Geçen gün Demokratik sol,bir Türkiye mozaiğidir başlığı altında kaleme almış olduğum bir yazıda Demokratik sol düşünce tezini ortaya atarak Demokrasi’den biraz bahsetmeye çalışmıştık.
Telefonların ardı arkası kesilmedi…
Vay efendim Kahraman DSP’yemi geçti…
Demokratik sol düşünceyi savunmak,hayata geçirmek DSP’li olmak ise Evet ben Ecevit ve Mustafa Kemalin ilkelerine bağlı demokrasi,insan hakları ve özgürlüklerden yana,sosyal adalet ve hukukun üstünlüğüne inanan bir düşünce yapı hamuruyla yoğrulan, bir birey olduğumu açıklamak,şahsen en büyük onurum olacaktır.Bu balgamda tekrar konumuza geçemek istiyorum.
Demokrasi;Siyasal,sosyal,ekonomik ve kültürel boyutlarıyla bir bütünü oluşturmaktadır diyebiliriz.
Siyasal boyutuyla demokrasi;Herkese özgürlük,herkese eşit ve dokunulmaz haklar tanır.Sosyal adalet ise hukuksal anlamda adaletin gereğidir.Adaletin özünde hak duygusu ve bilinci var ise,sosyal adaletin ve siyasal eşitliğin kaynağında,temel özgürlüklerin elde edilmesi,toplum yapısında gerçek anlamda demokrasinin var olduğunu gösterir.
Burada demokrasiden bahsederken,peki ülkemizde gerçek anlamda demokrasinin varlığından söz edebilirmiyiz ?
Türkiye halkı gerçek anlamda, Siyasal,sosyal,ekonomik ve kültürel boyutlarıyla tam anlamıyla özgürce demokrasiyi yaşayabildiğini iddia edebilirmiyiz ?
Demokraside halk bütündür;Halk kendi özgür iradesiyle İnancını,dilini yaşayarak,konuşarak, özgürce düşüncelerini ifade etme olanaklarını bulabiliyorsa,demokrasi nimetlerinden faydalanarak,hakca ve halkca bir düzenin yerleşmesine vesile olabiliyorsa,bu kavram elbette,demokratik sol düşünce'yi yansıtmaktadır.
Bülent Ecevit bu kavramla yola çıkarak,parti içerisin’de sevgi ve saygıya dayalı,bir aile yapılanmasından hareketle,kısır çekişmelerden uzak,Ulusal birlik ve beraberlikten yana ,parti içi eğitim teferruatları dahilinde,insan hak ve özgürlük kavramlarının,demokrasinin geregi olduğunu her fırsatta dile getirmiş.
Demokratik sol düşüncede,örgütlenme yapısı tabandan tavana doğru ilerler,bu nedenle mahalle birimlerinin önemi büyüktür.Bu uygulama demokratik sol düşüncenin iktidara gelmesinde en büyük etkendir.CHP iktidara gelmek istiyorsa,parti içerisinde bireysel çıkar ilişkilerden uzak,toplumsal bir dayanışma içerisinde,barış ve hoşgörünün egemen olduğu bir particilik anlayışıyla,insanların özveri içerisindeki tutum ve davranışları,partide sevgi ve saygı kavramının yerleşmesi sonucu,parti içi örgütlenme yapısının tabandan tavana yansımasıyla CHP’nin iktidara gelmesi mümkün olacaktır.
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tüm bireysel özverisine ragmen CHP eğer gerçek anlamda başarıyı yakalayamamışsa,sorun var demektir.Sorunun temeli güvensizliktir.Kişi cevahirde olsa tek başına hiçbir şeydir.Emeğin yüceliğine inanıyoruz.Kılıçdaroğlu elinden gelen tüm gayret ve çabalarına rağmen emek göz ardı ediliyorsa,bireysel hesaplar uğruna yalnız bırakılıyorsa,bu ülkeye ve insanlara yapılan en büyük kötülük olacak ve yeri zamanı geldiğinde bunun hesabının sorulacağı bilinmelidir.
Yusuf Kahraman(İkrarHaber)Adana -26.05.2012
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz