ÖMER OLCAY - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminin izlerini sağ bacağındaki 40 şarapnel parçasıyla taşıyan gazi Ahmet Arık, "O gece şehadet şerbetini içemediğim için şehit olan arkadaşımı kıskandım. Cenab-ı Allah bize şehitliği değil, gazi olmayı nasip etti." dedi.
AA muhabirine 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlatan Ahmet Arık, darbe kalkışmasını duyar duymaz abdestini alıp ailesiyle vedalaştığını söyledi.
Arık, arkadaşlarıyla Ulus'ta toplandıklarını, Genelkurmay Başkanlığına kadar "Ya Allah, Bismillah" diye sloganlar atarak yürüdüklerini belirtti.
Ailesiyle vedalaşırken duygu dolu anlar yaşadığını ifade eden Arık, kızının kendisine dışarı çıkmaması için yalvarması üzerine "Kızım, babasız yaşayabilirsin ama vatansız asla yaşayamazsın." diyerek evden çıktığını dile getirdi.
Binanın önüne gittiklerinde uçakların ve helikopterlerin alçak uçuş yaptığını gördüklerini belirten Ahmet Arık, "O gece sokaktaki herkes korkmayı unutmuştu. Yanında arkadaşı düşüp yaralananı diğer arkadaşı alıp götürüyordu. Şehit olan arkadaşım bana dedi ki: 'Bunlar bize silah doğrultmuş, galiba ateş edecekler kenara geçelim.' Biz de bahçede bulunan güvenlik kulübelerini orada siper aldık." diye konuştu.
- "Arkadaşıma yardımcı olamadım"
Arık, darbecilere karşı durmak için sokağa çıkan vatandaşların tek silahının Türk bayrağı olduğuna dikkati çekerek, darbecilerin vatandaşların üzerine silahla gelişigüzel ateş açtıklarını anlattı.
Arkadaşıyla binanın bahçesinde vurulduğunu söyleyen Arık, şunları kaydetti:
"Arkadaşımın bahçe içinde vurulduğunu görünce onu kurtarmak için dışarıdan yardım getirmek amacıyla hareketlendim. Tam o esnada helikopterden açılan ateş sonucu sağ bacağımdan vurulduğumu fark ettim. Bacaklarımı hissetmez oldum ve yere düştüm. Kendime baktım, sağ ayağımdan kan akıyordu. Kalkıp doğrulduğumda yürümeye çalıştım. İki adım gittikten sonra yere düştüm ve kalkamadım. Oradaki vatandaşlar beni hastaneye götürdüler yani arkadaşıma yardımcı olamadım.
O gece şehadet şerbetini içemediğim için şehit olan arkadaşımı kıskandım. Cenab-ı Allah bize şehitliği değil, gazi olmayı nasip etti. Bu madalyayı gururla taşıyoruz. Ben 15 Temmuz 2016'dan bugüne kadar 7 ameliyat geçirdim. Daha da olmam gereken 2 ameliyat var. Ayağımda yaklaşık 40 şarapnel parçası halen bulunuyor. Diz kapağım parçalandı. Şarapneller halen vücudumda duruyor. Diz kapağım yapay durumda. Şu anda kaval kemiğim dağınık. Çok şükür, hayatımızı vatanımızda refah içinde sürdürüyoruz."
Hayatında 15 Temmuz'dan sonra birçok şeyin değiştiğine dikkati çeken Arık, çalıştığı kurumdan emekli olduğunu ve nisan ayından itibaren Altındağ Belediyesi Şehit ve Gaziler Şube Müdürlüğü bünyesinde kurulan komisyonda çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.
Gazi Ahmet Arık, sözlerini şöyle tamamladı:
"15 Temmuz karanlık bir geceydi. O geceyi Allah bir daha ülkemize yaşatmasın. Bizler gördük, bizden sonraki nesiller bir daha o günleri görmesin. Ben bu ülke için bacağımı vermişim, hiç önemi yok. Ben canımı vermeye hazırım. Ailecek buna hazırız. Allah Cumhurbaşkanımızı başımızdan eksik etmesin. Benim ömrümden alsın, onun ömrüne katsın."