AYDIN (İHA) - Son yılların en büyük sel felaketini yaşayan Kuşadası'nda zararın 50 trilyon liraya yaklaşacağı belirtildi. Kuşadası Belediye Başkanı Fuat Akdoğan, yaşadıkları felaketle ilgili bir durum değerlendirmesi yaptı. Başkan Erdoğan, şunları söyledi:
"Kuşadası yine de ucuz kurtuldu. Alabileceği yaranın en hafifini aldı. Çünkü 3.5 yıldan bu yana geçmiş yönetimlerin altyapı yanlışlarını düzeltmeye uğraşıyoruz. 9 adet dere yatağı kapatılmiş. Su mecrasını bulamıyor. Bu nedenle de önüne gelen her şeyi yıkıp geçiyor. Şimdi ilk işimiz Türkmen Deresi'ni açmak olacaktır. Kuşadası'nın afet bölgesi ilan edilmesi için başvuruda bulunduk. Hasar tespit çalışmalarımız devam ediyor. Esnafımızı ve vatandaşımızı mağdur etmemek için devletten yardım bekliyoruz. Şu anda ön tespitlerimiz sonucunda yalnız kamu zararı 40 trilyon lirayı bulmaktadır. Esnafın ise 10 trilyon lira civarında zararı bekleniyor.Yani yaklaşık 50 trilyon liralık bir zarar ile afet Kuşadası'nı vurmuştur" dedi.
"YALNIZ ESNAFIN ZARARI 8 TRİLYON" Kuşadası Ticaret Odası Başkanı Ali Ergül'ün beyanına göre, yalnız esnafın zararının 8 ila 10 trilyon lira arasında olduğu, oluşturulan kriz masasına henüz kesin rakamların ulaşmadığı ancak zararın 50 trilyon lira civarında olabileceği belirtildi.
Kuşadası Ticaret Odası Başkanı Ali Ergül zararın beklenin üzerinde olmasının nedenini, "Kuşadası'nda bulunan derelerin doğal yataklarının değiştirilip 6-7 noktasının birleştirilerek tek bir noktaya bağlanıp, yol altından üstelik de daraltılarak geçirilmesi, bu felaketin baş nedenidir. Doğal olarak su, meyil farkı ile denize akmak istiyor, ancak, yer bulamadığı için, evlere işyerlerine doluyor. Meydana gelen basınç ise asfaltları, yolları patlatıyor. Özellikle İnönü Bulvarı'nın ve Kemal Arıkan Caddesi'nin, önlerinin denize açılması gerekiyor. Ayrıca bu caddeler üzerindeki bodrum katlarının iptal edilmesi de gerekiyor" diye açıkladı.
Zararın oda tarafından yapılan tespitinde sadece esnaf açısından 8-10 trilyon lira arasında olduğunu belirten Ergül, "Bu nedenlerle, Kuşadası'nın bakanlıkça ve acilen afet bölgesi ilan edilmesini talep ediyoruz, 500'ün üzerinde esnafımız büyük zarar içindedir. Esnafımızın vergi ve banka borçlarının, bir süreliğine de olsa durdurularak takside bağlanması gerekiyor" dedi.
Bir başka olumsuz durumun ise Kuşadası turizminin felaketten kötü etkilenmesi olduğunu belirten Ergül, "Şu anda zengin turistin beklediği bir dönemdir. Bazı turistik otellerimizi de maalesef su basmış ve trafolar su altında kalmıştır. Ülke turizmi için bu da büyük bir yaradır" diye konuştu.
"DOĞA İNTİKAM ALDI" Mimarlar Odası Temsilcisi Mimar Mine Şavkay ise görüşlerini şöyle dile getirdi:
"Kuşadası'nda maalesef doğal örtü yaralanmış ve intikamını almıştır. Kuşadası'nın engebeli bir arazi içinde olması sonucunda, yamaçlardan süzülen su hızla aşağı, kent merkezine inerek, akacak yer bulamadığı için evlere ve işyerlerine dolmuştur. Derelerin geçmiş yönetimler tarafından kapatılıp ve daraltılması sonucu, bu felakete zemin hazırlanmış ve zararları bu boyutlara varmıştır. Ayrıca yol kenarlarındaki su mazgallarının genişletilerek büyütülmesi sağlanmalıdır. Şehre girişte bulunan kordon boyundaki iki şeritli yolun evlere bakan tarafı alçak, denize bakan tarafı ise yüksektir. Oysa suyun denize akış yapabilmesi için bunun tam tersi olması gerekir. Orta refüjlerin açılması gerekir. Su geçitleri olmadığı için sellerde, su baskınları meydana geliyor. Yılların hatalarının birikimi bu sonuçları doğuruyor. Kuşadası'nın acilen yapılandırma çalışmalarını ele alarak bu gibi felaketlerin önleminin alınması gerekiyor."
"99'DAKİ FELAKETTEN DERS ÇIKARILMADI" Kuşadası Mühendisler Odası Başkanı Yüksek Mühendis Yusuf Güneş ise "1986 - 87 yıllarında Belediye Başkanı Engin Berberoğlu ve yönetimi, tüm uyarılarımıza rağmen, Türkmen Mahallesi'ndeki ana dereyi kapatmış, Cumhuriyet ve İkiçeşmelik Mahalleleri'ndeki dere üstlerine ise yerleşim alanları açtırmıştır. Doğal afetleri bildiğini her fırsatta dile getiren Berberoğlu'na, bu dereleri kapatmamasını, oda olarak defalarca söylemiştik. 1989' da ise bu kez dönemin belediye başkanı Lütfi Suyolcu da dere kapatma işlemlerine devam etmiştir. Şevki Hasırcı Meydanı'ndan dere döndürülerek, mezarlıktan geçirilmiş, asayiş şubesinin bulunduğu mevkideki dereye bağlanmıştır. Bu konuda da dönemin yönetimini uyarmamıza rağmen, odamız yine de dinlenmemiştir. İşte bütün bunların sonucu yapılan yanlış işler Bugünkü ortamı hazırlamıştır" dedi.
"99 yılında Kuşadası böyle bir felaketi yaşadı, bundan bir ders çıkarılmaması da şaşırtıcıdır. Bundan sonra ise derelerin acilen açılmalı, yedi derenin projesi, yeniden düzenlenmelidir" diyen Güneş, "Bu projeler gerçekleştirilmez ise doğa intikamını almaya devam edecektir. Kuşadası Mühendisler Odası olarak Kuşadası'nın acilen afet bölgesi kapsamına alınması ve devletin buraya maddi ve manevi olarak el atması gerekmektedir" diye konuştu.
Kuşadası Kaymakamı Hayrettin Altınok ise yetkili ağızların görüşlerine katıldığını ve bu hasarın bu derecede yüksek olmasının tamamen derelerin kapatılması ile ilgili olduğunu söyledi.