Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği Başkanı Murat Ertaş, kentsel dönüşümle birlikte kaybolan eski sokak ve mahallelerin isimlerinin mutlaka yaşatılması gerektiğini ifade ederek, “Eski mahalle isimleri şehrin derin tarihini bugünlere aktaran birer sayfadır.” dedi. ŞEHİRDER Başkanı Murat Ertaş, yaptığı açıklamada şunları söyledi:“Elbette gecekondu mahalleleri bir dönüşümden geçmeliydi; Dönüşümün mekânsal ve mimari yönü ayrı bir konu, ayrıca tartışılmalıdır. Tartışılmayacak bir gerçek var ki yok olan birçok mahallenin, ve sokağın isimleri şehrin hafızasında önemli izler bırakmış tarihi olay ve kahramanları yeni nesillere hatırlatıyordu: Gavurboğan gibi, Kavak Mahallesi gibi, Mirza Mehmet gibi…Kentsel dönüşüm furyası en çok şehrin kadim mahallelerini vurmuştur. Şehrin eski mahalle ve sokak isimleri o şehrin göbek adıdır, hafızasıdır. Hafızasını kaybetmiş bir insan gibi hafızasını, tarihini kaybeden şehirler de ortada kalakalırlar. Kendilerini kaybederler. Eski mahalle, sokak ve meydan isimleri o şehrin dip tarihinin belgeleridir, sosyal hayatının derin izleridir. Ayrıca şehrin kadim nüfus kütükleridir.Kadim şehrimizde bile eskiden 52 mahalle olduğunu bilirdik. Şehrin nüfusu gibi yayılma alanı büyüdü; ama mahallelerin sayısı azaldı. Ocak 2014’e kadar 100 civarında olan mahalle sayısı mahallelerin birleştirilmesiyle şehir merkezinde 16’ya kadar düşürülmüştür. Elbette değişen dönüşen şehirde, terk edilen mahallelerde bazı düzenlemeler yapmak gerekmektedir; ancak bu düzenlemeler yapılırken şehir mimarisinden, tarihi yer isimlerine birçok konuda uzmanlarla ve belki şehrin sakinleriyle istişare etmek gerekirdi.Yapılan düzenlemelerden sonra kadim şehrin tarihinden, sosyal hayatından ve kültür kodlarından ipuçları veren mahalle isimlerinin tabelalardan silinmesi, yeni neslin müstemleke nesli haline getirilmesi demek. Bugün artık olmayan şu mahalle isimleri şehir hafızasında neyi temsil etmekteydi, bir düşünelim: Karaköse, Mumcu, Gez, Şeyhler, Kavak, Çortan, Bakırcı, Kuloğlu, Ayaspaşa, Caferiye, Mirza Mehmet, Taşmescit, Hacıcuma, Emirşeyh, Habibefendi, Mehdiefendi, Eminkurbu, Yeğenağa, Alipaşa, Köseömerağa, Topçuoğlu… Daha niceleri… Her biri, bir mühürdü, şehrin köşe başlarında bu şehrin dünden bugüne kimlere ait olduğunu gösteren tapusu, etiketi… Sokak isimleri başka bir sır taşırdı şehrin uzun hikâyesinden… Hepsi yok oldu, gitti. Bir nesil sonra şehrin evlatları kendi şehrinin mazisini anlamada daha çok yabancılık çekecek.Meselâ “Kavak” eski dilde “gümrük” demek. Osmanlının üçüncü en büyük gümrüğü Kavak Mahallesi, Gölbaşı civarındadır. Kavakkapısı’nın Kavak mahallesiyle ilgisi vardır. Kavağın gümrükle. Gümrüğün Osmanlıyla… Erzurum’a gümrük memuru olarak gelen Evliya Çelebi’yle ilgisi vardır. Gümrük Camisi, hanı ve hamamıyla… Tüm bunları yok etmek, akıl tutulması ve vicdan göçüdür aslında.Meselâ Mirza Mehmet Mahallesi yok oldu. Mirza Mehmet’in Tebriz’le ilgisi vardır Tebrizkapı’yla… Kanunî’yle ilgisi vardır. Kanuni Sultan Süleyman’ın Erzurum’a Tebriz’den sünni ahaliyi getirip yerleştirmesini anlatır Mirza Mehmet.Evet, şehir hafızasızlaşıyor, bizler hafızasızlaşıyoruz. Sokakları kayboldu şehrin, mahalleleri yok oldu. Modernleşme adına, kentsel dönüşüm adına yaptık bunu. Alkışlarla üstelik. Nitelikli göç değil midir bu. Sokaklarımız, sokak isimlerimiz, mahallelerimiz göç etmiş.Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mehmet Sekmen’den kuracağı bir istişare heyetiyle şehrin hafızasını yaşatacak acil çözümler bekliyoruz. Eski mahalle ve sokak isimleri yeni açılacak caddelere, yapılacak toplu konut alanlarına ve sokaklara verilmelidir.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz