"Sessiz Çığlık" Uluslararası Adalet Divanı'na ulaştı

LAHEY (AA) - Engelli haklarına dikkati çekmek için 49 günde 10 Avrupa ülkesinde 4 bin 521 kilometre pedal çevirmek amacıyla yola çıkan "Sessiz Çığlık Bisiklet Turu" üyeleri, son durakları olan Hollanda'nın Lahey kentinde bulunan Uluslararası Adalet Divanı'na (UAD) ulaştı.

Dünyadaki tüm engelli bireylerin haklarına dikkati çekmek ve barış çağrısında bulunmak için Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin 2. yılında, Türkiye'den yola çıkan engelli bisikletçiler UAD önünde barış çağrısı yaptı.

Grup adına konuşan Tur Koordinatörü Hüseyin Nacar, 12 kişiden oluşan Sessiz Çığlık Bisiklet Turu’nun bir spor etkinliği veya bir turistik gezi olmadığını belirterek, engelli haklarını vurgulamak, engellilerin de hayatın içinde var olduklarını ve eşit yurttaş olduklarını göstermek için bu yola çıktıklarını ifade etti.

Nacar, aralarında engellilerin bulunduğunu ifade ederek, "Görme engelli, terörden dolayı bacağını kaybetmiş gazi ve milli sporcu arkadaşlarımız var. Kolları ile hayata pedal çeviriyor. Kimsenin inanmadığı şeyleri başardı." diye konuştu.

Konuşması sırasında duygulu anlar yaşayan Nacar, korkakların değil, kahramanların tarih yazdığına vurgu yaparak, "Biz şu an Hollanda'nın Lahey kentinde adalet dağıtan adalet mekanizmasının önündeyiz. Şimdi onlara sesleniyorum. Biz terör istemiyoruz, biz savaş istemiyoruz, biz darbe istemiyoruz. Engeller ordusuna yeni engellilerin dahil olmasını istemiyoruz. Biz inadına, savaşa, darbeye, teröre hayır diyoruz ve inadına dostluk, barış ve kardeşlik istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Nacar, savaş ve terör suçlularının adil yargılanması için UAD'ye çağrıda bulunarak, şunları kaydetti:

"Tüm engelli kardeşlerimizle ve hayata pedal çeviren kahramanlarla birlikte UAD'den talebimiz var. Savaş ve terör suçlularını yargılarken lütfen maddi hukuk verilerine göre yargılamayın. Savaş, açlık, yokluk, sefalet, tecavüz, insanların uzuvlarını kaybetmesi demek. Kolunu, bacağını, gözünü, duyma yetisini kaybetmesi ve en önemlisi de düşünsel anlamda beyinde yaşadıkları bir travma demek. Biz ölüler adına bundan sonra savaş ve terör suçluları yargılanırken müşteki olarak burada olacağız ve her yıl gelip sessiz çığlığımızı atacağız. Sizden terör ve savaş suçlularını en ağır ceza ile cezalandırma konusunda bir çığlığımız var. Bu çığlık sadece mahkeme heyetine değil, karar merci olan kurum ve kuruluşlara. Biz vicdanlara ve insanlığa sesleniyoruz."

Nacar, yolculukları sırasında destekleriyle kendilerini yalnız bırakmayan İstanbul Valisi Vasip Şahin'e Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan'a, Konya Milletvekili Hacı Ahmet Özdemir'e, Malatya Milletvekili Öznur Çalık’a, Cumhurbaşkanı Basın Danışmanı Zafer Demez'e ve Dışişleri Bakanlığına ekip olarak teşekkür ettiklerini söyledi.

- "Çağrımızın olumlu bir şekilde yerine ulaştığını ümit ediyoruz"

Ağır bedensel engelli Milli Sporcu Nihat Demir de bir engellinin dünyada ve Türkiye'de neler yapabileceğini gösterme amaçlı bir çalışmayı başardıklarını belirterek, "Yol boyunca bizi destekleyen tüm vatandaşlarımıza ve her ülkede bizim yanımızda bulunan büyükelçiliklerimize teşekkür ediyoruz. Onlar bizi yollarda hiçbir zaman yalnız bırakmadılar." dedi.

Görme engelli Şule Yazıcı da "Tandem ile pilotumla beraber geldik. Önemli olduğunu düşündüğümüz mercilerin direkt makamlarında çağrıda bulunduk. Engelli haklarına vurguda bulunarak sesimizi duyurmak istediğimiz yerlerde mola verdik. Çağrımızın olumlu bir şekilde yerine ulaştığını düşünüyor ve ümit ediyoruz. Bu şekilde inanarak yola çıktık." diye konuştu.

Gazi Ekrem Taşkın da 4500 kilometre yol kat ederek büyük bir iş başardıklarını, bunu tüm dünyanın duymasını ve dünyadaki engellilerin de normal insanlar statüsünde yaşamalarını istediklerini dile getirdi.

Tur katılımcıları, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla temennilerde bulunup herkese teşekkür ederek "Bir düş kuruyoruz barikatsız bir dünya için" sloganı attılar.

Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Avusturya, Almanya, İsviçre, Fransa, Lüksemburg, Belçika ve Hollanda güzergahını takip eden grup, yol boyunca uluslararası kuruluşların önlerinde basın açıklamaları yaparak karar alma mekanizmaları ve kamuoyunun dikkatini çekti.