HABER

"Sen kimsin be ?"

DTK'nın 'demokratik özerklik' ilanı MHP'li Oktay Vural'ı çok kızdırdı.

"Sen kimsin be ?"

Vural, TBMM’de düzenlendiği basın toplantısında, 13 askerin şehit olduğu Diyarbakır’daki terör saldırısını değerlendirdi.

Şehit olan askerlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı dileyerek sözlerine başlayan Vural, "Bu şehitler, TBMM’nin manevi şahsiyetine emanet edilmişti ama maalesef Türkiye Cumhuriyeti Devleti, askerlerimize sahip çıkma iradesi gösterememiş, terörle mücadele etmek yerine müzakere arayışları sonucunda böyle bir hazin tablo ortaya çıkmıştır" diye konuştu.

[

****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/13-sehit-icin-toren-duzenlendi-13-sehit-icin-toren-duzenlendi/8163/210398/sayfa/1/)

[**

**](https://www.mynet.com/pkk-hain-saldiriyla-ilgili-aciklama-yapti-110100582081)

[

****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/silvanda-13-sehit-er-ufuk-basari-konya-/8160/210299/sayfa/1/)

[

****](https://www.mynet.com/sehit-askerlerin-kimlikleri-belirlendi-110100581996)

[

****](https://www.mynet.com/bakan-sahine-o-iddia-soruldu-110100582031)

[

****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/hain-tuzak-diyarbakirda-13-sehit/8159/210265/sayfa/1/)

Şehit ailelerinin ocağına düşen ateşin aslında her yere düştüğünü anlatan Vural, kelimelerle ifade edilemeyecek kadar hazin bir tabloyla karşı karşıya kalındığını söyledi.

Terörün 2002’de bitirildiği görüşünü dile getiren Vural, "İmralı’daki odasında bile yolunu bulamayan bir terör örgütü elebaşısı bugün Türkiye’ye yol haritası sunabilmekte, Türkiye Cumhuriyeti Devleti hükümetiyle birlikte bunla müzakere yapabilmektedir. Gazeteciler gidiyor ağacın altında görüşmeler yapıyor utanmadan, sıkılmadan ama terör örgütü kalleşçe arkadaşlarımız vurmaya devam ediyor" dedi.

"Terörle mücadele edenlerin horlandığını, suçlandığını, terörle haklı mücadelenin gayrimeşru gibi gösterildiğini" öne süren Vural, şöyle devam etti:

"Bu tablodan utanmıyorlar mı 9 yıldan bu yana ülkeyi yönetenler? ’Türkiye’de güzel şeyler olacak’ diyerek adım atanlar bu tablodan utanarak televizyonun karşısına çıkmasalar daha iyi olacak. ’Terörle mücadele edin’ dedik.

’Statükocu’ bunlar dedi. ’Müzakere değil mücadele edin’ dedik. ’Bunlar kandan besleniyor’ diye ilan ettiler. Şehitlerimizin kanı yerde dururken, İmralı ile müzakereler yapılabilmekte oradan çözüm arayışlarına girilerek, terör örgütünün siyasal amaçları meşrulaştırılmak istenmektedir. Bir ülkenin birlik ve beraberliğini korumaya çalışmak bu kadar horlanır mı? Herkes kendine gelsin. Bugün gelinen noktada 2002’de sıfırlanmış terör azdı. Hangi çözüm diyorsunuz? Ağzınızdan baklayı çıkarın. ’Çözüm’ diyerek ülkenin çözülmesini, terör örgütünün siyasal amaçlarına ulaşmasını sağlayacak hususları terör yoluyla hazmettirmek
istiyorsunuz."

"Kan üzerinden utanmazca açılım pazarlaması yapıldı. Kan üzerinden çözüm zorbalığı yapılıyor Türkiye’ye" diyen Vural, "Ya milli kimliğinden vazgeçersin ya da terör devam eder" şeklinde "kirli pazarlıklar" yapıldığını öne sürdü.

"Karnınızdan konuşmayın ey Cumhurbaşkanı, ey Başbakan. Neymiş sizin çözümünüz?" diye soran Vural, sözlerine şöyle devam etti:

"Söyleyin bu çözümü. Devleti yönetenlerin garabet, gaflet örneği açıklamaları, polisin, askerin terörle mücadele azmini kırıyor. Halkın bu kadar desteğini alan bir hükümet, bugün terörle mücadele konusunda kendisine oy verenlerin iradesine karşı ellerini, kollarını bağlı tutmaya devam etmektedir. Hakkını verin o yüzde 49,8’in. Bu kadar güç var arkanızda, millet var. Yeter artık. Şu hükümetin programında terör diye bir sorun yok. Genel Başkanımız, ’terörlü mücadele konusunda bir laf yok’ diyor. Terör, ülkenin önemli sorunu değilse neden açıklamalar yapıyorsunuz? Niye ’çözüm’ diye adımlar atıyorsunuz.

Sorun varsa mücadelen nerede?
Bu ülkenin birlik ve bütünlüğünün tehlikede olduğu bir dönemde hepimizin birlikte, birlik ve bütünlüğe kastedenlere karşı ortak bir tavır almamızdan Başbakan neden rahatsız oluyor? Al sana 13 tane şehit işte. Yüzün kızarıyor mu? ’Şehitler besleniyorlar...’ diyor. Bizi eleştiriyor. Şehitler bu ülkenin birlik ve bütünlük azmini, inancını besler."

"DEVLET, HÜKÜMET AKLINI BAŞINA ALSIN"

"Terörle mücadelenin rafa kaldırıldığı" görüşünü savunan Vural, "hükümetin Anayasa’nın kendisine verdiği görevi reddettiğini" öne sürdü.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, "Tüm siyasal aktörler terörü dışlamalıdır" sözlerine değinen Vural, "Tüm siyasal aktörler’ diyerek neyi kastediyorsun? Cevap kime, mesaj kime? Cumhurbaşkanlığı makamına çağırdıkların, umutla gönderdiklerin, ’çok güzel şeyler olacak’ dediklerin mi acaba? Kan üzerinden siyaset yapmak isteyenleri tüm millet biliyor da... Adını koy. Ben de diyorum ki, tüm devletin aktörleri terörü dışlasın, terörle müzakere etmeyin, PKK, İmralı ile müzakere etmeyin. Elinize verilen kanuni yetkileri kullanın, terörü dışlayın ey Cumhurbaşkanı, Başbakan..." diye konuştu.

Açıklamalarda yer verilen "terörlü etkin mücadele kararlılıkla sürdürülecektir" sözlerini anımsatan Vural, "Bana biri söylesin, bu etkin mücadele nerede sürdürülüyor. İmralı’daki örgütü yönetiyor, Kandil örgütü yönetiyor. Örgüt sigara ve akaryakıt kaçakçılığından palazlanmaya devam ediyor. Türkiye terörle mücadele ediyor öyle mi? Kimi kandırıyorsunuz?" diye sordu.

"Hükümete defalarca sınır ötesi operasyon için yetki verildiğini" ifade eden Vural, "bu yetkinin neden kullanılmadığını" sordu. Bunun bir anayasal suç olduğunu savunan Vural, şöyle konuştu:

"Yetki hükümetin elinde ama hükümet programı, ’terörle mücadele yok, müzakere var’ diyor. Yeni atanmış İçişleri Bakanı şöyle diyor; ’Niyetini bozmuşlara iyiniyetle yaklaşmanın yanlış olduğunu görmemiz gerekiyor.’ Hükümetin politikalarının yanlış olduğunu ifade ediyor. ’Herkes aklını başına alsın’ diyor. Herkese söyleyeceğine siz aklını başınıza alın. Devlet, hükümet aklını başına alsın; yetkisini, iradesini kullansın. Her bir tavizin terörü, her terörün de bir tavizi doğurduğunu görmek gerekir.

Bu nasıl devlet? ABD, Pakistan’da Bin Ladin’i buluyor, naklen izliyor. Bizim hükümetimiz Kandil mülakatlarını gazeteden okuyarak, ondan hikmet çıkarmaya
çalışıyor. Bundan daha büyük bir zül olabilir mi? Utanmadan, sıkılmadan bir de ’demokratik özerklik’ ilan ediyor. Sen kimsin be? Rezalete bakın. İnsanların kanını donduran gelişmeler.

Bu coğrafyada doğusuyla batısıyla, kuzeyiyle güneyiyle hangi etnik kökenden olursa olsun Türk milletinden başka bir milletin varlığı söz konusu değildir. Hepimiz Türk milletinin cevherleriyiz. Hiçbir insanını etnik kimliğine, diline göre ayırmadan bir tek Türk milletinin statüsü vardır. Bu milletin birliğini kimse bozamaz. Ne bir çakıl taşından ne insanından vazgeçeriz. Sayın Başbakan kızıyor ama inadına diyorum ki, şehitler ölmez, vatan bölünmez."

En Çok Aranan Haberler