alanların içine kesinlikle yapılaşma hatta peyzaj, park gibi yeşil alanların dahi konuşlanmaması lazım” şeklinde konuştu.

Samsun’daki planları görmediğini anlatan Alp, ancak ortada bir hata olduğunu savundu. Alp, “Biz bir yere şehir planı yaparken tüm ilgili kurum ve kuruluşları görüşlerini istiyoruz. Hepsi eğer olumlu cevap verirse o zaman orada yerleşime giriyoruz. Bir tanesi ‘Hayır burası yanlış’ şeklinde görüş bildirirse, bunu gördüğümüz an da, o işi orada durduruyoruz ve o alanı planımızın dışına atıyoruz. Belli ki Samsun’da, tabi ki uzaktan konuşuyorum hata payımı saklı tutuyorum ama bir olay olduğuna göre, binaların içine kadar su girdiğine göre su taşma planları doğru yapılmamış ve ya hiç yapılmamış ve ya imar planı yapılırken bu planlar dikkate alınmamış, kurum görüşleri iyice irdelenmemiş ve ya sorulmamış” dedi.