Sema öğretmenin ölümüne neden olmuştu, ifadesi ortaya çıktı: Yol çok karanlıktı

Kaza, 16 Aralık günü saat 19.00 sıralarında, Muğla- Antalya yolu Örnekköy kavşağında meydana geldi. Şehit Öğretmen Sezgin Keçeci Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin müdürü olan öğretmen Sema Güler, Muğla Büyükşehir Belediyesi'ne ait, Nurcan Ballı (41) yönetimindeki 48 EB 010 plakalı halk otobüsünden indi. Bu sırada şoförün hareket ettirmesiyle Güler, otobüsün altında kaldı. Ambulansla hastaneye kaldırılan Güler, hayatını kaybetti. Güler'in cenazesi, Antalya'da toprağa verildi. Gözaltına alınan şoför Nurcan Ballı da tutuklandı.

'HER GÜN HALK OTOBÜSÜYLE GİDİP GELİRDİ'

Savcılıktaki ifadesi ortaya çıkan Nurcan Ballı'nın, 4 yıldır Muğla Büyükşehir Belediyesi'nde ağır vasıta şoförlüğü yaptığını belirterek, "Ula'dan Sema Güler'i yolcu olarak duraktan aldım. Dolmuştaki yolcuları tek tek inecekleri yerde bıraktım. En son 2 yolcum kaldı. Birisi vefat eden kişiydi, diğer yolcu Çörüş Mahallesi'nde indi. Sema Güler dolmuşta tek kaldı. Tek kalınca sürücü koltuğunun arkasına geldi ve sohbet etmeye başladık. Köyceğiz'de kaldığını söyledi. Ula'da hastane olmadığı konusunda konuştuk. Her gün halk otobüsüyle gidip gelirdi, aynı güzergahı kullanırdı. Sima olarak tanırdım hatta 'Burası çok karanlık neden Kızılyaka'da inmiyorsunuz?' diye sordum. Orada otobüsün çok kalabalık olduğunu söyledi" dediği öğrenildi.

'KENDİMİ KAYBETTİM, HATIRLAMIYORUM'

Güler'in Çörüş Mahallesi Antalya yolu kavşağında inmek istediğini belirten Ballı, şunları söyledi: "Köyceğiz'e gidecekti. Bu sırada kırmızı ışık yanıyordu. 'İyi akşamlar' dileyince teşekkür ettim, otobüsten indikten sonra kapıyı kapattım. Yeşil ışık yandı. Ambulans gelir diye soluma baktım, yol temizdi. Bulunduğum kavşak, ışıksız ve çok karanlıktı. Aracım ile hareket ettim. Kavşağa yaklaşacağım sırada aracın arka sağ tarafında bir şeyin üzerinden geçtiğimi hissettim. Döner kavşakta durdum. Köyceğiz istikameti üzerindeki kavşakta duran bir aracın ışığı sayesinde yerde, motosiklet kaskı gibi bir şey gördüm. Bir çocuk bana 'Abla sen mi çarptın?' diye sordu. Arkada ne olduğunu sordum. Bu sırada birkaç kez yeşil ışık yandı. Şefimi arayarak bir şeye çarptığımı, neye çarptığımı bilmediğimi ve yardım etmesi gerektiğini söyledim. Aracı kavşaktan alarak müsait bir yere çektim. Çocuk arkaya bakmaya gitti. Bu sırada araçlar durdu, kalabalık olmaya başladı. Çevredekiler bir kadına çarptığımı söyledi. Sonrasını hatırlamıyorum. Çünkü kendimi kaybettim. Kazanın nasıl olduğunun bilincinde değilim. Yol çok karanlıktı, anlamakta güçlük çekiyorum ve üzülüyorum. Meydana gelen olayda herhangi bir kastım yoktur."

(DHA)