SPOR

Serhat Ulueren: 'Ah Nazifoğlu ah!'

Spor yazarları Galatasaray'ın Adanaspor'u 4-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi. Yazarlar Galatasaray'ın futbolu konusunda iyi ve kötü diyerek ikiye ayrılırken Serhat Ulueren inanılmaz bir iddiada bulundu. Usta gazeteci, Levent Nazifoğlu'nun yöneticilik yaptığı dönemde transferlerden komisyon aldığını öne sürdü.

Serhat Ulueren: 'Ah Nazifoğlu ah!'

İSME GÖRE DEĞİL (LEVENT TÜZEMEN)

Milli maçlar arası Galatasaraylı oyunculara yaramış. Igor Tudor, isme göre değil performansa dayalı bir takım sahaya çıkardı ve karşılığını aldı. İlk dakikadan itibaren Adanaspor karşısında coşkulu, istekli, mücadele gücü ve koşu kalitesi yüksek bir Galatasaray izledik. Üçlü defansın bu coşkuya rağmen zaman zaman aksadığını da gördük.

HAKSIZLIK EDİLMEMELİ

Linnes, sol kanattan Galatasaray adına etkili bindirmeler yaptı. Tudor'un, Carole iyileşse bile Linnes'e haksızlık yapmaması ve oynatması gerekiyor. Yasin ve Rodrigues'in ilk yarıdaki performansları saman alevi gibiydi. İki oyuncunun yer değiştirmeden bir 45 dakika oynamaya çalışmaları Adana defansı tarafından kolay marke edildi.

KULÜBE SAYGI GÖSTERMELİ

Tudor'un sarı kart sınırındaki Selçuk'u çıkarması doğru bir hamleydi. Podolski'nin golünden sonra gözüm kulübeye takıldı.
Oynamayan oyuncular oynayanlara önce saygı duymalı. Golden sonraki kulübenin hali dostlar sevinirken görsün geçiştirmesiydi.

EN İYİ MAÇLARI (AHMET ÇAKAR)

Galatasaray özellikle ikinci yarı şov yaptı. Bu farklı galibiyet, belki biraz moral verecek ve 3 puan da haftaya oynanacak Başakşehir maçı için iyi olacak hepsi bu... Peki gelelim dün gecenin kazananlarına... Rodrigues ve Linnes, Galatasaray'daki en iyi maçlarını oynadılar. Aylardır eleştirilen Linnes, Galatasaray'ın ikinci yarıda bulduğu gol ve penaltı pozisyonlarının hepsinin içinde.

ANTRENMAN MAÇI

Galatasaray için yukarıda da belirttiğimiz gibi tam bir antrenman maçı oldu. İkinci gol muhteşem... Linnes, Eren ve sonra da topu alıp, alışı ile birlikte defansın arkasına kat eden ve mükemmel vuran Rodrigues. Ardından penaltılar geldi ve Galatasaray sonuçta kazanması gereken bir maçı hiç beklemediği bir kolaylıkla kazanmayı bildi

İYİ ANALİZ ETMELİ

Ama ilk yarıda rakibe verilen pozisyonları Tudor'un iyi analiz etmesi lazım. Defansın arkasına atılan toplarda rakip biraz çabuk olsa ya da final paslarını iyi kullansalar, golü yerlerdi.

ANLAMI OLSUN (İLKER YASİN)

RIEKERINK’i götüren oyun anlayışını değiştirmesi lazımdı ki, gelişinin bir anlamı olsun Tudor’un. Takım savunmasında zaaf gösteren Galatasaray’ın arkasına üç stoper koymak ve pas oyununu ikinci plana itip hızla ve az pasla rakip alana geçme düşüncesiyle Tudor, dün geceki Adana maçına kadar gol yemeden takımı sahadan ayırmadı.

DOĞRU HAMLELER

Tekrar dörtlü savunmaya dönüş ve veteran görüntüsü veren iki Hollandalı Sneijder ve De Jong’u kulübeye itiş, dün akşamın doğru hamleleriydi. Ama özellikle ilk yarıda çok koşan, rakip sahada çok gezen fakat pozisyon üretmede zorlanan Galatasaray’ın oyunu tribünlerin beklentisini karşılayacak mı, onu ileride göreceğiz.

BEKLEMEKTE YARAR VAR

İkinci yarıda gelen 3 gol ve kaçırılan sayısız gol fırsatı Galatasaray’ı Başakşehir maçı öncesinde umutlandırmalı mı? Bence haftaya oynanacak Başakşehir maçını beklemekte yarar var. Dün gecenin en etkili isimlerinden biri Linnes’ti. Önündeki Yasin’in içeri kat etmesiyle boşalan alanlara gidişi ve rakip ceza sahasına sık sık inişiyle, kendi yeri olmamasına rağmen sol tarafta çok başarılı bir performans gösterdi.

ARZU YÜKSEKTİ (ÖMER ÜRÜNDÜL)

Dün gece yüksek tempolu bir ilk yarı izledik. Galatasaray, taktik strateji olarak, önde basarak, rakibi hataya zorlayıp, ofansif etkinlik sağlamak istiyordu. İleride kaptırılan toplardan sonra da geriye çabuk geliyorlardı. Takım olarak tempoları ve kazanma arzuları da oldukça yüksekti

BAŞINA İŞ AÇAR

Dünkü Galatasaray izlenimlerimi kısaca aktarmak istiyorum: Riekerink döneminde Galatasaray, sürekli pas yaparak, "Top bende kalsın" diyordu. Dün gece ise hiç yan pas yapmadan sürekli öne doğru oynayan bir Galatasaray sahada vardı ama bu oyun tarzını da sürekli böyle devam ettirmek zorluk derecesi yüksek maçlarda başa iş açar.

BEYNİNE İŞLEMİŞ

Şimdi gelelim dün gecenin en önemli olayına... Tudor, 3'lü defanstan vazgeçti. Daha önceden de bu maceraya girmemesi lazımdı. Ama bu 3'lü defans beynine o kadar işlemiş ki dün uygulattığı düzen tam 4'lük defans değil, çoğu zaman 3'lüyü andıran, kaydırmalı bir 4'lü defanstı.

ZEDELENMEYE YOL AÇAR

Zaman, yeni savunma anlayışının deneneceği ya da sistem değiştirmenin uygulanacağı zaman değildi. Sonuçlar ve oyun beklenenin altında olunca geri dönüş kaçınılmaz oldu. Tudor’un çok inandığı sistemi başaramamış olması, oyuncuların gözündeki itibarında zedelenmeye yol açar.

DEĞİŞİM BAŞLAMIŞ (OSMAN ŞENHER)

Galatasaray’da yavaş da olsa değişim başlamış... Takım koşuyor, pres yapıyor, çok gol pozisyonuna giriyor ve bu temposunu 90 dakikanın sonuna kadar sürdürüyor... Bu büyük bir değişim... Sezon başından beri elleri belinde oynayan, hırsını kaybetmiş futbolcular yeni hocaları Tudor ile beraber bu değişime ayak uydurmuşlar...

EN BÜYÜK TRANSFERİ

Ahmet Çalık Galatasaray’ın en büyük transferi... Bu çocuk çok sağlam karakterli, iyi bir futbolcu... Dün gece Semih ile beraber mükemmel diyebileceğimiz bir futbol oynadılar... Linnes hep söyüyordum, “bu çocuğa şans vermek gerekir” diye... Carole’un yerine sol bekte oynadı. Birinci özelliği; Carole gibi arkasına rakibini kaçırmıyor... İkinci özelliği; hücumu düşünüyor... Üçüncü golde Yasin’in pasını takip ederek öyle bir penaltı yaptırdı ki, dün gece bana göre bu performansı ile Galatasaray’ın en iyilerinden bir tanesiydi. Şans bulmaya devam ederse inanıyorum performansını daha da artıracak...

