Seren Serengil ve Can Tanrıyar arasındaki gerilim mahkemeye taşındı. İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Seren Serengil katıldı.
Müşteki Can Tanrıyar'ı ise avukatı temsil etti. Sanık Seren Serengil, kimlik sorgusunda sanatçı olduğunu ve aylık gelirinin 10 bin lira olduğunu söyledi.
Sanık Serengil savunmasında, 17 yıldır televizyonda program yaptığını belirterek "Can Tanrıyar'ı bu camiadan tanıyorum. Sabah programı yaptığım sırada müştekinin eski eşi Petek Dinçöz'ü yayınlamamı istemişti. Ayrılma kararı aldığı için müşteki eski eşini sürekli tehdit ediyormuş. Şantaj uyguluyormuş. Petek Dinçöz bu iddialarla ana habere kadar çıktı. Hatta Cumhurbaşkanı'nın eşinden de yardım istedi. Sonra müşteki Petek hanımın annesiyle ilgili asılsız iddialarda bulunmaya başladı. Petek hanımı hiçbir yerde çalıştırmamak için baskı uyguladığı medyaya yansıdı. Müştekinin eskiden beri basını ve medyayı tanıdığı için yönlendirme yaptığı yönünde haberler çıktı" dedi.
Müşteki Can Tanrıyar'ın kendisini yemeğe davet ettiğini kendisinin de katıldığını anlatan Serengil, nişanlılık ve evlenme sürecinde müştekinin ve oğlunun kendisi aleyhinde haberler yaptığını, işlerine engel olmaya başladığını ileri sürdü. Serengil, "Cumhurbaşkanı'na hakaret ettiğim yönünde haberler çıkarttırdı, ancak böyle bir şey olmadığı ortaya çıktı. Eski eşi Petek hanıma yaptığı tüm şiddeti bana da yapmaya başladı. İddianamedeki sözleri ben söyledim. Çünkü 2 yıldır şahsım, eşimle olan evliliğimle ve işimle uğraşıyor. İftira atıyor. Yalan haber yapıyor. Dayanamayıp bunları söyledim. Hakaret kastım yoktur. Kadın olarak sesimi duyurmak istedim" diye konuştu.
Hakim, hakkında ceza verilecek olursa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasını isteyip istemediğine ilişkin sorusuna Serengil, "Öncelikle beraatimi isterim. Mahkeme aksi kanaatteyse hakkımda verilecek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep ederim" diye cevap verdi.
Can Tanrıyar'ın avukatı Hande Var ise "Sanığın iddia ettiği olaylara ilişkin müvekkilim beraat etti. Müvekkilim, sanık aleyhine yaklaşık 10 koruma kararı aldı. İddianamedeki olayın sanığın savunmasında belirttiği olaylarla ilgisi yoktur. 17. Asliye Ceza Mahkemesinde de yine sanık hakkında benzeri bir dava vardır. Mahkeme uygun görürse birleştirilmesini talep ediyoruz. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi.
İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi'nin de birleştirme için muvaffakat istediği belirtildi. Ancak mahkeme, 17. Asliye Ceza Mahkemesinin suç tarihlerinin farklı olmasını dikkate alarak birleştirmeyi kabul etmedi. Savcıya mütalaasını hazırlaması için süre veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
Duruşma çıkışında Seren Serengil basın mensuplarının soruları üzerine "Cumhurbaşkanına seslenişi vardı (Petek Dinçöz'ün) Can Tanrıyar ile alakalı. Petek Dinçöz’ün annesinin kendisine bir barda kendisine mesaj attığını söylemişti. Bütün bunların sebebi de şu, Petek Dinçöz, kendisinden ayrılmak istedi ve saplantılı bir şekilde. Petek Dinçöz’ün ifadesine göre, onu bitirmek, karalamak, çalıştırmamak için elinden geleni yaptı. Maalesef sonraki durağı bendim. Bana da aynı şiddeti uygulamak istedi. Şu anda tüm belgeleri sundum. Bir kadın olarak şiddet görüyorum Can Tanrıyar’dan. Tabii ki susmadım, susmayacağım da. Bu şekilde birilerinin bu kişiye dur demesi gerekiyor çünkü" dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Can Tanrıyar "müşteki", Seren Serengil ise "şüpheli" olarak yer aldı. İddianamede, Serengil’in sosyal medya hesabı Instagram üzerinden "Bu manyak içiN gerekeni yapalım. Tımarhanelik ama önce bir parmaklık görsün, belki düzelir. Bu adam herkesi ölümle tehdit ediyor, namusuma laf ediyor. Kim diye sorarsanız Petek Dinçöz’ün Cumhurbaşkanına seslendiği Can Tanrıyar’dır" şeklinde hakaret içerikli paylaşımda bulunduğu anlatıldı.
Bu sözlerin müşteki Tanrıyar’ın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olduğunun belirtildiği iddianamede, Serengil’in "Sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle alenen hakaret" suçundan 3 ay 15 günden 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.