Şener Üşümezsoy Burdur Gölünde Yüzdü

İstanbul Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Şener Üşümezsoy, Burdur Gölü’nün kurumasına dikkat çekmek amacıyla Su Sporları Kulübü İskelesi’nde göle girdi.

Burdur Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Mehmet Oral ile Burdur Gölü’nün kıyısında gezerek inceleme yapan Prof.Dr. Şener Üşümezsoy, daha sonra göle girdi. Baharın ilk günü sıcak havanın etkisiyle bir süre yüzen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Burdur Gölü’nün çekilmesiyle kıyıda bulunan tüm canlıların kuruyarak öleceğine dikkat çekti.

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, 1982 yılında Burdur’da askerlik yaptığını belirterek "Kar yağdığı zaman Burdurlular bilir, Kars’ın soğuğundan daha soğuk oluyordu. Ben de moral olsun diye arkadaşlarıma bayrak ve flama taşıyor, karda koşuyordum. O zaman ben Burdur Gölü’nde yüzüyordum. Fakat Burdur Gölü’nü burada kaybolan sular kadar gözyaşlarını akıtacak bir durum gördüm. Aşağıdan geldiğimiz yerden buraya girmek için gölün ortasına geldik. Burdur Gölü’nün kuruması, AFAD olarak en az deprem kadar yıkıcı bir etkidir" dedi.

Burdur Gölü'ne dikkat çekmek için yüzdüğünü söyleyen Prof. Dr. Üşümezsoy, şunları söyledi: "Bu bir şov değil, benim için bir antrenman. Yaşım 65’e geliyor. Kıvanç Tatlıtuğ’dan daha fazla baklavalarım var.”

Burdur Gölü’nde kükürt açığa çıktığını, suyun seyreltikleştiği zaman etraftan bol sıvı gelince kimyasal birleşimini seyreltikleştirdiğini belirten Prof. Dr. Üşümezsoy, şöyle konuştu: "Su azaldıkça, buharlaştıkça içindeki kimyasal madde yoğunlaşıyor ve bu da buradaki yaşanılabilirliği, hayatı sınırlıyor. O nedenle belki buradaki barajlar önemli fakat Burdur Gölü barajlardan da önemli. Burdur Gölü kuruduğu zaman etrafta gördüğünüz barajlarda kurumaya mahkum olacaktır.”

Burdur fay hattının geçiş noktalarından söz eden Prof.Dr. Üşümezsoy, sözlerini şöyle tamamladı: “Fay hattı hemen gölün güney kenarından geçiyor ve dağlara sert olmasına bakmayın, fay hattı hemen gölün arkasından, askeri sırtların arkasından devam ederek şehre geçiyor. Gölün kuzey kıyısı değil, güneydoğu kıyısındaki hat tam şehrin ortasındaki hattır. Burdur kendisi eskiden bir göl, buralar kuruyarak şimdi yumuşak tabakalar oluşmuştur. Şu anda gördüğümüz yerde su varken, gölken, içindeki çökerler oluşmuş, gördüğünüz yumuşak tabakalar şu andaki gölün değil, eski Burdur Gölü’nün tabakalarıdır.”