Beşiktaş, Süper Lig'in 3. haftasında sahasında Bursaspor'u 2-1 ile geçerek puanını 7' ye yükseltti. İlk iki haftada spor kamuoyu ve taraftarlarca eleştirilen oyun kalitesinin Bursaspor maçında biraz daha yukarıya doğru çıkmaya başladığı görülse de genel algı; Beşiktaş'ın bilindik futbolunun uzağında olduğu şeklinde.
Kadronun bir oyuncu dışında tamamen geçen sezonun aynısı olmasına rağmen akıcı, bol ve hızlı paslaşmalı oyunun sahaya konulamaması futbolcuların bireysel olarak hazır olmadıklarını net bir şeklide ortaya koyuyor. Fizik olarak yeterli düzeye sahip olsalar da bir çok futbolcunun mental olarak takım oyunundan uzak ve panik bir oyun şeklini benimsemesinin sebebini merak edenler, cevabı şimdilik yedek kulübesinde buluyor.
YEDEK KULÜBESİ İLE İLK ONBİR ARASINDA AMANSIZ MÜCADELE
Geçen sezon yedeği olmayan Quaresma ve Babel'in kulübede Lens ve Orkan gibi alternatifleri var. Dolayısıyla formsuzluk durumunda Güneş'in illa oynatmak gibi bir zorunluluğu olmayacağı için kendini daha çok göstermek isteyen eski Quaresma yeniden ortaya çıkmış gibi.
Aboubakar ile sağ ve sol önde de alternatif olduğu geçen sezon her ne şeklide olursa olsun ilk onbirde mutlaka oynayan Cenk Tosun için ise aynı durum bu sezon geçerli değil. Kanatlara yapılan Lens ve Orkan transferlerinden sonra önünde sadece santrafor seçeneği kalan Cenk Tosun bir kaç maç gol atmaması halinde yerini Negredo'ya kaptıracağı hissi ile biraz panik ve aceleci futbolu benimsemiş durumda. Üç maçta girdiği gol pozisyonlarından yararlanamayan ve penaltıdan bir gol kaydeden Cenk'in Negredo'ya karşı en büyük artısı şu an için hücumda yaptığı pres.
ORTA SAHADA FORMA SAVAŞI BAŞLADI
Diğer yandan orta sahada da amansız bir savaş başlamış durumda. Geçen sezonun sonundan itibaren yorgunluk ve sakatlık sebebiyle saha içi etkinliğini kaybeden Atiba'nın giderek eski gücünü bulmaya başlaması, ilk onbir hayali kuran Medel'i yedek kulübesine mahkum edecek gibi. Büyük heyecanla gelen Medel'in daha 3. haftada sergilediği asabi tavırlar şimdilik oynama isteği hırsına bağlanıyor. Aynı şekilde Oğuzhan ve Tolgay Arslan arasındaki forma savaşı da bu sezon tavan yapacak ve sonucunu oyuncuların sakinlik ve sinirlilik durumları belirleyecek gibi.
Yedek kulübesinin bu denli zengin olmasının rekabet açısından çok fayda getireceği bir gerçek. Bu denli geniş kadro içinde formayı kapanın kendini gösterme isteği çoğu zaman takım oyunundan uzak, bireyselliğin ön plana çıktığı bir oyun anlayışını getiriyor ve aradaki dengeyi sağlamak için de Şenol Güneş bir hayli uğraşacağa benziyor.
İSTENMEYEN DÖRTLÜ U21 TAKIMINA GÖNDERİLDİ
Takım içinde üst düzeyde bir forma savaşı yaşanırken Şenol Güneş'in istemediği Pedro Franco, Milosevic, Denys Boyko ve Aras Özbiliz için de yeni bir karar alındı.
Takım kadrosunun çok şişkin olması ve antrenmanların 32 futbolcu ile yapılması yüzünden kendilerine kulüp bulması istenen dört oyuncu teknik heyetin kararı ile U21 takımına gönderildi. Franco, Milosevic, Boyko ve Aras için gelen teklifleri değerlendirmek ve bir an önce oyuncuları göndermek isteyen Beşiktaş yönetimi, gelecek tüm tekliflere açık olmasına rağmen beklentilerin çok çok altında kalan rakamlar yüzünden henüz kimseyi gönderemedi.