Selma Ann Desmond'un isminin açıklanmasını istemeyen yakın dostu, Ali Taran'ın neden cenaze evine hiç girmediğini açıkladı
Önceki gün hayatını kaybeden Selma Ann Desmond'un son vasiyeti "Ali ölüme de cenazeme de gelmesin" oldu. 24 yıllık eski eşinden helallik almak isteyen Taran bu isteğin geri çevrilmesi üzerine Levent'teki cenaze evine hiç girmedi. Ünlü reklamcı Ali Taran'ın 24 yıllık evliliğin ardından geçen Haziran'da boşandığı Selma Ann Desmond önceki akşam vefat etti. 4 yıldır kanserle boğuşan Desmond'un son anlarında yanında olan isim ise oğlu Kuzey oldu. ABD'deki eğitimine, annesinin rahatsızlığının artması nedeniyle ara vererek Türkiye'ye gelen Kuzey Taran acı haberle yıkıldı.
Desmond'un vefatının duyulmasıyla da Levent'teki dairesi aralarında Acun Ilıcalı, Gökhan Şükür, Helin Avşar gibi bir çok ünlü ismin akınına uğradı. Ali Taran'ın gelmediği evden cenaze aralarında Gökhan Şükür'ün de bulunduğu 7-8 kişilik bir grup tarafından çıkartıldı. Desmond'un cenaze töreni bugün Levent Camii'nde kılınacak cuma namazının ardından Ulus Mezarlığı'na defnedilecek.
"ALİ GELMEDİ ÇÜNKÜ..."
Selma Ann Desmond'un son günlerini isminin açıklanmasını istemeyen yakın dostu Vatan gazetesine şu sözlerle anlattı:
"Selma 4 yıldır kanserle mücadele ediyordu. Meme kanseri ardından karaciğer... Durumu gitgide kötüye gitmeye başladı. Karnı iyice şişmişti, vücut su topluyordu. Hastalık siroza çevirmişti. Selma öleceğini hissetti ve 'Oğlumu çağırın, öleceğimi hissediyorum" dedi. Zaten doktorlar da durumun ciddi olduğunu söylüyordu. Oğlu geçen hafta New York'dan apar topar İstanbul'a geldi. Hatta Kuzey'i havaalanında Selma karşıladı. Oğlu hep annesinin yanındaydı. Son iki güne kadar da şuuru hep açık, oğluyla konuşuyordu. Sonra ağrıları arttı ve morfin verilmeye başladı. Son dakikalarında da huzur içindeydi. Ağrısı sancısı kesilmişti, yüzüne huzur çöktü. Melek gibiydi. Ali ise Selma'nın durumuyla ilgili bilgiyi oğlu Kuzey'den aldı. Çünkü Selma onun eve gelmesini istemiyordu. Hatta 'Ali benim ne ölüme ne de cenazeme gelmesin' dedi. Bu yüzden de Ali onu dinledi ve eve hiç gelmedi. Ama ne olursa olsun kimse Ali'ye de haksızlık etmesin. Ali, Selma'nın hastalığının ilk 3 yılı ona bebek gibi baktı."