Paylaşım sitesindeki profil fotoğrafı katilin robot resmine benzetilen İzmirli işadamı Ayhan Yağsatan (33), bir saat içinde 500'e yakın kişiden arkadaşlık isteği aldı, "Katil sen misin" denilen yüzlerce de mesaj yağdı.
Sabah gazetesinin haberine göre; Ege Üniversitesi mezunu 3 yıllık evli Yağsatan, yaşadığı şoku şöyle anlattı: "500'den fazla kişi mesaj attı. Bir o kadar arkadaşlık isteği geldi. Bu insanları anlayamıyorum. Hanımlardan öyle ahlaksız teklifler aldım ki söylemeye terbiyem müsaade etmiyor. Seri katilin yaptığı mı sapkınlık, yoksa seri katil meraklısı insanlarımızın yaptığı mı?.."
**BİLEREK BENZETİLMEMİŞ**
İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz, şüphelinin kendisini rahat hissedip hata yapmasını sağlamak için hayali bir robot resmi çizip dağıttıklarını söyledi.
**Uzmanlar: Robot taktiği başarılı**
Eski polis müdürleri ve uzmanlar, İzmir'de seri katilin yakalanabilmesi için polis tarafından uygulanan zanlıya benzemeyen robot resim taktiğinin doğru olduğunu söyledi.
Eski polis müdürleri ve uzmanlar, İzmir'de seri katilin yakalanabilmesi için polisin uyguladığı, zanlıya benzemeyen robot resim taktiğini başarılı bularak dünyanın her yerinde böyle bir yönteme başvurulduğunu belirttiler.
**Türkiye Emekli Emniyet Müdürleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Genel Bşk. Hasan Yücesan,** "Bu tip taktikler polis tarafından uygulanan taktiklerdendir. Basın yoluyla kamuoyuna sunulan resim farklı verilerek zanlının, rahat davranması sağlanmış. Zanlının tespit edilemediği imajı yaratılmıştır. Polislerde gerçek resmi vardır ve o resimle aramalarını gerçekleştirmişlerdir" dedi.
**YERİNİ TESPİT ETMEK AMAÇLI**
Emekli Emniyet Müdürü eski Interpol Daire Başkanı Yalçın Çakıcı, polisin sanığa ulaşabilmek için değişik taktikler geliştirebileceğine dikkat çekti: "Bu olayda anladığımız kadarıyla polis zanlı ile ilgili gerekli bilgilere ulaşmış. Yerini tespit etmek için farklı bir zanlı fotoğrafı çizdirerek, o kişinin kendisini rahat hissetmesini ve saklandığı yerden çıkmasını sağlamıştır. Yanlış yönlendirme yaparak, o kişinin rahat bir şekilde yakalanması sağlanmıştır. Zanlıya ulaşma konusunda sıkıntı yaşansaydı, polis gerçek robot resmi çizip, ona göre bir strateji izlerdi."
**Eski Adli Tıp Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Sevil Atasoy,** "Zanlının rahat hareket etmesini sağlamak üzere böyle bir yanlış yönlendirme yapılabilir. Burada robot resim dağıtma bir yakalama olanağı olarak görülmemektedir. Bu olayda kimliği saptanmış, peşinden özel bir ekip gitmiş. Katil zanlısı baştan beri rahat hareket ediyor. Cep telefonunu satmaya kalkması da rahat hareket ettiğini gösteriyor" dedi. Atasoy, 1998 yılında da bir seri katilin, maktulün cep telefonunu satmaya çalışırken yakalandığını hatırlattı.
**Emekli Emniyet Müdürü Yusuf Vehbi Dalda,** polisin böyle bir yöntem kullanmasında bir sakınca görmediğini belirterek, "Her iş yapılırken çeşitli taktikler var. Bunların da mevzuatta şu veya bu şekilde kesin kuralları yoktur. İşin başındakiler bir olumlu sonuca varmak için ahlak ve kanun dışına çıkmadan tüm teknik ve taktikleri uygulayabilir. Burada da hedefe ulaşılmış ve sade bir vatandaşın mağdur olmasına fırsat verilmemiştir" dedi.
**Doç. Dr. Önder Aytaç:** "Yanlış robot verilmesi meselesi suçluya çok yaklaşmışsanız ve kim olduğu konusunda elinizde kesin öngörü varsa suçlu kendisini rahat hissetsin diye yapılabilir. Ama çok yapılan bir şey değil bu. Milletin çizmiş olduğundan siz suçluluğuna yüzde yüz emin olmuşsunuzdur ve eski
suçlulardan birisini bulmuşsunuzdur. Onun kaçmasını önlemek, onun tedirgin olup farklı hareketler yapmasını önlemekle ilgili kamuoyuna bu tip farklı resim verebilirsiniz. Hemen yakalanmış olması da söylenen gerekçenin doğruluğu konusunda insanda olumlu karine oluşturuyor. Eğer bunu söyledikten sonra, 'yalandı' deyip yakalanmamış olsaydı ya da belli süre geçmiş olsaydı veya cinayet işleseydi dediğiniz olurdu. Ama bu tip bir şey yok. Hemen yakalanmış olması da polisin yapmış olduğu çalışmanın başarıldığının aksi ispat edilene kadar doğru olduğunu gösteriyor."
**Avukat Mehmet Yavuz,** robot resimden hareketle "Ümraniye sapığı" olarak yakalanan ancak bir ay sonra masum olduğu anlaşılan müvekkili B.A.'nın yaşadıklarını hatırlatarak, uygulamanın masum insanlara zarar verebileceğini söyledi. Yavuz, "Alakasız insanlar benzerlikten dolayı sıkıntıya uğrayabilir. Katili bulmak için bile olsa doğru bir uygulama değil" dedi.