NEFES ALDIRMIYOR

Her futbolcu birbirinin kademesine geçiyor... Top kaptırdıkları zaman rakibi kovalıyorlar... Hücuma toplu olarak çıkıyorlar ve o kadar net gol pozisyonları buluyorlar ki, son vuruşlarda bilhassa Eren şanssız olmasaydı maçın skoru çok daha farklı olurdu... Bu demek değil ki, Eren kötü oynadı. Rakibe o kadar baskı yapıyor ki, stoperlere nefes aldırmıyor... Ama dedim ya dün gece Eren’in gol şansı yoktu fakat üst seviyede mücadele etti...

AYAĞINA YAKIŞIYOR

Selçuk ve Josue... Josue’nin ayağına top yakışıyor... Olumlu kullanıyor... Fizik gücünü de artırmış... Orta sahada çok iyi işler yaptı. Selçuk penaltıdan iki gol atmasına rağmen daha iyi şeyler yapabilir...

ESKİYE DÖNDÜ (HAKAN ÜNSAL)

TRABZONSPOR karşısında alınan mağlubiyetten sonra Tudor’u revizyon yapmaya mecbur eden sebep, kaybın 3 puan olmanın ötesinde kötü oyun ve sistemin iflas etmiş olmasıydı. Sezonun en kritik evresinde Galatasaray’a gelen, takımı olabilecek en hızlı ve kolay yoldan hedefine ulaştırması gerekirken 3’lü savunmaya dönerek sert bir geçiş ile strateji hatası yapan Tudor, vazgeçti ve eskiye döndü.

YENİ SOL BEK

Galatasaray için zayıf rakibi karşısında düşük tempoda oynayarak kazandığı rahat bir maç oldu. Sağ bek görünümlü yeni sol bek Linnes iyi oynadı. Yaptığı bindirmeleri o bölgede oynayan isimlerden görmedik. Kazandırdığı penaltı iyi oyununun ödülü oldu. Takımı yine ayakta tutan koşucu oyuncular Yasin ve Rodrigues’ti. Bu ikili olmasa kaleye gitmek daha zor hale gelir.

DOĞRU RİSK (EVREN TURHAN)

SneIjder'in yedek oturmasına pek alışık olmadığımız Galatasaray'da Igor Tudor takımdaki taşlarla oynamaya devam ediyor. Ama aldığı risk bence bu maç için doğru bir tercihti. Geçen haftanın formsuzlarını yedek bırakıp ofansif olarak daha kolay sonuca gitmeyi düşünmüştü. G.Saray ilk yarı özellikle kanatlardan Rodrigues ve Yasin'le etkili oldu.. Önde basarak rakibini çıkarmadı..

TEK AKSAYAN...

İlk yarıda aksayan tek oyuncu Cavanda oldu. Hem sarı kart gördü, hem de riskli hamleler yaparak seyircinin yüreğini ağzına getirdi. Galatasaray ikinci yarıya fırtına gibi girdi. 15 dakikada maçı bitirdi. Önce Rodriguez ve daha sonra Selçuk'un penaltıdan attığı 2 golle maçı 59. dakikada bitirdi..

SNEIJDER KARARI DOĞRU

Rakip zayıf olabilir ama Galatasaray'ın istek ve arzusu, Başakşehir maçı öncesi taraftarı bir nebze umutlandırdı. Linnes 22 oyuncunun en iyisiydi. Selçuk, Josue ve Rodriguez ekstra iyi oynadılar. Tudor, Sneijder'i bu maçta ilk 11 de oynatmayarak doğru karar verdi. Sneijder fizik ve kilo olarak kendine geldiğinde zaten bu takımın değişmez oyuncusudur. Galatasaray bu sonuçla bu senenin en rahat galibiyetini almış oldu bu sonuçla..

EZİYET GÜNLERİ (BAHRİ HAVADIR)

GECENİN özeti; statta heyecan yok, atmosfer sönük.. Sadece goller güzel. Eziyet günlerinde G.Saray’ın arka arkaya goller bulması şu anlayışı yine de değiştirmedi: Bambaşka bir G.Saray sözü veriyorum. Bunu hatırladınız değil mi? Tribünlerde 10 bine yakın seyirci, şampiyonluktan uzaklaşmış bir takım. Ricalarla, minnetlerle alınan Cavanda’lı G.Saray. Ama bunları çok irdelemek istemiyorum.

SAYGI DUYMAK LAZIM

SELÇUK’UN aynı ilk yıllarında olduğu gibi fazla sorumluluk almasına, Linnes’in etkili futboluna, Rodrigues’in müthiş füzesine ve Podolski’nin klasına saygı duymak lazım. Adanaspor hiçbir şekilde oyuna hakim olamadı. Dahası gücü yetmedi. Kızakta olan Sneijder ve De Jong’un neden 11’de yer almadığını elbette Tudor mantıklı bir şekilde açıklar. Ama Sneijder’siz bir G.Saray, tatsız bir çay gibidir inanın. Tudor’a saygı duyarım ama Sneijder konusunu gözden geçirmeli.

"AH NAZİFOĞLU AH" (SERHAT ULUEREN)

Dünkü maç nerede oynanırsa oynansın G.Saray kazanırdı. Çünkü Adana ligin uzak ara en kötü takımı. Buna rağmen hakem Uğurlu, sarısı olan Cavanda’yı, Samican’ı çektiği 9’da 2. sarıdan atabilse, hadi atmadın, 1 dakika sonra yine Cavanda’nın sol eliyle oynadığı pozisyonda Adana lehine penaltı çalsa, kaleci Itandje mis gibi kendi kalesine topu bırakmasa bu maç 4-0 olmazdı. G.Saray’ın kazandığı 2 penaltı da “eh işte” dedirtecek cinsten.

"TUDOR'UN ADAMLIĞI... SNEIJDER'İ..."

Benim için hocalığı da, dürüstlüğü de hep soru işareti olarak zihnimde yer edecek Igor Tudor, yeni sezonda kalırsa Sneijder’i, Sabri’yi, Hakan’ı kesin gönderecek. Ama yılda 5 milyon Euro alan Sneijder’i takımdan nasıl yollayacaklar merak ediyorum.

"RODRIGUES 3,5 ETMEZ, NAZİFOĞLU..."

Rodrigues kesinlikle 3.5 milyon Euro bonservisine, kendisine de senede 1.5 milyon Euro verilecek oyuncu değil. Koordinasyonu zayıf, futbol bilgisi daha da zayıf. Sadece süratle bu işler yürümez. Bir Bruma asla değil. Bu iş de en kazançlı Paok çıktı. Birileri de yine parayı götürmüş arada.

"EREN TRANSFERİNDE 50 BİN DOLAR PRİM"

Ah Nazifoğlu ah. Benim için bir başka soru işareti de sensin. 10 ayda G.Saray’ı nasıl 30 milyon Euro zarara uğrattın inanılır gibi değil. Üstelik yeni öğrendim; Eren’in transferinden 50 bin dolar prim almışın. Bu bonusu neden, nasıl aldın aklım almış değil.

"DİĞER 4 TRANSFERİ DE YAZACAĞIM"

Serdar’ı, Cavanda’yı, De Jong’u, Ahmet Çalık’ı gönderdiğin çürük İzlandalı’yı birkaç yıl sonra yazacağım kitabımda. İşte asıl fırtına o zaman kopacak.

"HAFTAYA BAŞAKŞEHİR KAZANIR"

Bence Başakşehir haftaya G.Saray’ı yener ve 2.’liği koparır. Bu G.Saray’da fırtına bitmez.Gelecek sezon fırtına,kasırgaya dönüşür ve ortalık toz duman olur.

Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler