Serap Eser Davasında Iki Sanığa 2'şer Kez Ağırlaştırılmış Müebbet Cezası

İETT otobüsüne molotof kokteyli atılması sonucu Serap Eser’in ölmesiyle ilgili davada iki sanığa 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Salman Akpınar ve Hamit Aksan katıldı. Duruşmada ilk olarak sanıkların avukatı Ömer Çiftçi son savunmasını yaptı. Olayda MİT’in rolü olduğunun basında yer aldığını belirten Çiftçi, olayda bir ‘gizli el’ olduğunu öne sürdü. Bu konunun araştırılmasını talep ettiklerini belirten Çiftçi’ye, Mahkeme Başkanı Ömer Diken bu konuda daha önce karar verildiğini hatırlattı.

Sanık Hamit Aksan’ın emniyetteki ifadesinde olaya karıştığını söylediğini belirten avukat Çiftçi, “Sonra bu ifadesinden vazgeçti. Karışsaydı gidip kendi teslim olmazdı. Hangi akılla ben yaptım demiş bilmiyorum. İradesinin sakatlandığını düşünüyorum. Emniyetteki ifadesine katılan avukatı polis ayarladı. Kim olduğunu bilmiyoruz. Bu avukatın mahkemede dinlenmemesi eksikliktir. Suça karışmış olsalar bile kasıt otobüse zarar vermektir. Öngörülemeyen bir sonuç ortaya çıkmıştır. Bu nedenle beraatlerine karar verilmesini istiyoruz.” dedi.

Mahkemeye yazılı savunma sunan Salman Akpınar, Günlük gazetesinde çalıştığı için polisin kendisini hedef aldığını belirtti. Tek suçunun muhalif bir gazetede çalışmak olduğunu ifade eden Akpınar, “Bu bir komplodur. Polis, asıl faili bulamayınca suçu üzerimize attı. Kamuoyunda anti Kürtlüğü yaymak için Serap’a gereken müdahale yapılmadı ve ölüme terk edildi. Serap ve ben bu olayın mağdurlarıyız. Onun payına ölüm, benim payıma da hapis düştü.” dedi.

Olaya karıştığına dair dosyada bir delil olmadığını kaydeden Akpınar, “Kamuoyuna yansıyan Savcı– MİT – Emniyet krizi benim 'bu olayda MİT’in parmağı var' iddiamı güçlendirmektedir. Mevcut delillerle hüküm kurulması adalet duygusunu yaralayacaktır. Beraatıma karar verilmesini talep ediyorum.” diye konuştu.

Son sözü sorulan Hamit Aksan, diyecek bir şeyi olmadığını söylerken, Salman Akpınar da beraatına karar verilmesini istedi.

Davayı karara bağlayan mahkeme, tutuklu sanık Hamit Aksan’ın terör örgütü propagandası yapmak suçundan beraatına karar verdi. Tutuklu sanıklar Hamit Aksan ve Salman Akpınar hakkında 'patlayıcı madde atmak' ve 'kamu malına zarar vermek' suçlarından, 'amaç suçun işlenmesi doğrultusunda işlenen suçlar' olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmasına yer olmadığına hükmetti.

İki tutuklu sanığın 'PKK silahlı terör örgütü adına hareket ederek üzerlerine atılı olan devletin birliğini bozmak ve ülke topraklarından bir kısmını devlet idaresinden ayırma amacına yönelik vahamet arz eden eylemi gerçekleştirdiklerini' belirten mahkeme, sanıkların suçun işlenişi, fiilin özellikleri, kastın yoğunluğu, olaydaki konumlarını dikkate alarak ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarına karar verdi.

İki sanığın, 18 yaşından küçük maktul Serap Eser’i patlayıcı madde atmak sureti ile yakarak kasten öldürmek suçunu işlediklerini belirten mahkeme, sanıkların bu suçtan da ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına hükmetti.

Mahkeme iki suçtan verilen cezada da sanıkların pişmanlık göstermemesi nedeniyle indirim yapmadı.

İki sanığın ayrıca 'patlayıcı madde bulundurmak ve nakil etmek' suçundan 6 yıl 8’er ay hapisle cezalandırılmasına karar verildi. Salman Akpınar’a ayrıca 'terör örgütü propagandası yapmak' suçundan 1 yıl hapis cezası verilirken tutuksuz sanık Merdan Berk’in 'kasten çocuk öldürmek, patlayıcı madde atmak, kamu malına zarar vermek' suçlarından beraatine hükmetti.

Toplamda ise Akpınar’a 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 7 yıl 8 ay, Aksan’a da 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 6 yıl 8 ay hapis cezası verilmiş oldu.

Mahkeme, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

OLAY

8 Kasım 2009 tarihinde İstanbul Küçükçekmece’de meydana gelen olayda, İETT otobüsüne atılan molotof sonucu yaralanan lise öğrencisi Serap Eser, bir süre hastanede tedavi gördükten sonra hayatını kaybetmişti.