Sel felaketinin yaraları sarılmadı
VAN (İHA) - Van'ın Özalp İlçesi'nde, hafta başında yaşanan ve 2 ev, 2 ahırın tamamen yıkılmasına, 12 büyük ve küçükbaş hayvanın telef olup 200 bin hektar ekili arazinin sular altında kalmasına sebep olan sel felaketinin yaraları sarılmayı bekliyor.
Pazartesi günü öğleden sonra başlayan ve yaklaşık 2 saat devam eden sağanak yağış, Aşağı ve Yukarıakçagüller köyleri ile Haciali Köyü'nde etkili oldu. Yukarıakçagüller Köyü'nden Mehmet ve Cemşit Yağız isimli kardeşlere ait olan evler ile ahırlar tamamen yıkıldı. Yağız kardeşlere ait ahırlarda bulunan 12 büyük ve küçükbaş hayvan telef oldu. Üç köyde 200 bin hektar ekili arazi ile çayır, sel suları altında kaldı. Sel sularının yıktığı taş ve beton ile yapılı evlerin çatıları ve döşemeleri ise bir kilometre uzaklıkta bulunan araziye kadar sürüklendi. Evde bulunan eşyalar ile ev halkına ait olan giysiler de arazide köylüler tarafından toplandı. Selden dolayı araç trafiğine kapanan köy yolunu temizleme çalışmaları köy hizmetleri ekipleri tarafından sürdürülüyor.
Evleri yıkılan Mehmet ve Cemşit Yağız, 25 kişilik aileleri ile birlikte 4 günden beri gece ve gündüz dışarda kaldıklarını belirtti. Sel sularından kurtardıkları halıyı gölgelik yaparak çocuklarını güneşten korumaya çalışan Yağız kardeşler, köy muhtarı Abdulkerim Koçhan ile birlikte Özalp Kaymakamı Mehmet Yıldız'dan çadır istediklerini, ancak kendilerine çadır verilmediğini iddia etti. Yağız kardeşler, hiçbir eşyalarının kalmadığını, köylüler tarafından verilen ekmek ve yiyecekler ile idare ettiklerini söylediler.
Hasar tespiti için kaymakamın, Hacıali Jandarma Karakol Komutanı'nı görevlendireceğini belirtmesine rağmen hiç kimsenin kendilerine sahip çıkmadığını belirten Cemşit Yağız, "Ben dağda ot biçiyordum. Köylülerin haber vermesi ile koşarak geldim. Köylüler ile birlikte çocukları evden çıkararak kurtardık. Ancak evde hiç bir eşyayı kurtaramadık. Bütün eşyalarım sel suları ile birlikte gitti. Bir kaç gündür böylece perişan bir şekilde ortalıkta kaldık. Bizi hiç kimse sormuyor. Kaymakamdan çadır istedik. Çadırın olmadığını söyleyerek vermedi. Bize yardım etmelerini istiyoruz. Eğer gece olsaydı ne ben ne de çocuklarım kurtulamazdık" diye konuştu.
İlçe Kaymakamı Mehmet Yılmaz, yaşanan sel felaketinden haberinin olduğunu, hem işlerinin yoğunluğundan hem de olayda can kaybı olmadığı için olay yerine gitmediğini söyledi. Yılmaz, yıkılan 2 evin felaket sayılmadığını ve kendilerinde de olmadığı için çadır vermediğini belirtti. Kaymakam Yıldız, Mehmet ve Cemşit Yağız isimli kardeşlerin köy muhtarı ile birlikte kendisini ziyaret ettiğini ve olayla ilgili bilgi verdiğini söyleyerek, "Salı günü her 2 kardeş muhtar ile gelip beni ziyaret ettiler. Her ikisine de cuma günü yapılacak olan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın yönetim kurulu toplantısına kadar yetecek miktarda çay, makarna, yağ, şeker gibi temel gıda maddesinden oluşan 40 milyon liralık paketler hazırlatarak verdik. Cuma günü yapılacak olan toplantıda da bu ailelere bir miktar para yardımı yapmayı düşünüyoruz. Yıkılan evlerin hasar tespit çalışmalarını da yapmak için Bayındırlık İl Müdürlüğü'ne yazı yazdık. Arazi hasar tespitini yapmak için de 70 bin nufüslu ilçede sadece bir ziraat teknisyeni vardır. Bugünlerde yaşanan sel olayların fazla oluşundan dolayı gecikmiş olabilir. Vatandaşlarımızın evi yıkılmaş, ancak bu vatandaşlarımız açıkta değildirler, bunların köyde akrabaları vardır. Açıkta değildirler. Geç de olsa bunların yaraları sarılacaktır" şeklinde konuştu.
