YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Şeker Hastalarında Nasırlara Ve Ayak Yaralarına Dikkat

25 yıllık şeker hastası Ali Oğur ayağındaki küçük bir yaranın kurbanı oluyordu. Kısa bir sürede...

Şeker Hastalarında Nasırlara Ve Ayak Yaralarına Dikkat

25 yıllık şeker hastası Ali Oğur ayağındaki küçük bir yaranın kurbanı oluyordu. Kısa bir sürede kangrene dönüşen bacak için kesilecek denildi. Ancak son çare olarak geldikleri Kalp Damar Cerrahı Doç. Dr.Yusuf Kalko bacağı kurtardı. Kalko, ”Şeker hastaları küçük yara ve nasırları önemsemeli çünkü bunlar diyabetik ayak dediğimiz damar iltihaplarına dönüşüyor. Zamanında müdahale edilemezse bacaklar kangrene dönüşüyor” diye uyarıda bulundu.Boyun damarları da tıkalı olan ancak “Şah damarıma dokundurtmam” diyerek daha önceki tedavileri reddeden Ali Oğur, Kalko’dan bacağından sonra şah damarını da tedavi etmesini istedi ve başarılı geçen ameliyatın ardından sağlığına kavuştu. Yusuf Kalko ise diyabet hastalarını damar sertliğine karşı uyararak, "Hayatınızda bir kez dahi olsa mutlaka bir doktora görünüp damarlarınızı kontrol ettirin. Damar hastalıkları diyabet hastalarında daha ağır seyrediyor” Dedi.Bir yıl içerisinde defalarca ameliyat geçirdiğini ifade eden Ali Oğur, “Son bir yılım hastanelerde geçti. Önce kalbimden bypass ameliyatı oldum. Uzun süre yoğun bakımda yattım. Kısa bir süre sonra ayak başparmağımda çıkan küçük bir yara parmağını kömürleştirdi. Ameliyata alındım ve parmaklarım alındı. Bende ondan sonra ameliyathane ve yoğun bakım korkusu oluşmaya başladı. Tekrar hastaneye düşmemek için dua ederken bir gün alışveriş dönüşü yokuş yolda ayağım kaydı ve düştüm. Ayağımda terlik vardı, bu arada ayağımın altından yaralanmışım. Ağrı sızı hissetmediğim için çok sonra yarayı fark edebildik. Hemen doktora gittik ve tedaviye başlandı. Bu sefer pansuman sırasında yara bandı derimi çizdi. Ne olduğunu anlayamadan açık yaraya dönüştü, bacağım mosmor oldu. Tekrar doktora gittiğimizde bu bacak kurtulmaz dediler. Birkaç hastaneye daha danıştık ancak sonuç aynıydı. Çocuklar bu konuya rıza göstermedi ben de istemiyordum çünkü çok ciddi yoğun bakım korkusu yaşıyordum. Son çare Yusuf beye danışalım dediler. Muayeneden sonra, doktor, 'Bu bacakta umut var. Ama kesin iyileşir diyemem. Bunun için uğraşacağım' dedi. Çocuklar inanmış ikna ettiler beni de ameliyatı kabul ettim çünkü başka çarem yoktu. İyi ki de etmişim. Bacağım yerinde duruyor, topuğum ve ayağımın yarısı hala bende. Bu benim dönüm noktamdır. Bu ameliyattan sonra şah damarımdaki tıkanma ile ilgili de içim rahatladı. 1 hafta sonra da şah damarı ameliyatı yaptı Yusuf bey. Baş dönmelerimden de kurtuldum şimdi” dedi.Ali Oğur’un durumunu değerlendiren Doç. Dr. Yusuf Kalko, ”Hasta bize geldiğinde enfeksiyon çok ilerlemişti, tansiyonu ve şekeri çok yüksekti. Kalp ve böbrek yetmezliği vardı. Bu hastanın bacağını kurtarmak bir yana hayati tehlike doğurabilecek riskli bir hastaydı Ali bey. Önce değerlerini düzenledik ve antibiyotik tedavisine aldık birkaç gün sonra da ameliyatı gerçekleştirdik. Zor ama başarılı bir operasyon oldu. Bacağa dokunmadık topuğun altından sorunlu bölgeyi aldık” dedi. Tüm diyabet hastalarının ayağının kesilmemesi gerektiğinin de altını çizen başarılı cerrah, ”Enfeksiyonun kemiğe işlemesi ve kangrene dönüşmesi durumlarında kesmek zorundayız. Ancak bunu yaparken de mümkün olduğu kadar aşağıdan yapmaya çalışıyoruz. Fakat tüm enfeksiyonlu bacaklar kesilmemeli. Şansı yok denilen çok hastayı kurtardık bu şekilde. Hastaya ilgi ve motivasyon da çok önemli. Çünkü başarılı operasyonlar sadece bizim değil hastanın da başarısı aynı zamanda" dedi.Erken tanı ve tedavilerin önemine değinen Doç. Dr. Yusuf Kalko, ”Şeker hastaları şikayeti olsun ya da olmasın her gün ayaklarını mutlaka kontrol etmeli ve nemlendirici kremle masaj yapmalı. Bu ampütasyon risklerini ortadan kaldıracaktır. Basit ilaç tedavileri ve basit yara bakımları ile sorunu çözecektir“ dedi.Şeker hastalarının damar sertliğine karşı da uyanık olması gerektiğini ifade eden Kalko, ”Bu hastaların hayatlarında en az bir kere doktora başvurup damar kontrollerini mutlaka yaptırmaları gerekir. Çünkü diyabetiklerde damar sorunları daha ağır seyrediyor. Ali beyde de 1 yıl önce kalp sorunu ile başlamış damar sertliği, bize geldiğinde boyun damarı da tıkalıydı. Lokal anestezi ile inme cerrahisi operasyonu yaptık ve damarı kapattık. Şimdi durumu gayet iyi” dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler